25 Ara 2009

Mahalle Takımı Yorumcuları


Yorumcular dediğim, kendi yorumcularım. Bir kişi bile beni yanlış anlasa üzülürüm. Bunca sülük varken, bunca blog varken, hatta ne gerek var, kendisi en az bizim kadar futbolu biliyor iken, vakit ayırıp, bu marjinal adam ne yazmış acep? diye okuyan, yetmedi okuduğuna yorum yazan(küfür dahil) her kim varsa hepsi kardeşimdir, hepsine teşekkür ederim. Her yorumdan da mutlak bir şeyler kaptığımı, bir sonra yazacağım şeylere yol gösterici olduğunu bilmenizi isterim.

İlk yarı bitti, bütün futbolcuların karnesini hazırlıyorum. Karnelerden önce bir şeyler daha yazayım da son yazdığıma üzülenlerin tansiyonu düşsün. Rijkaard'ı Atatürk Hava Alanında gördüğümüz an, benden çok daha fazla memnun olan eminim yoktur, mutlak o gün de gelecektir ki, yolcu ederken de en çok üzülen ben olacağım. Galatasaray'la ilgili sıkıntı yazmışsam, bu Surinamlı'dan daha çok Haldun'a, Adnangilleredir.

Bakın şimdi, hepisi, fellik fellik Galatasaray'a futbolcu arıyorlar. Peşin söyleyeyim, ben kimseyi istemiyorum. Bunca yıllık taraftarım devre arasında gelip de tarihe geçmiş bir futbolcu hatırlamıyorum. Bir Ribery vardı o da Galatasaray'ı kullanmak için gelmişti. Bulacaklar yine bir kadro dışı kalmış, sakat, maaşı yüksek olduğu için bakılamayan birini, kakalayacaklar Florya'ya.

Sanki CERN'de aranan ilk maddeyi bulup ta sır saklayan profesör gibi ketum, kimseye çaktırmadan, gazetecinin, taraftarın haberi olmadan biriyle beraber gelecek. Sonra, Haldun, kabaramazsın kel fatma oluyor. Neymiş efendim, söylersek ücreti artıyor. Elalemin parası para değil mi? 2 sene önceden kimi alacağını söylüyor, maçlarını takip ediyor, hiç bir kaygısı yok başka takım kapar mı diye?

Neyse ki son iki maçı seyrettik. Birinde Keita, diğerinde Arda vardı büyük futbolcu olarak. Birini kaybedip, birini kazandık. Artistik patinajda puanlama yapılırken, en yüksek puanla en düşük puan sayılmaz, diğerlerinin ortalaması sporcunun puanını belirler. Graz'daki maçta en iyi oynayanla en kötü oynayanı, Trabzonspor maçında da aynı uygulamayı yaparsak eğer, kalan 9 futbolcunun nasıl oynadığına bakmamız lazım. Futbolcular arasında ki klas, değer bakımından fark uçurumsa korkacan bizim takımda. 2 maçta yerler adamı, değil Rijkaard, Rijkaard'ın bütün hocalarını getirsen engelleyemezsin. Bakın kimi yorumcular Arda'ya saldırıyorlar bile, Elano'ya pas vermiyor diye. Ben de tesbit ettim ama emin değilim, ve bana mantıklı gelmiyor.

Hani akrep kurbağaya demiş, kardeş beni şu derenin diğer tarafına geçir. Kurbağa sen akrepsin sokarsın demiş. Lan delimiyim seni soksam bende boğulmayacakmıyım? Mantıklı gelmiş kurbağaya, taşımış sırtında akrebi. Derenin tam ortasına gelip akrep kurbağayı sokunca, ne yaptın kardeşim demiş kurbağa. İşim bu demiş akrep. Yani bizim takımda şu an arep falan yok Elano'yu sokup kendi de boğulsun.

Noel tatiline futbolcuları gönderdiğine ben memnun olmadım değil. Baştan söyle kardeşim, iddia oynayan var, reklam veren var, her kes bizim gibi forma seyretmeye gitmiyor maça. Şu son maç güzel oynadı diyorsunuz, razımısınız her maç bunlarla çıkmaya? O kadar güzel oynuyoruz, kalecimiz hayatının maçını çıkarıyor ancak Sabrinin kale içinden( bu arada benim eski yazılarımda Sabri'nin iyi kaleci olduğunu söylemişim) kurtardığı golle galip geliyoruz. Poker surat Aydın'dan futbolcu yapacaksa yapsın, biz yazdıklarımızı yeriz. Akrep miyiz? kendi kendimize zarar vereceğiz. O aydın'ın 4 sene avans aldığı maçta ben o soğukta Konya'daydım. O zaman bana sorsalar her maç koyun takıma derdim. Adamın suratında pozisyon icabı da olsa en ufak bir değişiklik olmuyor. Botox yaptırmış, bir gül, bir ah de, bir ellerini kafana kapa, bir coş be kardeşim. Senin yerinde bir maça çıkıpta hayatını karartacak milyonlarca Galatasaray'lı var bu ülkede. Daha ne kadar bekleyelim? Bir bildiği vardır elbet hocanın diyelim, Tınaz Tırpan'ı çağırmayalım.

Galatasaray'a futbolcu lazım değil, hatta fazlamız var. Ben kimseyi istemiyorum, Servet'i, Nonda'yı, Linderoth'u ve hiç oynamayıp sağlık ekibine antrenman yaptıran sakat futbolcuları da satıyorum. Hocaya da hiç bir hocaya güvenmediği kadar güveniyorum. Benim güvenmediğim, yöneticilerdir. Onların akıllarından geçen tilkilikleri tahmin ediyorum. Hagi hocayken ikinci devre nasıl yedirdiklerini unuttunuz mu? 20 saniyeyle Şampiyonluğu kaçırıp, final maçında Fenerbahçe'yi hezimete uğratmıştı oysa. Aynısını Rijkaard'a da yaparlar diye korkuyorum. Aportta bekleyen prostatlı dolu divan-ı Sultaniye de. Bir iki maç kaybeder, iki eski sülük Galatasaray'lı medya mensubunu ardına alır, Fatih Terim hazır boş bekliyor verir dünyanın parasını gönderirler bu ekibi de.

Yoksa at ile devemi oynanan oyun gördük. Kimi oynatsan tek maç kafa kafaya oynar. Trabzonspor yıllar önce aynı mahallenin çocukları olan futbolcularla İstanbul'un saltanatına son vermişti. Onlar takımdı, sol bek Turgay'a biri maçta küfür ettiğinde, sol açık Ali Kemal kafayı yapıştırıp atılırdı(bunu bizzat Ali Kemal'den dinlemiştim) Bakıyorum Servet sarı kart bile almamış henüz. Niye alsın kerizmi Emre Aşık gibi? dalacak adamın ayağına, topu alamazsa atılacak maç başı paradan olacak. Servet küpü dolduruyor ama sarı kart alma riskine hiç girmediği için Galatasaray'ın yediği kaç gole sebep oldu sayan yok. Yalama basın için ne güzel, o zaman Lugano'yu eleştirseniz ya kasap diye. Olmaz, aman Servet böyle oynamaya devam etsin. İşlerine böyle bir Servet geliyor, Bülent Korkmaz gibi, Emre Aşık gibi futbolcuyu sevmez bunlar. Ben ise takım ruhuna uymadığı için, kendine oynadığı için sevmiyorum Servet'i.

Galatasaray 6 maçı berabere, 8 maçı tek farklı kazanmış. Ben her maçta son dakikada bir gol yersek hesabı yaparım. Düşünün bunlardan bir kaç maçta daha son dakikada yesek şimdi puan tablosunun neresinde olacağız? Nevizade Geceleri'ni söylemeye söylemeye unutacağız. Son haftalarda, hiç bir maçı koparamıyoruz. Takımın başındaki hoca Tınaz Tırpan değil, elbet ondan beklentilerimiz büyük. Sitemlerim var Surinamlı'ya. İnsan sevdiğine sitem eder. Ben de sizlere sitem ediyorum! hepinizi seviyorum.

Yarın karneleri dağıtıyorum, ve yalandan yıl başı tatiline çıkıyorum. Biz bir garip çingeneyiz nemize gerek gümüş zurna, biz alır bir büyük rakı, kahrederiz geçen yıllara, bizden olup olacağı budur, biz alır bayrağımız maça gideriz.

Hayatta en büyük üzüntünüz, Galatasaray'ın yenildiği maç olsun, yeni umutlara, yeni ufuklara, zamanı geldi, kupalar senesine.

8 yorum:

benjcev dedi ki...

merhaba abi,

galatasaray forması üzerinden iddia oynayanları, reklam verenleri düşünmek zorunda değiliz. trabzonspor maçını kaybedebilirdik de. ama kazanılan genç oyuncular ve gelecek oldu.

ayrıca, açık ara müzemizde çokça bulunan ziraat bankası bahçelievler şubesi türkiye kupasının bizim için önemi var mı abi? niye oynatalım yıldızlarımızı? hatta servet, emre aşık, arda'nın oynamasına bile karşıydım ben.

ayrıca fener'in 3 gün önce zar zor yendiği trabzonu, biz a2 takımıyla yendik. fenere methiyeler düzülürken, bizim hala yabancılar konuşuluyordu. biz bari bu tuzağa düşmeyelim.

caner'i, alpaslan'ı, berkin'i konuşalım. bak fener'e. yaser yıldız'ın bile yıldızlaştığı altay defnası karşısında iki gol atan özer hurmacı'yı baş tacı ettiler. biz caner'e haksızlık ediyoruz bunları konuşarak ama.

maçtan önce, sildiğin postu da okumuştum. saydırmıştın böyle takım çıkaran rijkaard'a. rijkaard futbol adamı, sponsorları, reklam verenleri, iddiacıları düşünmek zorunda değil. aynı bizim gibi.

ayrıca her maç sonunda, rakibin kaçırdığı pozisyonlar konuşulur oldu. ( tek farkla kazandığımız için). ama bizim kaçırdığımız tonlarcası inkar ediliyor.

halaların bıyığı olsaydı, en taşaklı amca bizde olurdu yani.

Gala's dedi ki...

Bu sözü beklemeye alıyorum :

"Bulacaklar yine bir kadro dışı kalmış, sakat, maaşı yüksek olduğu için bakılamayan birini, kakalayacaklar Florya'ya."


Çok merak ediyorum haklı mı çıkacaksınız haksız mı ? Bence yanılacaksınız. En azından öyle ümit ediyorum :) Umarım siz de yanılmayı umut ediyorsunuzdur..

Kolay gelsin..

Adsız dedi ki...

Umarim bir an evvel fotograftaki gibi tekrar yanyana omuz omuza mac seyrederiz.
Sevgiler, saygilar

D.Peker

Not: Nazmi abi devre arasinda bide Gutschow gelmisti, onun gibi golcude az gormusumdur.

Kalemime Keder dedi ki...

Müthiş bir yazı Nazmi abi ayrıca senden özel bir isteğim var bizlere seslenmişken samiyenin dolmayışı hakkında bir yazı yazarmısın ben mersinde yaşıyorum o stadda 6 kez maç izledim ama her zaman gelip izleme fırsatım olmuyor benm gibi düşünen milyonlarca galatasaraylı varken her mac stadın belli kesimlerini boş görmek beni kahrediyor lütfen abi stadı dolduramayışımızla ilgili bir yazı yazarmısın daha doğrusu milyonlarca Galatasaray taraftarı o stadda mac ızlemek isterken Takıma şu günlerde az destek veren kesim için bir yazı bekliyorum senden
Saygılar Abi.

ucantekme dedi ki...

denecek laf kalmamış, aklına sağlık hocam. sakin yazılarını daha çok seviyorum.

saygılar.

Sarpito dedi ki...

her zaman yorum yazamasak da, sizi takip edenler sandığınızdan çok fazla.
sizi okudukça galatasaray'ı daha iyi anlıyorum, galatasaraylılığı daha çok özümsüyorum...

Dobrowski dedi ki...

devre arası kendilerini kurtarmak için yöneticilerin yaptığı transferler genelde öyle oluyor. (kadro dışı - sakat) size özel birşey değildir o. ama sizde daha sık oluyo.
ayrıca iddaa oynayanları düşünüp takım çıkarmak hiç doğru değil. iddaa futbolun önüne geçiyor artık.

Gala's dedi ki...

"Bulacaklar yine bir kadro dışı kalmış, sakat, maaşı yüksek olduğu için bakılamayan birini, kakalayacaklar Florya'ya."

Bu sözü beklemeye alalım demiştim.

Bence yönetim iyi transfer yapmıştır. Size göre kötü de olabilir. Bunu buraya yazıp, siz haksızsınız demek değil amacım. Ama önayrgılı olmamak gerek bence.