ultrAslan geçen yıldan 5 maç takımını seyretmeme cezası aldı. Bedeli büyüktü, takımı nerdeyse tamamen, hocayı ve asıl önemlisi Başkanını değiştirmeyi istiyordu. Bedeli fazlasıyla ödedi, ceza bittiğinde Galatasaray en öndeydi. Kalli, henüz bunamamıştı, torununu henüz özlememiş, ağır kış koşullarına yakalanıp grip olmamıştı. Lincoln gün sayıyordu, taraftarın önünde şov yapabilmek için. Bütün basın televizyon normal olanı yapıyor, diğer takımın şampiyon olmasını istiyordu. İsteklerinde ne kadar haklı olduklarını bu gece gördük. Şamata, yaygara, gürültü, adam kızdırma, telefon trafiği, mesaj çekme, eğlenme kısa sürdü. Endişeleri yoktu, nasıl olsa Fenerbahçe Şampiyon olurdu. Galatasaraylı geçinenler bile aynısını söylüyorlardı. İtler ürüyor, ağustos böcekleri dalgasını geçiyordu. Birden Nazi Subayına bir şeyler oldu. En önemli maçta Lincoln ve Hakan'ı kadro dışı bıraktı. Cami duvarına işiyordu. O sırada buz adam ameliyata alınıp iptal oldu. Eyvah yerine kimi oynatacağız ah şu devre gelsede Barussa'yı alsak yerine dediler. Topal, idare edebilirmiydi. Sonra baktılarki Lincoln Alexle falan kıyaslanıyor. Ne demek şimdi bu, verdiler bir kazmayı Lincoln'e ortapedi servisinde aldı soluğu. Servet ha şimdi patladı, patlayacak maç sayılıyor yerine Bouzit baltası hazırlanıyordu. Servet patlamadı, son maça kadar sakatlanmadı. Bu arada Kalli grip oldu, asprin içmeye Almanyaya gitti. Sonra seyirciyi 1 maç daha sokmadılar Ali Sami Yen'e. Sırayla Uğur, Ayhan, Serkan, Okan Hasan'a narkoz verdiler, neşter attılar. Kalli bu sefer torununu özlemiş gitmişti. O sırada kırık dökük takımla idare ediyordu. Song Afrikaya tamtam çalmaya gitti. Kimi oynatsak acaba diye düşünürken, Emre geldi. Tanımıyoruk kendisini, tanıdık. Bu arada memlektimizin sevgili takımını şampiyon ilan etmişlerdi zaten. Bir baktık takım tamamen Türklerle oynuyor, fakat takımı tercüman idare ediyordu. Özhan Abiye yalvardık. Ne olur git dedik, git atalım şu ölü toprağını üstümüzden. İlk defa Galatasaray için hayırlı bir şey yaptı ve gitti.
Macera başladı, Hocalar kovuldu, el ele verildi, tribünden gelen yöneticiler, tribünden gelen futbolcular ve tribünün kendisi kenetlendi. Gelin bize söz verin denildi, ve bu gece hilal vardı gökyüzünde. Sonlara doğru desibel desibel atılan çığlıklarla emanet geri getirildi, Şampiyonluk kupası emaneti.
Bir nişandı, göğsüme takacağım. Mehtaplı gecelerde onurla yüzümü göklere çevirdiğimde kırmızı hareli sarı yıldızı seyredeceğim. Ve ömrüm ne kadar vefa ederse tarafındayım diye haykıracağım, benden sonrakilere bu büyük sevgiyi miras bırakacağım.
Avrupa göklerine bir takım yıldızı bırakmıştık yıllar önce. Sarı kırmızılı UEFA-SÜPER KUPA Şampiyonu takım yıldızını.
Şimdide yanlarına yenilerini gönderiyoruz, parlayadursunlar sonsuza dek.
Aykut yıldızı, Uğur yıldızı, Emre, Servet, Balta yıldızı, Hasan yıldızı, Barış yıldızı, Ayhan yıldızı Topal yıldızı, Arda yıldızı, Ümit karan yıldızı, Sabri yıldızı.
Büyük kaptan Hakan Şükür yıldızı,
Büyük Galatasaray ailesi, hepimiz görevimizi yerine getirdik. Huzurluyuz, gururluyuz, sarhoşuz.
Yıldızların altından bin selam gönderiyoruz.
1 yorum:
Nazmi abi bu şampiyonlukta, payı olanlardansın, bizi bu gururu yaşatan herkese teşekkürker!! Saygılarımla
Yorum Gönder