6 Eki 2019

Fatih Terim'e Açık Mektup



Hocam senin hakkında görüşüm nettir.
1- Sen futbol takım hocası falan değilsin, futboldan, futbolcudan, taktikten zerre kadar anlamıyorsun.
2- Hayatının sonuna kadar Galatasaray'ın başında kal, Guordiola, Tushel, Bielsa, Morinho gelse seni değişmem. Galatasaray'ın başında senden başka birini düşünemem.

Bu yaşıma kadar teklif bekledim, bu yaştan sonra da bana hiç kimse akıl danışmaz, en iyisi ben bildiklerimi sana aktarayım. İkimizinde sevinci, tasası ortak, ikimiz de sapına kadar Galatasaraylıyız. Hele şu en son Barça-İnter maçını ve onların Dünya'nın en büyük Hocalarının hamlelerini gördükten sonra artık hipotezimi ortaya atma vakti çoktan geldi. Bıraktık seni, Morinho, Ferguson dahil futbolu bilen bir tane hoca yok şu Dünya üzerinde. Adamlar maçı bir birlerine vermek için ellerinden gelenin fazlasını yaptılar da, maçı almak için ellerinden hiç bir şey gelmedi. Nitekim senin her sene Şampiyonluğu vermek için elinden gelenin fazlasını yaptığın, başaramadığın Gala'nın büyük takım refleksiyle baş edemediğin gibi.

Barca'nın idmanına git bak hocam, sonra da git Iğdırspor'un, Çemişgezekspor'un idmanına bak, seninkini zaten biliyorsun. Hiç bir fark yok, Endüstriyel futbolun baronları, lordları oturmuşlar bir Futbol Antrenörlüğü el kitabı yazmışlar. Bir düdük, bir talimat, Dünya'da ne kadar takım ne kadar Hoca varsa, hepsi aynı işlemi yapıyorlar. Hiç bir hocanın diğerinden ne bir eksiği, ne bir fazlası var. Senin avantajın, taş devrinden kalma olman. Daha büyük avantajın çalıştırdığın takımın en büyük taraftarı olman.

Hocam, senin suçun elbette yok, eline senin de tutuşturdular bir program onu uyguluyorsun. Bazı mottolar yazıyor el kitabında.
A-Galip takım, iyi oynayan takım değiştirilmez
B- Gol yemeyen savunmaya dokunulmaz
C- Yedek kulüben ne kadar ünlü, büyük futbolcuyla doluysa sen o kadar büyüksün,,,,. gibi.

 Z ye kadar sayarım ki tamamı yanlıştır.Sistemin birilerine daha ekmek çıkarmak için yarattığı, bulduğu yutturduğu düzendir. Her takıma 30 futbolcu aldıracaklar, bunların yarısını sakatlatacaklar ki devamlı çark dönsün. Binlerce hocanın yaptığı şey beni ilgilendirmiyor Hocam. Ben Galatasaray'ın hocasının düştüğü tuzaklara isyan ediyorum. Kaç dolar çarpıyor bilmem bu yardımcılarım dediğin reaya?   Sen takımı 1 saat kala onlara emanet ettikten sonra ne yapıyorsun Hocam, nerede takılıyorsun? Ameleye vermişsin milyon dolarlık futbolcularını, anasını ağlatıyor. Ayı Boss'a da aynı jimnastik hareketleri, Tüy siklet Emre Mor'a da Seri'ye de, koşu menzili sınırlı Feghouli'ye de, Falcao'ya da, dede Babel'e de. Ben tek tip spor hareketlerini ilk okulda ve askerde yapılıyor sanıyordum. Sen her maç en az 5 er km. koşturarak, futbolcuları yarım maç ettirerek, yorarak zaten sınırlı güçlerini tükettirerek maça başlıyorsun. Bu sistem küçük takımlara yarar, onların genç, ucuz futbolcuları, büyük takımın yaşlı ve tecrübeli futbolcularıyla en azından fizik gücüyle savaşabilmelerine kapı açar. Hadi ben bilmiyorum sen bilyorsun, faydası var. Peki neden sadece 10 kişi yapar bu salakça ısınma hareketlerini. Sonradan oyuna girecek 3 kişi bu mantıkla hiç ısınmadan oyuna girmiş olmuyor mu? Acaba sonradan girenlerin çoğu zaman bir işe yaramadıklarının sebebi bu mudur?

Hocam, bizim takımın yaş ortalaması 30. Ortalama maçta zaten 10 km koşuyorlar. Yalvarırım Alberto Barteli ve ekibini kovun gitsin. Bir faydası varsa hıyar oğlu hıyar olayım. Çıkar takımı 30 sene önce, senin zamanındaki gibi 10 dakika kala. Her futbolcu kendisinin doktorudur, nasıl adalesini hazırlayacağını bilir. Bilmeyeni zaten hemen kov. Senin oynadığın zemin kötü zemin, bari zemin bozulmadan, futbolcular diriyken, maçın başında hamleni yap, indir, aktif dinlenmeye çekil, sen de bizde keyifle bir maç izleyelim. Maça mı geliyoruz, tımarhaneye mi belli değil. Her maç bir futbolcuya sövüp, yensek de yenilsek de maça geldiğimize pişman olarak dönüyoruz.

Kaleci antrenmanına ne demeli? Valla Cem Yılmaz'ın aklına gelse, 3 sene idare eder, anlatır, millet gülmekten kırılır geçer. Çıkıyor Muslera sahaya takımdan 15 dakika önce. Kaleci Antrenörün kimse tanımıyorum tutuşturmuşlar bir reçete. 18 çizgisi içerisinde koşuyor, ellerini savuruyor, dizlerini çekiyor. Aynı anda Rizespor kalecisine bakıyorsun, simetri sanki. Kuğu gölü balesi, su balesi. Hareketler aynı. Madem aynı şeyler yapılacak, ne diye bu işler bu kadar para akıtılıyor. Ver malzemeci Veli'ye talimatnameyi, o da aynısını yaptırsın. Yazık valla, ben Muslera'nın yerinde olsam utanırım, bir an için stadyumda olmadığını, aynı hareketleri Taksim Meydanı'nda yaptığını düşün, deli diye ellerini kelepçelerler.  Ben 40 sene önce Yasin'in nasıl ısındığını hatırlıyorum. Yasin pervane gibi ellerini çevirir, sonra kaleye geçer bir iki şut çekerler maça çıkar, bir çataldan bir çatala atlardı. Bir maç dene hocam, Muslera'yı serbest bırak ne yaparsa yapsın maça öyle çıksın. Şimdikinden daha hazır, daha iyi durmazsa ben yine hıyar olmaya razıyım.

Hocam dedik, hepinizin elinde bir reçete var. 3 oyuncu değiştirilecek. 5 oyuncuya çıkarsalar hepiniz 5 er oyuncu değiştireceksiniz. Ya Allah için, benim gibi futbol dilencisi bir taraftar için, bir maçta da hiç kimseyi değiştirme be Hocam. Mecburmusunuz, oyunu durdurmaya, oyunun ritmini, dengesini bozmaya. Her maç 3 oyuncu girer, sonradan giren oyuncuların katkısıyla kazanılan maç sayısı % 10 u geçmez. Hiç değişiklik olmasa garanti veririm daha fazla maç çevrilir. Adam değiştirilecekse bile değiştirme gerekçeniz yanlış. Hata yapanı, kötü oynayanı değiştiriyorsunuz. Ben olsam hata yapanı oynatmaya devam ederim. Adam aynı hatayı bir daha yapmaz ki, bu sefer de böyle yapayım der, sonradan girip, ısınmaya katılmamış, ezik yedek oyuncundan çok daha faydalı olur. Ben olsam illaki adam değiştireceksem, en iyi oynayanı değiştiririm. Hiç hata yapmamışı çekerim kenara. Matematiksel olarak hiç hata yapmamış bir oyuncunun hata yapma ihtimali, daha önce hata yapıp akıllanmış olan futbolcunun, yeniden bir hata yapacak olma ihtimalinden daha fazladır.

Hocam fazla futbolcu başa beladan başka bir şey değildir. Banko 3-5 futbolcun dışında kalan herkes bir birinin düşmanı olmak durumundadır. Feghouli'nin oynamadığı maçta Falcao'nun atacağı gole sevineceğine beni kimse inandıramaz. Canlı doğasına, ekmek kavgasının şiarına aykırı duygulardır bunlar. Aynı işi yapıyoruz diyelim, benim yerime seni çalıştırıyorlar. Ben bundan rahatsız olmuyorsam adam bile değilim. Hoş endüstri bunun çaresini bulmuş, önce her futbolcuya cep dikmiş, sonra bizim gibi salakların paralarını doldurmuş. Bu yüzden değil yedek kalan futbolcu, tribünde bizim gibi maç seyreden Martin Linnes bile halinden memnun. Ama ben değilim hocam, öyle aman aman bir fark yok futbolcularında. Takım kadrosunu acil 15 kişiye indir. Hele seneye takımda olmayacağı garanti futbolcuları şimdiden kov. Kendini Babel'in yerine koy. Taraftarın tamamına yakını ana avrat küfür ediyor, gitmesi an meselesi. Sen oynarken seni kırk yılda bir oynatsalar, senede iki defa açılan futbolcu borsasından devamlı yenileme yapsalar, ve bir kritik maçta da- adına rotasyon demişler ki bilimsel olsun-, oynatsalar, Andone gol atsın da şöhreti, parsayı, parayı cebine koysun diye pas verirmisin, yoksa onun yaptığı gibi gücünün yetmeyeceğini bile bile 40 metreden şut atmayamı kalkarsın. Ağzıyla kuş tutarak gol Belhanda seneye olmayacak, adam keriz mi o pozisyonda topu Adem Büyük'e aktarıp gol attıracak, seneye olmayacağı, muhtemelen rakip olacağı futbolcuların şovuna ortak olacak. Benden söylemesi, Muslera, Mariano, Japon, Belhanda, Feghouli'yi acil kadro dışı bırak. Andone gibi zaman zaman oynattığın futbolcuları bir daha yedek kulübesine bile sokma. Eğer bu futbolcular hain değilse, kafa taslarının içinde beyin yok demektir. Bir faydası olmayacak emin ol Hocam, seni her maç biri yakacak.

Hocam elindeki kadro, Galatasaray tarihinin en iyi kadrolarından biri, ama sen kullanamıyorsun. Bu noktada bir sorum var sana hocam. Velev ki bu transfer döneminde Ronaldo ve Messi transfer edildi diyelim. Sen Arena'da Gençlerbirliği maçına çıkaracağın savunmayı elindeki mevcut futbolcu gurubuna göre yazabilirmisin? Soruyu netleştireyim, savunmaya kaç kişi yazarsın. 4 diyeceğinden Galatasaraylılığıma emin olduğum gibi eminim. Santrayı geçmeyeceği garanti takımlara karşı bile 4 savunma oyuncusuyla çıkıyorsan sen futbol takımı hocası değilsin Hocam kusura bakma. Dün gece ligin en kötü takımı Gençlerbirliğine bile 4 kişi dizdin, neyi savunuyorsun? Karşında düşman yok, sen kaleye en nişancı topçularını dizmişsin. Ben olsam Muslera'yı bile oynatmam, kalecisiz çıkardım dün maça.Koskoca Galatasaray'ın savunmaya ihtiyacı bir sezonda en fazla 4 maçta olur. Senin elinde ligin en büyük forveti var, o kahrolası sistem, ferman, talimatname yüzünden 4 kişiyi heba ediyorsun. Donk sezonun en kötü futbolunu oynadı, oynamasa ne değişecekti? Marcao, Muslera biraz iyi oynadı ne değişti. Selçuk İnan unutulmuş gitmişti, 10 sene oynamasın sonra tekrar çağır oynat aynı futbolu oynayacak, ne fark var. Takım 3 gün önce Paris'e tıkır tıkır futbol oynuyordu, aslanlar gibi savaşmış, göğüs göğüse çarpışmıştı. Değiştirmeye kıyamadım dedin, 3 lü savunmayı bozdun, çöpleri oynattın. Zır deli Belhanda'nın yaptığı doldur boşaltlara kafa vurmaya çalışıyor daha dünkü santrafor. Santrfora topu en efektif verme ihtimalli hiç kimseyi oynatmadın. Son dakika golcü diye aldığın çöpü çıkardın. Falcao'yu Ankara'ya bile getirmedin. Nedir bu egon Hocam büyük futbolcuyu sevmezsin onu biliyorum da, Galatasaray'ı da mı sevmiyorsun?

Hocam ben sana maç taktiklerini veriyorum. İstisna bir maçın var o da Schalke maçı. Sen büyük maçları halledebiliyorsun, sistem, reçete kendinden daha iyi takımlara söker, başta söyledim. Bu reçeteler küçük takımları büyük takımlara yem ettirmemek üzre yazılmış bunu biliyoruz. Varsın onu Schalke hocası düşünsün sen rahatsın. Ama sen senden küçük takımlarla oynamayı, hele ki geriye düştüğün maçı çevirmeyi bilmiyorsun Hocam. Daha geçen hafta çevirdim ya cevabın, benim için mazeret değil. Benim için o maçta neden 2-0 geriye düştüğün önemli, yoksa bu Galatasaray bu ligte her takıma yarım saatte 3 gol atmaya programlanmış zaten. Savunmaya 3 kişi koyacaksın hocam. Bana kalsa en fazla 2 kişi oynatırım langırt tahtası gibi de neyse artık o kadar da sistemden çıkartmayalım seni. Ben olsam Donk'u en geriye koyarım. Önlerine iki stoperimi yerleştiririm. Bunlar Marcao-Boss.İnan isimler önemli değil, kimi koyarsan koy, asıl iskelet kadronun dışında. Stoperlerden daha kazması kimse ilk topa o çıksın. Daha tekniği kademe yapsın. Onlardan seken topa emin ol Donk cankurtaran gibi yetişir. Gelişigüzel atakları böyle önlemeye çalış. Sete dayalı hücum yersen bu 3 kişiyi paralel olarak sanki bir mile bağlıymış gibi atağın olduğu yere kaydır, diğer tarafa ters kademe yapacak orta sahalardan adam çekersin. Kalecinin zaten Dünya'ca ünlü olduğu söyleniyor ki ben katılmıyorum. Topu oyuna degajla adam eksiltmeden oyuna sokuyor, pas trafiğinde yok ve bir yabancı kontenjanı işgal ediyor. Geçir Okan'ı kaleye ne olacak ki? Ha gol yedin, yiyeceksin tabi, önemli değil, hatta başlarda yemek avantaj bile olur. Bu Galatasaray'ın bir zamanlar geriye düştüğü anlardaki forsesine, futboluna doyum olmazdı, en iyi sen bilirsin o zamanları.

Orta sahada 4 kişi bulundur hocam. En teknik adamın kimse onu oyun kurucu yap. Bu kadroda en teknik adamı henüz görmedik, korkma Atalay'ı veya Taylan'ı oynat. Sağ ve sol tarafa birer salak koy. Kronometre tut her maç 15 er km koşacaklar.(ikişer kişi 2 ve 3 numaralı formayı 15 er km koşturacak) kaftan bu iki salak mevkisi için sağda Şener, Lemina solda Ömer Süeyman Luş önerim. Geberene kadar koşsunlar, kendileri bittik diyene kadar oynat. İstedikleri kadar kötü oynasınlar saha tut. Uzunzi- Seri orta sahayı tutar. İleride Emre Mor'u kesin ilk 11 koy, verim alamazsan Jimi'yle değiş. Falcao'yu top rakipteyken koşturma çeksin bir sandalye otursun. Top sende olduğunda, ortadaki 2 kişi daha hücuma katılacak, forveti 5 leyeceksin. Top rakipteyken tabyalar halinde ricat et. Ön siper geçilmişse ortadaki siperde karşıla hasmını. Zaten bu dizilişle başlama vuruşundan önce rakibi ürkütür, hücum yapma şevk ve iştahlarını kırarsın.

Her şeyi yaptın da yine geriye düştün. Maçın son dakikaları rakip Kanije Kalesi savunmasında. Çıkar Muslera'yı ver eldivenleri Donk'a sokelinde ne varsa. Ya herro ya merro, en fazla bir gol daha yersin. Gerisi maçtır zaten 3 ihtimallidir, kaderimize, hakkımıza razı olur katlanırız, gırtlağımızın olanca gücüyle bağırırız Hocam.'' yenilsende yensende taraftarın seninle''
,
Bu ilk 11 ine takviye olarak kaleci hariç 3 kişi daha rezerve cephane bulundur yeter. Kim olur bilemem, tüm kadroyu tanımıyoruz, gençlere güven, tutarsa tutar tutmazsa da boşuna ümit beslemeyelim.

Mertlikten, Galatasaraylılıktandır bunca savaşım seninle Grande. Seni bu camia içinde ailenden daha fazla sevdiğime inan, bunayana kadar, elin ayağın tutmayana kadar takımın başında kal. Sefa sürülecekse biliyorum ki kenarda yine sen olduğun müddetçe sürülecektir. Biz cefayı çekmeyi göze alarak, kabul ederek tutulduk bu amansız çocukluk hastalığına, Galatasaraylılığa.

Galatasaraylılığımın olanca ateşiyle kucaklıyorum, yolun ve bahtın açık olsun.

Not; Bu yazı 6 sene önce yine bir Gençlerbirliği maçı sonrası yazılmıştır, sadece isimler güncellenmiştir. Orijinali Fatih Terim etiketiyle blogtadır. Gala cephesinde değişen bir şey yok yani.