24 Nis 2010

Bo(A)k Borsa

Bursaspor'lu bir taraftar Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuş. Tebrik ederim arkadaşı, ben daha önce düşünmediysem şerefsizim. Ben savcı olsam o biletleri ucuza sattırırsam daha büyük şerefsizim. Hadi sattılar, satanları manipülasyondan içeri tıkmazsam daha büyük şerefsizim. Şeytanın aklına gelmeyecek şeyler bunların aklına geliyor. Lanet olası şampiyonluğu kurul kararıyla verelim kurtulalım. Benim de 1 oyum varsa lanet olsun ben de vereyim de şu pislik olayları duymayayım, görmeyeyim. Puştluğa karşı puştluk. Teröre karşı terör. Biz peygamber değiliz, tokat yedikten sonra diğer yanağımızı çevirelim. Ne güzel iş parası olana, yeri gelince taraftar çapulcu, lazım olunca tetikçi.

120 lira olan bileti Aziz Yıldırım kapatmış, ticaretten anlar, karaborsa yapıp satsa ne güzel indirecek. Ne yapmış ak borsa, damping, piyasa değeri artmış ligimizde kampanya fiatına maç. Amme hizmeti, parası olana 50 lira, parası olmayana bedava. Sen kimsin kardeşim, hayır kurumu değilsin, kızılay değilsin, hangi yasayla bedava bilet dağıtıyorsun. Maksadın ne kerizmisin de 120 liraya aldığın malı 80 liraya veriyorsun? Aynı şeyi misal biz yapsak şimdi, 120 liradan Kasımpaşa tribünlerinin bütün biletini biz alsak da, Beşiktaş'ın, Galatasaray'ın, Bursaspor'un en azılı taraftarına bedava versek suç değil mi?

Çivi çıkmış diye bir deyim var, şampiyonluk yolunda her şey mübah bu takım için. Belki biz de yaptık aynı şeyleri 4 sene üst üste şampiyon olurken. Ama yaptığımız ne varsa belgesini getirdik Atatürk Havalimanı'na. İki Avrupa Kupasıyla, varsa sicilimizde bir pislik temizledik. Siz ne yaptınız beyler? şu son 10 yılda diğer büyüklere tur bindirdiniz. İşin sportif yönüne baksak elinizi sıkacağız. Avrupa'da bir halt yeseniz, yine bir derece pislikleri ihmal edilebilir noktasına koyacağız.

Yarın ki Kasımpaşa maçı mercek altında olacak. Beni hiç kimse delikanlı gibi bir maç olura inandıramaz. Tek güvencem, Türkiye'de tek geçtiğim hocam Yılmaz Vural'dır. Hocalığına kalsa bahse girerim yine indirir. Ama onun da hesapları var gelecek için. Bu kadar kahpeliği yapanlar onu da düşünmüşlerdir. Daum'dan sonra hoca sensin demişlerdir. Gaziantepspor'lu Erhan Albayrak'ı unutmadık. 3-0 galip bitirdikleri maçı 4-3 vermenin bedelini fasülyeden bir sezon Fenerbahçe'de oynayarak tahsil etmişti. Kasımpaşa maçı istedikleri gibi tecelli ederse kadrosunu bir tarafa not edin, en iyi hizmet vermiş Kasımpaşa'lı seneye Fener'e ya da Sivasspor'a transfer olacaktır.

Aceto yazmış, yarım asır önce basketbol maçında son saniyelerde takımı geri çekmişler, Galatasaray şampiyon olmasın diye. Hükmen yenilince Fener, Moda şampiyon olmuş, Fener'in puştluğu o sezon iki takımı şampiyon saydırmış. Bin defa eminim, aynı şey Fener'in başına gelse biz ne yapacaksak tam tersini yaparlar. Biz yapamayız sahtecilik, kahpelik. O yüzden kendileri, sülük medyası rahatlar. Aksi olsa kusmuşlardı hafta boyunca Galatasaray yatacak diye. Kasımpaşa yatmazsa göreceksiniz neler olacağını. Yarın ki maçta hakemden çok yan hakeme dikkat edin. Kasımpaşa defans futbolcularına iyi bakın. ilk 20 dakikada sarı kart almışlarsa kapatın televizyonu. Ben yıllardır izlerim Yılmaz Vural takımlarını. Belli bir şablonu vardır ve gücü bütün takımlara yeter. O ortalamayla oynayabilirlerse Kasımpaşa'yı Fener yenemez. Sonrasına bakarız, şimdilik ak borsaları hayırlı olsun. Yaptıkları yanlarına kar kalmayacak.


Haydi Yılmaz Vural, bunca yıldır biriktirdiğin ne varsa ispatlayacağın er meydanı kuruldu. Kazanırsan, malum camia dışındaki bütün futbolseverlerin isyancısı, Che Guevera'sı, lideri, yol göstericisi olacaksın. Ezilen, hak ettiği yerde olmayan hocaların şanlı bayrağını taşıyacaksın. Kısacası hocam eğer indirisen Bizim MAHALLE TAKIMI'nın müebbet hocası apoletini takacaksın. Yok sen de düzenin çarkına feda edilirsen, buna göz yumarsan en azından benim futbolla ilgili son hayallerimi de yıkarsın. Bir halt sezersen, çek takımı sahadan. 2 saat sonra, aslanları maymunlara kükretip her şeyi berbat etme.

22 Nis 2010

adam Sandıklarımız; Fabio Bilica

Aslında uyandırıp da geleceğimizi riske atmak istemezdim. Bıraksaydık, tam layık olduğu üzere 12. takımında ömür boyu top oynasaydı. Şimdi istermisiniz, benim yazdıklarımı dikkate alıp adamı kovsunlar. Oturur ağlarım o zaman. Sen çok yaşa Bokludere'de emi, Türkiye'ye gelmiş geçmiş en aşağılık futbolcu, insan kasabı Bilika.

Tam 12 takım değiştirmiş, adı sanı belli olan bir tek Fenerbahçe var. Sivas'ta oynarken ikinci senesinde Brezilya'lı olduğunu anlamıştım. Romanya'ın Kluj takımından gelmiş ve ben onu Romen sanıyordum. Kluj, Romanya'nın en pis en belalı kenti ve takımıdır. Kazıklı Vayvoda'nın memleketinin takımıdır. Bir yerde ülkenin sürgün şehridir. Nerde pislik bir futbolcu varsa o takımda oynar. Nitekim geçen yıl, yaptıkları onca dalavereyle şampiyon oldular.

Paskal Nuuma, tombala çektiğinde, üstelik takımın meneceri Ayı Sinan için son derece normal bir hareket yaptıktan sonra, taraftarın hala en çok sevdiği yabancı futbolcu Paskal'ı kovmuşlardı. Hiç kimsenin en ufak bir kötü söz söylemesine izin vermeden sözleşmesini fesh etmişlerdi. Aşağılık Bilika için, Fenerbahçe cephesinden ve taraftarlarından övgüden başka bir şey gelmedi. Kokainci Daum bile futbolcusunun yaptığına normal dedi.

Ulan adi herif, sen nasıl bir Brezilya'lı futbolcusun. Sana kim lisans verdi? Adı futbolcu olan pislik ilk okul 2 den terkmiş, okuma yazması bile yokmuş. Bizim takımda üniversite okuyan tek futbolcumuz olan Servet'e biz kafası çalışmıyor diye kızarken, Ali okuluna bile gitmemiş kasap için Fenerbahçe'nin hiç bir şey yapmadığına şahit olunca, tuttuğumuz takımın değerini anlıyoruz. Aynı hareketi Arda yapsa, ben en az 10 tane küfür yazısı yazardım. Bu adi futbolcuyu barındıran bir takım, her maçını tekme tokat, hakem kıyağıyla 1-0 kazanıyor ve şampiyon olacak. O şampiyonluk kupasına da lanet olası Bilika'nın elleri değecek.

Sabri zurnanın son deliğiydi, geçen yıl ki Fener maçında. Futbolu yönetenlerin mallarının değerini düşürüyor diye ceza kestiler. Çok para eden mallarını ise Bilika,borsada tavan yaptırıyor. Öyle ya malın en büyük alıcısı bu futbolcuyu bok sananlar. Yazıklar olsun, hakeme direk atmadığı için, Fener cephesinden kimseye sitemim yok, eğer tavır koysalardı çok üzülürdüm. Fener'den gelecek erdemli bir hareket beni hayal kırıklığına uğratır.

Çok yaşa Bilika, aman diyeyim gitme, gideceksen yerine senden daha aşağılık birini bul öyle git. Yok sanmayın, lanet olası paranın padişah sayıldığı bu sektörde bizim bilemediğimiz ne Bilika'lar vardır. Her şey ne güzel oturmuş, Bülent Uygun'un bulup getiriği futbolcunun karekterli olma ihtimali varmıdır?

21 Nis 2010

Futbola Lanet Ettirenler; Mustafa Sarp

Mutlaka birileri olacak. Bu sene de beni canımdan bezdiren 16 numara oldu. Adını anmak istemediğim, direk şampiyonluğumuza mal olduğunu ispatlayacağım. Büyük Surinamlı'nın vazgeçemediği İniestafa'dan bahsedeceğim. Aslına bakarsak faal Galatasaray futbolcusuna genelde  kolay kolay kem söz söylemem. Servet istisna oldu ve nihayet top kırıcısından kurtulduk. Bakın göreceksiniz, Servet bundan sonraki futbol hayatı boyunca 20 büyük maç oynamadan emekli olacaktır. GS televizyonunda, Yavuz Bingöl'e '' saz çalmasını bilsem bugün futbolu bırakırım''dedi. Sanki saz çalmayı bilmek futbol oynamaya engelmiş gibi. İşte bu akıldaki futbolcu bizlere futbolu sevdiğimize lanet ettirdi.

Bugünkü dersimiz 16 numara. 40 yılda 100 lerce futbolcu seyrettim. Çok kötü futbolcular geldi geçti. İnanın benim seyrettiğim Galatasaray tarihi içersinde 16 numaradan daha akıllı bir futbolcu olmadı. Bunu da göreceksiniz, futbolu bıraktığında en kral televizyonlarda yorumculuk yapacak. Kendisini tanımıyorum, hiç bir fikrim yok, satranç bildiğine, Briç oynadığına bahse girerim. Aynştayn aklı, Yusuf Has Hacip Türkçesi var kendisinde. Fiziği düzgün, reklam filmlerinde oynamayı en çok hak eden futbolcu. Daha ne olsun. Reykart'a bir Türk yardımcı aranıyor, 16 numarayı yapsınlar benim itirirazım olmaz. Gel gelelim sahada, hatta yedek kulübesinde bile görmeye dayanamıyorum. Arşivimizde defalarca kayıt altında, dönüp dönüp yeniden okuyorum. Servet, Topal, 16 numara, Gökhan Zan'ın banko oynadığı bir takımın 3. olacağını liderken yazmışım.

30 yaşına gelmiş, Milli takımın en dandik maçına bile çağrılmamış. Galatasaray'a transferini Bülent Korkmaz yaptığı için hiç tanımadan, seyretmeden bile görüşümü yazmışım. Değil Galatasaray, Hıncal Uluç'un Çatladıkapıspor'unda bile oynayamaz. Oynarsa da oynadığı takım asla üst düzey top oynayamaz, dolayısıyla turnuvaları en tepelerde bitiremez.

Şimdi ben futbolcu satıcısı olsam, elimde kapı gibi verilerle babamın takımına satarım İniestafa'yı. Şu si vi ye bakın, varsa daha iyisi söyleyin.

1-Reykart'ın başında olduğu takımın orta sahasında en fazla maç oynamış adam.Brezilya ulus takımının bankosunu kesmiş kaç maçta. Ayhan'ı malülen emekliye ayırtmış. Topal'a sövdürmüş, Barış'ı dövdürmüş.
2-Takımda en fazla koşan adam.
3-Takımın en az top kaybı yapan adamı.
4-Takımın yediği gollerin vidyosu buyrun efendim iyi bakın, 16 numara hiç görünüyormu kadranda?
5-Takımda en az top kaybı yapan adam.
6- En fazla top kapan adam.

Bulamadım, iddiaya girerim, istatistik bilgileri İniesta'dan daha iyi değilse ben bi bok bilmiyorum. Şimdi elimde böyle bir futbolcu var ve sudan ucuz. Dünya'nın en elit takımlarına kakalamazsam yine bi bok bilmiyorum.

Yediği yemekler, aldığı vitaminler, ilaçlar, yaptığı antrenmanlar kaplumbağaya yaptırılsa tavşana nal toplatır. Çok koşmanın taraftarı kandırmaktan başka bir boka yaradığı görülmemiştir eğer başka meziyetleri sahaya yansıtamamışsan. Misal final maçında Okan bana göre en az 20 kilometre koşmuş olmalı. Suat eğer hesap yapılsa koşa koşa Dünya'yı turladığı ortaya yazılır.

Top kaybı hemen hemen imkansızdır. Türkiye liginin uzak ara en kazma futbolcusu Servet bile yanındaki adama 10 metre pas atabiliyorken bırakın 16 numara da, yana, geriye ya da kaptırmaya ramak kala Elano'ya atabilsin. Top kaybını Elano yapsın, aman 16 numaranın istatistiğine zeval gelmesin. O oynayacak diye Mehmet Topal tir tir titresin, geçen yıllarda oynadığı oyunu oynayamasın.

Top bizdeyken bukelamun olsun, renk değiştirsin, araziye uysun görünmesin. Top isteyip başını belaya sokmasın. Başını belaya başkası soksun, küfürü Elano yesin, Sabri yesin hayırlısıyla şu top kaybedilsin. 16 numaranın görevi başlasın, ya Allah, it gibi koşsun, başta dedik şu an liglerdeki en akıllı futbolcu, topun nereye gideceğini tahmin ediyor, bir şekilde topa dokunuyor, kapıyor ve 10 metre mesafedeki birine aktarıp hazır ola geçiyor. Hafızaları yoklayın 60 metre bir pasını hatırlayan var mı? yoksa ben mi paranoyak oldum 16 numara yüzünden.

Aklını en çok bizim kalenin başı beladayken kullanıyor. Eğer müdahele edebileceği bir pozisyonsa gözüküp, topa dokunarak iyi bir iş yapmış oluyor. Yok eğer golü yiyeceksek, hesabı önceden yaptığı için o anda kazan mevcudunun dışında kalmayı başarıyor. Haliylede gol, kazmaların, bok çuvalının başına patlıyor. Bir de Sabri uzaktaysa değme keyfine 16 numaranın. Gol günah keçisi olarak Sabri emrimizde. 16 numaranın suçu var mı?

İyi Galatasaraylı olduğunu ispatlayarak gelmiş aramıza. Küçükken giydiği sarı kırmızı formalı resmini çıkarmış ortaya.Bursa'da oynarken yedek kulübesine Galatasaray maçı kaç kaç diye sormuş göye. Bu doğru olamaz aslında, Galatasaray!la Bursa ancak birbirleriyel aynı saatte oynar çünkü. Sülük medyasının medarı iftiharı, en kötü oynadığı maçta bile en iyi oynadı diye yazıyorlar, taraftarın kafasını karıştırıyorlar. Biliyorlar ki 16 numaranın, Servet'in, Barış'ın oynadığı takımdan çekinecek hiç bir şey yok. Oynamadığı maçlarda takımın isabetli pas yüzdesi tavan yaptı.

Kendisi hakkında bu son yazımdır. Helal olsun ki Surinamlı'nın başımızda olduğu bir takımdan bile beni soğutmayı başarmıştır. 40 tane takım yaptırsalar bir tanesinde limon taşıtmayacağım adama 1 senedir katlanıyorum. Artık şu son kalan 4 maçta banko oynasın, umurumda bile değil. Ben çok ağladım, bu adam şampiyonluğa mal olacak diye. Sevenleri çokmuş tribünlerde, belki onlar haklı, Reykart'da oynattığına göre bize görünenin dışında başka bir yeteneği var. Bir türlü ben göremiyorum ya, lanet olsun.                                                              

20 Nis 2010

Safları Sıklaştırın Sülükler

fotomsElimize, ocağımıza düştünüz. Şu Bursaspor'u bir yenelim de marka değeriniz korunsun. Anlı şanlı takımınız şampiyon olsun. Yedi bela Aziz'in şerrinden korunun.

Göreceksiniz çocuklar, bu hafta bütün Türk sülük tayfası Galatasaray'lı olacak. Takımı motive etmek, gaza getirmek için her türlü yolu deneyecekler. Akşam Sergen, Fenerbahçe'nin şampiyonluğuna iddiaya giriyor. Anladık Fener'e bu saatten sonra puan kaybettirmezler. Üstelik son maçı Trabzonspor'la, onlarda Anadolu'dan çıkan tek şampiyon ünvanlarını bölüşmek istemezler. Aynı Sergen, Galatasaray'ın Bursaspor'u yenemeyeceğini söylüyor. Son maçı da ahı gitmiş vahlı Beşiktaş'la oynayacak olan Bursaspor'un acaba puanını mı silecekler? de Fener öne geçecek.

Kimse girmezse ben girerim iddaya senle Sergen Efendi. Yukarıdan bir emir gelmez ise Yılmaz Vural hepinize bir ders daha verecek. Sonra yine bir dalga olmazsa Ankaragücü size(Yani hepinizin ittifakla tuttuğunuz takıma) hayatının topunu oynayacak. Hadi diyelim futbol bu, Fenerbahçe bütün maçlarını kazanacak. Peki Bursaspor Galatasaray maçını kazandıktan sonra hangi takıma takılacak da siz şampiyon olacaksınız.

Arda Turan'ı hep beraber yedirdi bize sülükler. 1 ay sonra Florya'dan bile geçmeyecek Caner'i dövmüş, kaptanlığını alalımmış. Helal lan sana büyük Galatasaray kaptanı, İstersen bütün takımı sıra dayağından geçir. Gücün yetmezse ben yardım ederim. Kimbilir nasıl girmiştir Arda'ya antrenmanda. Mehmet Topal şampiyonluğumuza mal oldu. Arda'yı sakatladı, daha doğrusu bizi sakatladı.

Oyuna geliyoruz, kimisi Büyük Mehmet'i, Cüneyt'i, Prekazi'yi seyretmiş ben için Arda'yı neden koruyorum diye bana kazıyor. Sorunun cevabı sorunun içinde oysa. Büyük Mehmet, kalecimiz Bahattin'i 40.000 kişinin önünde dövmüştü Galatasaray gol yedi diye. Arda Turan'ın en az benim kadar Galatasaraylı olduğuna eminim. Ne yapıyorsa veya ne yapmıyorsa Galatasaray içindir. Biz tribünlerde kriz geçiriyoruz şampiyonluk gitti diye de, Arda ne yapsın? Gelmiş geçmiş en büyük kadro, en büyük hocayla 3.lük mücadelesi veriyoruz. Ben Galatasaray kaptanı olsaydım şu an takımın yarısını sakat bırakırdım.

Bursa maçı kafalarımızı karıştırdı. Tamamdır, elbette hiç bir Galatasaraylı takımın yenilmesini istemez. Bizim dememizle olacak şey değil zaten. Hatta, Kasımpaşa, Fener'e Hacıhüsrev'de klarnet çaldırırsa o maç final maçına dönüşür. Biz Bursayı yensek bile Bursa şampiyon olur. Ancak ben sülüklerin Galatasaray'ın aklını başından aldırmasına takılıyorum. Bütün bir sezon kötü dedikleri Galatasaray çıkacak ligin en iyi takımını yenecek. Beklentiye bak, daha 2 hafta evvel Diyarbakırspor'u yenemez diyenler, bu hafta bizi Don Kişot ilan ettiler.

Şimdi, yazacaklar 50 sene önceki fosilleri çıkaracaklar ortaya. Kadri'ler, Turgay'lar, Baba Hakkılar, Cihat'lar. Bir maç oynanmış bu şekilde millattan önce. Millattan önce Bilika'mı vardı Türk takımlarında? O zamanki başkanlardan hangisi benziyordu Aziz Yıldırım'a? Futbolun zevk için oynandığı zamanlarda elbet oynadığın her maçı kazanamak için oynayacaksın. Hatta bir olasılık daha vardı bu sezon için. Trabzonspor kupayı kazanamazsa, Avrupa'ya gidebilmesi için Fenerbahçe'nin şampiyon olması gerekiyordu. Böyle bir maça çıkmış olsa Trabzonspor'lu futbolcu ne yapacak? Eğer yenerse Avrupa'ya gidemeyecek olan bir takıma hocası ne taktik verecek?

Bırakın hamaseti çocuklar. Galatasaray etiği, yenilmeyi istemezmiş. Yanildik diye alıp bayrağı tura koşacak değiliz. Üstelik büyük ihtimalle yenileceğiz de. Bu futbolla, kalan maçları kazanamayız. Lig ikincisi ancak Kasımpaşa yenerse olabiliriz. Olsak bile ölümlerden ölüm beğenildiği eleme turunu geçemeyiz. Kendimizi şartlandırmaya kasmaya gerek yok. Ben eğer yenilirsek takıma ve Arda'ya kötü şeyler olmasın diye yazıyorum. Dolduruşa gelen çapulcu, taraftarı yine kullanır bize bir sonraki sezonu bile kaybettirir.

İnanın çocuklar, şampiyonluk potasında Bursaspor olmasa hiç umurumda olmazdı. Hatta Eskişehirspor bile olsa sadece Rıza'ya yaramasın diye tarafsız olurdum. En çok Bursaspor haketti. Hangi takım bütün bir sezon  tıklım tıklım tribünlerde oynadı? Fenerbahçe bile 20 liraya düşürdü bilet fiatlarını da Bokludere tarafı seyirci gördü. Bize bu maçta düşen, Bursaspor'la kardeşçe bir maç oynamak. Elbette yatmadan, hileye karışmadan, takımın imajına zarar vermeden maçı bitirmek. Eğer bizi yenerlerse, Galatasaraylı duruşuyla şampiyonu selamlamak, misafirperverce uğurlamak ve canımız Galatasarayımızı bağrımıza basmaktır.

Sülüklerin hevesinin kursağında kalacağı bir hafta ve bitiminde bir sezon diliyorum.

19 Nis 2010

Galatasaray Bursaspor Maçının Stratejisi

Takip eden var mı bilmiyorum? Bu hafta Hollanda liginde Feyenord, Tivente ile karşılaştı. Feyenord Ayaks ilişkisinin yanında bizim Fenerle olan ilişkimiz fair play ödülü alır. Tivente Ayaks'ın 1 puan önünde ve dün Feyenord'la maçı vardı. Feyenord'lu azılı taraftarlar hafta arasında kendi takımının antrenmanını basıp, Ayaks şampiyon olmasın diye futbolcularına Tivente'ye yenilin talimatı verdi. Sonuç; Tivente, Feyenordu 2-0 yendi. Olay bu hafta oynanacak Bursa maçı ile aynı. Biz Bursaspor'u yenersek Fenerbahçe şampiyon olacak. Şimdi ne yapmalı sorusu karıştıracak taraftarın kafasını. Dün esefle seyrettik Fener-Beşiktaş maçını. Bu zamana kadar hakemlerle ilgili pek bir şey söylemişliğim yoktur. Hakem kendi eliyle bize gol atsa bile laf söylemem. Hatta bu yaratık, ilk yarıdaki maçta bizi doğradığında bile kem söz söylemedim. Ne var ki dün aşşağılık Bilica o bok çukurunu kazarken seyretti ya, bu hakem bırakın hakemliği insan bile değil benim için. Aslında gözlerden kaçıyor asıl suçun büyüğü karşı tarafın yan hakemindeydi. Fener'in büyük maçlarının altın yan hekemi. Orta hakemin bile önüne geçti. Gel gelelim yine de maçı hakeme bağlamam. At kardeşim penaltıyı, üstelik bana göre penaltı vermese bile bir şey demezdim o pozisyona. Önceki penaltıydı esas. Bir de hakemin iyisi için denir ya gördüğünü çalsın diye. Bence iyi hakem görmediğini çalandır.Gördüğünü çalmak marifet mi, herkes görüyor. Dün maçı anlatan spikerler gördüler Bilicka'nın yeri eşelediğini. Yine de kabahat hakemde değil, gördük Fener kaptanını, maçı kazanmak için nerdeyse tribüne çıkıp amigoluk yapacak. Beşiktaşlıların hiç biri görmedi mi pisliğin yaptığını. Beşiktaş kaptanı o an ne yapıyordu acaba? Hangi Beşiktaşlı futbolcu itiraz etti? Maç bitiminde konuşmak kolay, ne oynadın ki yenilgiye kılıf arıyorsun. İstese Bobo penaltıyı diğer kaleye atardı, öyle bir hakkı olduğunu biliyor mu acaba? Konuyu dağıtmayalım, kendimize bağlayalım. Puan cetveli haklı mı ona bakalım. Fenerbahçe bizi 2 defa yenmiş, 6 puan fark olması lazım ki 4 puan var önde olmak hakları. Biz Beşiktaş'tan 3 puan öndeyiz o tam oturuyor. Fener'in Bursa'ya averaj dezavantajı var. 1 puan Bursa önde. Bursa 3 büyüklere puan üstünlüğü sağlamış önde olması normal. Bu kadar kötü oynanan ligte belki de son yılların en adaletli dağılımı olmuş. Gök tanrı sıralamayı çok güzel götürdü şu ana kadar. Ve geldik final sayılabilecek bir haftaya. Ve biz işte bu durumda ne yapmalıyızın cevabını arıyoruz. Ellerde hesap makinaları, önümüzde kalan maçlar fallardan fal bakıyoruz. Beşiktaş rahatladı. Hatta son maçta Bursasporla barışma şansını yakaladı ki bu şansını asla tepmez. Hele dünkü maçta dayak yiyen Beşiktaş'lı futbolculardan hiç biri, gelmiş geçmiş en aşağılık yabancı futbolcu olan Bilika'ya şampiyonluk kupasını elletmez. O maçı kazasız belasız yenilip, yıllar önce Rize'ye yenilişlerinin diyetini öderler. Ve analarının ak sütü gibi de helal olsun mağlubiyetleri. Olan bize bile olsa o maçta yenildi diye Beşiktaşlılara kızmam. O halde bizim Bursaspor'u 2-0 yendikten sonra hesap yapabileceğimiz bir Kayserispor maçları var. Vicdanı olan hangi futbolsever o maçta Bursaspor'un yenilmesine sevinir. Ben kendi payıma taraftara acır, hakem olsam Bursaspor'un kazanmasını sağlarım. Kayseri maçı Kayseri'de olsa Kayseri yensin isterim ama Bursalı küçük çocuklara kıyamam. Fenerbahçe'yi yenebilecek en yakın takım, daha doğrusu hoca Yılmaz Vural'dır. Bana göre bizim liglerin en büyük 3 hocasından biridir.( Güvenç Kurtar ve Giray Bulak diğerleri) Bir hakem faciasına ya da derinden bir darbeye kurban gitmezse Hacıhüsrev'i dar edecektir kimsenin şüphesi olmasın. Ancak havaleyi Yılmaz Vural'a gönderip yan gelip yatmak yok. Pazar günü taraftarlık tarihinin en büyük imtihanı vardır. Taraftarım diyenler için işte hodri işte meydandır. Bursalı ve Galatasaray'lı taraftarlar el ele kol kola Yılmaz Vural'a desteğe koşmalıdır. Bu büyük bir görevdir ve büyük Yılmaz Vural'a minnettir. Saat 5 gibi Fener'in işi bitiririlecek marşlarla, şarkılarla Mecidiyeköy'e akılacaktır. Fener diyetini Kasımpaşa'da ödeyip kurtulamayacak kimse korkmasın. Asıl bela Ankaragücü maçında karşılarına çıkacaktır. 25.000 Ankaragüçlü ve Bursalı Fenerbahçe'yi ve pislik futbolcularını başı önde gönderecektir. Her iki takım da en az berabere kalır ve bizimle aynı puana gelirler. Rıza'dan medet bekleyen kutup ayısından çölde hizmet beklesin. Bir güzel yenilir ve abilerini ürkütmez. Trabzonspor bu ne yapacağı belli olmaz. Şampiyonluk potasından uzaklaşmış Fenerlileri ikinci olup Şampiyonlar ligine katılma hesabı tatmin etmez. Beni etmiyor da onları nasıl etsin. Zaten hangi takımımız ikinci olupta seri başı bir takımı eleyip turnuvaya katılmış? Yani sevgili taraftarlarımız. Biz şampiyonluğu Sivas'ta bıraktık. Galatasaraylıyız ve bu güne kadar takımımız yenilsin diye hiç düşünmedik. Yine düşünmemeliyiz belki, ama ben kendi fikrimi yazıyorum. Bana katılmayanın fikri de mutlaka doğrudur. Yani bu maç serbestsiniz. Ben hele ki Fener, Kasımpaşa'yı yenmişse kuzu kuzu kartımı Bursalıya vermeye, kapalıda yeşil beyaz atkı açmaya kararlıyım. Hayatımda ilk defa takım yenildi diye sevineceğim. Bu takım Bursaspor olmasa yine bir dereceydi, ne var ki Şampiyonluk şarkılarını bu sezon en çok Teksas söyledi, son maçta da söylemek en çok onlara yakışacaktır. Ve ben o son maçta Teksas'a davetliyim, onların arasında olacağım.