17 Nis 2010

68 Dakikalık Maç; Manisaspor 1- Galatasaray 2

Çok geç oldu çok. Defansta kazmalardan çektiğimiz, 20 metre pas atamayan futbolcularla oynadığımız maçlara gel de yanma. Milli takımın bütün stoperleri bizde, hepsini toplasan bir futbolcu etmiyorlar. Nihayet Surinamlı feryadımızı duydu, ligin en kötü stoperinden bizi ve takımı kurtardı. Hakan Balta stoper olmakla kalmadı, Caner'den sol bek icat edilmesine yardımcı oldu. Şu an defans hattı Sabri hariç mükemmel. Üstüne üstlük, hiç sevmediğim kaleci Aykut'a artık sempatiyle bakmaya başladım. Böyle giderse seneye kaleyi kendisine vereceğim. Çok iyi kalecilik yapıyor diye değil. neticede bizim bok çuvalı dediğimiz kalecimizden Türkiye'nin en iyi kalecisi sadece bir gol az yemiş. Yani önemli değil,  Galatasaray kalecisinin gol yemesi, ben Galatasaray kalecisinden topları şişirmemesini istiyorum sadece. Ve gördük ki iki maçtır, her topu şişiren Aykut, topları elle önündeki adamlara aktardı. Bütün toplar oyuna bilinçli sokuldu, belki de şişirme toplar Servet yüzünden oluyordu. Kaleciye top geldiğinde, dönüp bakmıyordu topu kendisine atar belki diye. Afferin Aykut diyorum, senin yediğin goller batmıyor artık bana.

Biz yırtındık bütün sezon boyunca. Orta sahada iki kazmayla oynuyoruz diye. Gördük iki maçtır yapılan pas trafiğine, bu maç % 65 le falan oynamışızdır. Ne zamana kadar? Elbet benim, baş çelişkim oyuna girene kadar. 68. dakikada Arda yerine 16 numara girdiğinde maç benim için bitti. Elano'nun kaçırdığı top dışında kaleye gidemedik. Gidemediğimiz gibi kendi kalemize gol attık, az daha bir gol daha yiyip tarzan gibi bağıracaktık Manisa'da. Ben mi üstüne çok gidiyorum bu adamın ama oynadığı futboldan tiksiniyorum. O oyunda olduğu sürede bizim iyi oyun oynamamız imkansız.

Arda Turan'ı acaba nasıl mutlu edeceğiz? Maçın başında civar illerden gelen senede bir dafa seyredenlerin tezahüratına icabet etmemiş. Surat bir karış, gözünün feri gitmiş. Attığı gole bile sevinmeyecek duruma gelmiş. Durumu vahim, bakalım altından neler çıkacak sezon sonunda? Yeter be kaptan fazla naz aşık usandırır. hep beraber bok ettik işi, bari şu son 4 maçı kazanıp bekleyelim sonucu.

Elano'nun adaptasyon süresini bekliyoruz haliyle. Kazasız belasız Dünya Kupasında oynaması bizi de gururlandıracak. İdare eder futbolunu oynuyor, toplara fazla girmiyor. El Çiko gün geçtikçe takıma yerleşti, seneye çok daha büyük maçlar oynayacak eğer kalırsa. Ancak biri var ki, adaptasyon falan hak getire. İnsan futbolcuysa oynar kardeşim, Lukas Galatasaray savunmasında parladıkça parlıyor. Dünya kupası umurunda değil gibi giriyor toplara. Popescu özlemimiz Lukas'la birlikte sona ermiştir.

1-0 galip olduğumuz 67 dakikada değişikliğe karar verdi Reykart. Arda o anda gol att(ır)ı. Hoca kararından dönmedi gol oldu diye. Anlaşıldı, 1-0 ın üstüne yatmaya karar vermişti, takım ikinci gole çok yaklaşıpta atamayınca. 2-0 olunca ballı ekmek kadayıfı oldu yatmaya karar veren hoca ve takım için. Gol yemeden maçı bitiremeyiz ya, kimse atamayınca çok da iyi oynayan Örümcek çaktı kafayı. Ben böyle bir kafa vuruşunu görmemiştim şimdiye kadar Topal'ın. Sonrasında acabalar başladı. Totemler tutuldu, kornerleri bile kullanmayıp vakit geçirmeye oynadık.Deplasmandaki en iyi oyunu oynadığımız halde maçı zor kazanmış olduk.

Sabri'nin çıkıp, Emre'nin girmesini ben yatmaya bağlamıyorum. Bizim kendi öz evlatlarımıza bir haller oldu. Sabri sakatken geçirdiği zamanda öğrendiği bütün şeyleri unutmuş. 2 sene önceki futboluna dönmüş, her şeye yeniden başlayacak gibi. Reykart seneye Sabri'siz bir takım kurar.

Kara Şimşek bu maçta da fantastik hareketlerini gösterdi bizlere. Yanlız adamımızın kafası ayaklarından az çalıştığı için şu an hakettiği yerde değil gibi. Takla atması da yasaklanmış, iyi olmuş. Düşüp bir tarafını kıracak diye korkuyorduk.

Şimdi yarın geçeceğiz televizyon başına, hayatımızın en zevkli maçını izleyeceğiz. Maçın sonucu ne olursa olsun bize yarar. Ortada 3 puan var, beraberlik halinde kaybedilecek 4 puan bizim için en evla sonuç olur. Dün Bursaspor'un dandik gollerinden sonra bu ligte her şey olabilir diyorum. Sivas maçından beraberlikle dönmeseydik kesin şampiyon olacaktık. Ben Bursaspor'un devrileceğini düşünüyorum sonuç böyle olursa büyük Bursaspor taraftarına çok üzüleceğim. Bu sezonun taraftar şampiyonu Teksas'tır.

En iyi Lukas, en kötü Sabri'nin oynadığı maçtan alınan 3 puan, serumla yaşamamızı sağladı. Canımız çıkıncaya kadar umudu kesmeyeceğiz.

13 Nis 2010

ultrAdnan, Çapulcu Haldun

Taraftarlık zor zanaattır, son maça gidenler, lafım sizlere. Kendini bilen biliyor, yarası olan gocunsun isteyen de bir daha beni okumasın. Kapalının önüne dikilmiş üç beş tane çapulcuya da lafım yok benim. O her maça giden, reis dedikleri, başkan dedikleri zatı muhteremleri 40 yıldır tanırım ben. Her hangi bir tezahüratı söyleyebilsinler, ilk maçta Fenerbahçe bayrağını alırım elime, bir daha Galatasaray'ın ismini bile anmam. Ama dedim işte lafım o tetikçilere değil. Onlar bu orta oyununun en zavallı insanlarıdır. O tetiği çektirenlerle benim işim.

Maçtan 3 gün önce açıklandı, o ne olduğu anlaşılamayan, hedefinin neresi olduğu belli olmayan tezahüratın yapılacağı. Jo lavuğunun ıslıklanacağı, Arda Turan'ın kulağı çekileceği, Reykart'ın devre dışı kalacağı, taraftarın bölüneceği. Bunları yaptıan akıllı adamların da yok Galatasaray'la işleri. Yöneticiliği bıraksınlar ve bir daha yönetci olmayacaklarına karar versinler maça bile gelmezler. (Örnek; Ergun Gürsoy) Kimbilir ne puştluk düşünüyorlardır. Senelerdir getirdikleri bunca yabancıya kaptırdıkları paraların hesabını soran yok. Galatasaraylılığın ne olduğunu kendileri biliyormu ki, gelenlere öğretsinler. Onlar için tek gaye, taraftarı uyutsunlar, iki senede bir sırayla seçilsinler, padişahlıklarını sürdürsünler. Haldun'u kim tanırdı yönetici olmasa, beni bile şurda yazıyorum diye 250- 300 kişi tanıyor. Adnan Polat belki de şirketini iflastan kurtardı sayemizde.

Arda Turan; bu ülkede son yıllarda gelmiş geçmiş en büyük futbolcudur. Oynamadığı maçlarda gördük, pozisyona bile giremedik. Yani, Fener maçında oyuna sakat sakat girdikten sonra maçı çevirseydi, bırak Sinem'i Paris Hilton'u bile götürmesi için 10.000 kişi bağıracaktık. Bırakın lan bu işleri, o bilmiyormu sanki taraftarla barışmak için yapması gerekeni. Alır takımı maçtan önce, getirir kale arkasına, başlarını eğerler olur biter. Taraftarın takıma sitemi sevgidendir, ancak başımızdaki belaların yaptırdığı şeylerin sevgiyle alakası yok. Arda gibi başka kaç tane futbolcun var ki gitsin diyorsun. Bizim en büyük özelliğimiz di oysa, takımda ilk 11 den en az 4 kişinin kendi evladımız olması.

Arda Turan'ı satmak istiyorlar bence, bunun en kolay yolu taraftarın gözünden gönlünden düşürmek. Aksi durumda, kupa kaldırmış Arda'yı satabilirlermi? Demek kaleye seneye yabancı almayacaklar, Leo'yu ıslıklatın, protestoya devam edin talimatı tetikçilere. Jo kim ya, onu kim aldıysa zararı ondan tahsil etmemiz lazım. Esas protesto bunun için yapılmalı. Yazıları ters asmışlar çapulcular, ne zaman girdiniz o stada. Hepinizi tanıyorum, bedava aldığınız konbinelerinizi Fener maçında 500 liraya sattınız. Sonra her zamanki fare deliğinden içeri alındınız. Hiç biriniz tezahürat yapmasını bilmez, forma giymez, tipleri kayık, ağızları ishal.

Bizim 40 yıldır tribünlerdeyiz diye övündüğümüz, tribünler bunlar değil çocuklar. 14 sene beklemişler, ne beklemesi? Darwell'i ilk geldiği sene linçten Alman polisi kurtarmıştı. Daha dündü, Fener'e yenilen İmparator Terim, takım otobüsünden kaçarak canını zor kurtarmıştı bunların elinden. Gittikleri her deplasmanda olay çıkaranlar, her biri sabıkalı, bir o kadar tehlikeli yaratıklar. Çıkmışlar iyi okumuş terbiyeli gerçekten taraftar olmak isteyen yığınlara liderlik taslıyorlar. Aslanları kedilere boğduran, Haldun, bu tezgahın baş sorumlusudur. Şu an tartışma sıfırdır, ligin Belediyespor dahil en kötü taraftarı Galatasaray taraftarıdır. Maç başlar alır bir meleme melodisi, sahadaki oyunla alakası olmayan bir desibelle yırtarlar bir taraflarını. Köylere, yaylalara giden bağırtılar. Bir maç''yensen de yenilsen de'' diyenler, bir sonraki maç '' sizin gibi ruhsuz görmedik'' derler. Ne gördünüz ki lan siz. Ben Arda Turan olsam, bağırmayın daha iyi diye beyanat veririm.

Bataklıktaki sivrisineklerle uğraşalım istiyorlar. Yeni stadyumda bu çapulcular kendiliğinden asimile olurlar. Numaralıdaki, durumdan vazife çıkarıp bağıranlar, işte o meşhur 14 sene şampiyonluk görmemiş çocuklardır, iyi bakın onlara. Ceplerinden verecek olsalar paraları da olsa hangi çapulcu 4.000 dolar verip de o tribüne gider? Ben numaralı tribünlerden şimdiye kadar hiç bir maçta en ufak bir protesto sesi duymadım.

Taraftarın Fener maçında tribünleri yaktığında içlerindeydim. İşte odur devrim, yapacaksan onu yapacaksın. Takımı tamamen değiştirteceksin. Bugün küfrettiğin futbolcuyu, yarın önüne çağırmayacaksın. İşin çok kolay yolu vardı oysa. Hiç bir futbolcuyu maç öncesi şova çağırmasanız yeterdi. Merak etmeyin bizden aptal değil futbolcular, anlarladı demek istediğimizi. Arda'dan benim beklentim yokmu kaptan olarak? Var elbet, misal Fener'e yenildikleri gece alem yapanın izini sürmek, yakaldığında da kafa göz girişmek. Biz neler gördük, kaptan Büyük Mehmet, son dakika da Antiç'ten dandik bir gol yediğinde laleci Bahattin'e sahanın ortasında yapıştırmıştı tokadı. Sende döv Leo Franko'yu, bok çuvalı bir maç kurtaramamış çıkartma çapulcu taraftarın önüne, kendiniz kesin cezayı. Her türlü harekete verilecek cevabım var benim Galatasaraylılık mazimde. 14. şampiyonluk geldiyse o çapulculara karşı tribünlerde verdiğimiz savaşla gelmişti. Hatırlayan varsa bilmem, şimdikinden çok daha beter girmiştik son düzlüğe. Takım Rize'de yenilmiş, 3 maç kala şampiyonluk muczelere, 15. seneye kalmıştı. Kocaelispor maçında o zamanın çapulcuları, takımı, Darwell'i dövmeye hazırlıklıydı. Şimdiki gibi değil tam 2 misli insan vardı tribünlerde. Küfürlü tezahüratı yaptırmak isteyenlere karşı, bilinçli taraftarlar olarak çıkmıştık betonun üstüne. Susturduk, takımı bağrımıza bastık, aynı anda Malatya'dan gelen gol haberiyle biraz umutlanır gibi olduk. Sonraki hafta Antalya'da biz galipken, İnönü'de bir mucize oldu. Son dakikada Denizli, Beşiktaş'la berabere kalarak son Eskişehir maçına lider çıkmamızı sağladı. Ne oluyoruz be, paçası sıkan benle iddiaya girsin, her maçı kazanırsak şampiyon biz oluruz.

Oyunlara gelen, maşa olan, maçtan ekmek yiyen çapulcu tayfasını alt etmemiz imkansız. Bizim feryadımız, bizimkilere, siz o maşaların maşası olmayın yeter. Bırakın tezhürat yapmayı, yaptırmayı, konuşmayı bile bilmeyen adamlardan uzak durun. Gerekirse bir sezon onların bulunduğu yerden kombine almayın. Korkmayın Galatasaray'a bir halt olmaz. Daha da gerekiyorsa bir sezon maçlara gitmeyin. Yapabiliyorsanız yöneticilere ulaşmaya çalışın. Onların foyalarının çıkmasına yardımcı olun. İnanın bu sezon saha sonuçları gelmemişse bunun tek sebebi dışarda Haldun- Adnangiller, içerde lanet olası 16 numaradır. Dolduruşa gelipte çapulcunun tezahüratına eşlik eden bizimkilere gelince, bu maç sarı kartla kurtuldunuz benden. O da Galatasarayı ne kadar çok sevdiğinizi bildiğim içindir, son sözlerim şudur.

Sizin dün yaptığınız şeyleri, çok daha haklı olduğumuz halde biz yapsaydık, bugün sizlerin'' sizin gibi ruhsuz görmedik'' diye bağıracağınız bir takımınız bile olmayacaktı. Dün sizin kaptan Arda'ya yaptığınızı biz Cüneyt'e yapmış olsaydık, Avrupa Şapiyonu takımımız var diye övünen tek bir Galatasaraylı olmayacaktı. Zor zanaattır Galatasaraylılık, öyle formayı giyip, tribünde iki bağırmakla, üç sövmekle taraftar olunmuyor. Aklınızı başınıza devşirin, Galatasaraylı olduğunuza şükredin.

11 Nis 2010

Diyarbekirliymiş Adı Bahtiyar; Galatasaray 4- Diyarbakırspor 1

Şamar oğlanına çevirdiler bu sene Diyarbakırspor'u. Bir stada gidiyor taşla sopayla kovalıyorlar, bir başka yerde 4 bir taraftan tribüne çağırılıyorlar. Yok mu kardeşim şunun ortası? normal muamele yapsanız ya.

Sahaya çıkan kadroyu gördüğümde fark olacağına kehanet ettim her Galatasaraylı gibi. Ben sezon başından beri söylüyorum, Servet ile 16 numara bizim iyi futbol oynamamızı engelliyor diye. Bir ara televizyon 4-0 iken yedek kulübesini gösterdiler, zaten spiker de söyledi, Servet sanki Diyarbakırspor'da oynuyor gibiydi. Surat 5 karış, Galatasaray'ın yendiğine sevinmişse eşşoleşşek olayım. Aynı şekilde diğeri, umarım tamamen kurtulmuşuzdur.

40 senedir içinde bulunduğum tribünlerden bu maç iğrendim. Ağlama, meleme, Galatasarayı akıllarınca çok sevme. Tamam kardeşim, takımın son maçlarda oynadığı oyun için hepimiz aynı fikirdeyiz. Son Sivas maçından kaç kişi  vardı sahada sanki? Bir musibet, bin nasihatten daha önemliymiş, demek kazmalardan kurtulmamız için çok puan kaybetmemiz gerekiyırmuş. Takımın hele gündüz oynanan maçtan sonra umudu sürerken, Beşiktaşlı bile çıkmayan candan umut kesmemişken, her şeyin olabileceği bir ligte bu teslimiyet nedendir?

Arda Turan tepkilerden en çok etkilenen oyuncu oldu. Morali sıfırın altında bir maç çıkardı ki, taraftar Arda konusunda yanlış düşünüyor. Oynamadığı 5 maçın 4 ünü kazanamadık. Ölüsü yeter bu takıma. Onu da bitirip, sülükleri güldürmek neyin nesi? Zayıf rakip karşısında da olsa görüldü ki Milan Baros'suz geçen haftalarda neler kaybetmişiz. Gol vuruşlarını özlemişiz.

Bugün her iki bekimiz dışında takımda herkes iyi oynadı. Caner ve Sabri çok top kaybettiler, takıma katkıları hiç olmadı. Hatta Sabri anlaşılan kaybedilen maçlarda yapılan bireysel hatalardan hiç ders almamış. Beyin özürlü olduğu için, her şey beklenir Sabri'den. Yaptığı yan pası bu kez Aykut içeri almayarak Sabri'yi kurtarmış oldu. İşte takım olmak dediğimiz şey bu, biri bir aptallık yapsa dahi diğerleri onu kurtaracak.

Aykut beklentilerimi boş çıkarmadı. Çerçeveyi bulan topun içeri gireceğinden emindim. Sanırım Aykut'un boş geçtiği maç yok. Ancak ben peşin yargılı olmadığımdan, ne kadar yerdiysem o kadar da överim. Bu maçta özellikle baktım tek bir top hariç hiç top şişirmedi. Demek ki bu işe el atılmış. benim beklediğim kaleci işte böyle bir kaleci olmalı. İstediği kadar yesin ama topu oyuna elle, bilinçli olarak soksun. Bu maç itibariyle Aykut için geri dönüş yapabilirim. Kurtarma işine gelince, o topu sanki Leo yemeyecekmiydi sanki?

Galatasaray öyle aman aman bir futbol oynayarak fark atmadı. Ancak kolay değil, taraftar kösteğiyle o kadar kötü oyunlardan sonra, ne olacağı meçhul bir maça çıkmak. Usta işi goller maçın rahat geçmesini sağladı. El Çiko'nun da gol atmasını çok istedim ancak takımda kalması adına umutlandım. Reykart'ın takımında olması gereken bir futbolcu. Taraftar'dan Surinamlı'ya verilen destek çok iyi oldu. Bu arada numaralı taraftarı gerektiğinde devreye girmesini bildi.  Takıma tezahürat yaptılar. Protestolar çok sıktı, çapulcu daha çok sıktı.

Reykart'ın Jo'yu içeri alırken taraftarın ıslığı, onların bu maçta tek doğrusuydu. Galatasaray'a yakışmayan futbolcunun derhal bileti kesilmeli. Burası Rusya'nın CSK takımı değil kardeşim. Belediyespor'da oynasan tamam, taraftarın yok, profesyonelsin ama burası Galatasaray. Hele Fener maçından yenilgiyle çıktıktan sonra gülemezsin bile. Aynı şeyi, Sabri yapar mı?

Cuma'dan beridir maç yayınlıyor televizyon. 3 maç 0-0 bitti. Baros'a özel ikramiye vermesi lazım yayıncı kuruluşun. Malları bit pazarına düşmek üzereydi.

Noktayı Lukas Neil için koyuyorum. Maçın adamıydı, savunmada teknik bir futbolcuyu ne kadar özlemişim. Helal olsun diyorum kardeşim sana.

Ziya Doğan'ın bok ettip kaçtığı takımın başına geldin Güvenç Kurtar. Aldığın enkaz toparlanacak gibi değil. Adın bahtiyar, suçun doğudan saz çalmak. Dünya'yı dar ederler adama. Memleketine bile sokmazlar adamı. Geçmiş olsun.