8 May 2008

ultrAslan Karnaval


Cumartesi karnaval var. 50. Şampiyon'un, sarı kırmızılı karnavalı. Ne zevk alacaklarsa, bizleri bu karnavaldan mahrum etmek için ellerinden gelemeyeni bile yaptılar. Ben bilmez merkez bilir diyen Galatasaray'lı yazarlar bile kural kuraldır diye kılçık attılar. Hıncal Uluç nasıl olsa maça gelemeyiyor, öyle bir zevki kalmadı, karnaval seyretmek isterse, pis pis güler,atlar uçağa Brezilya'da alır soluğu. Seni benimi düşünecek sadist.


Karnavalın karnaval olabilmesi için mutlak galip gelmemiz lazım, beraberlik yetmez. Ben bu filmi daha önce gördüm, berabere devam eden maçta stresten, geberip gideriz, şampiyonda olsak sevinemeyiz. Herkes hazırlığını yapsın, maça gidecek olanlara ne yapılması gerektiği söylenir zaten. Onlar bilirler, biz maça gitmeyecek olan bizimkilere taktik verelim.


Her Galatasaray'lı bayrak hazırlasın, eski bayrağı olanlar sakın asmasın. Öyle yırtık, soluk, gelişigüzel bayrak istemiyoruz camlarda. Görüntü kirliliği yaratmayalım. Cumartesi hepiniz en azından kırmızı bir şeyler giyin, sokakta caddede, alış veriş merkezlerinde kırmızı egemenliği olsun. Bütün çocuklar forma giysin, bütün yaşlılara da giydirin formayı. Ben Eskişehirspor maçından sonra eve gelip babama giydirmiştim. Galatasaray tekerlekli sandalye basket takımı avrupa şampiyonu oldu, bütün tekerlekli sandalyeler boyansın, Karıncaezmez Şevkinin taksisi misali. Mümkünse guruplar halinde seyredilsin maç, milyonlarca taraftar bizi takip etsin tezahüratlara katılsın, futbolcular mutlaka duyarlar. Fener maçında, Sivas maçında ve daha ne maçlarda hep duydular. Şampiyonluğun garantilendiği dakikada bütün bayrakları camdan fora edin, ışıkları kapatıp açın, maçtan sonra dışarı çıkın. Köydekiler, köy meydanına, mezradakiler bir ağacın tepesine, arabası olanlar caddelere. Ama bir şeyi kesin yapmayın. Fenerbahçeliyle asla muhatap olmayın, kızdırmayın, mesaj çekmeyin, telefon etmeyin. Konuşan varsa etrafında sakın katılma muhabbete. Bırakın zavallıları kendi hallerine. Bize yakışmaz, biz Avrupa stadlarında iki final oynamış, ikisinide dış hatlar terminaline indirmiş bir takımın ahvadıyız. Kendi mutluluklarımız bize yeter, başkalarının mutsuzluğundan mutlu olmak, bir daha asla mutlu olamayacak olanlara yakışır.

Hiç yorum yok: