Adam, tüm zamanların en büyük takımının başına getirilmişti. Kadro kendi ülkesinde ulaşılmaz rekorları kırmış, UEFA kupasını kaldırmış, Dünya'ya nam salmıştı. Kimle nerede oynarsa oynasın, yenmeye, güzel futbola, bol gole oynuyordu. Ve bu yeni gelen çingene ile ilk yılında şampiyon olamıyordu. İlk çıktığı maçta koskoca Real Madrid'den Süper Kupa'yı alıyordu, ama ve lakin önemli değildi o zaman Süper Kupa. Dandik ti, devlet bir de utanmadan bu dandik kupayı alanlara altın dağıtmıştı, gariban halkın sırtından topladığı vergilerle.(kaynak; o günkü Hıncal Uluç'un yazıları). Takım, Şapiyonlar Ligi turnuvasında iki defa kalifiye olup, çeyrek finalde averajla, kan kusturarak eleniyordu. Ancak, ne alakası vardı, Terim'in mirasıydı yenen. Kim olsa aynı dereceyi yapardı en azından.
Aslında defans yaptırmak istiyordu, söz geçiremiyordu futbolculara bağlasan durmuyorlardı. 7 defa yeniliyor, 77 gol atıyordu. Çingeneye kalsa 6 defa yenilebilmek için 66 gol atmaya razı olacaktı. Okan ve Emre'nın hiyaneti ile kaçan şampiyonluktan sonra, takımın tamamı kaçtı. Ve yeniden başladı herşey.
Adam, kendi kumanda edebileceği bir kadro kurdu. Gelenleri kimse tanımıyordu, Bulgar takımı zar zor geçilince eyvahlar çekildi. Çeyrek finalden Barcelano'ya karşı, yenilen ofsayt golle dönüldü, ızdırap veren fubol oynatıyordu. Eledikçe, bir bahane bulunuyor, zirveden düşmedikçe iş kısmete bağlanıyordu. Son düzlükte, gol yemeden ıkına sıkına şampiyonluk gelince suyunu ısttılar. Biri suyun altına uzaktan odun atıyordu. İtalya'dakinin sürgün cezası bitmişti, Takım esas abisine teslim edilmeliydi. Ve biz kurtulmuştuk! Şimdi başkaları düşünsün dü.
Beşiktaş o yıllarda can çekişiyordu. Yıllardır Şampiyon olamamıştı. Acaba mı dediler, bir de biz denesek mi? Denediler.
Beşiktaş'lıların derdi iyi futbol falan değil nasıl olsa. Yeter ki Şampiyon olalım diyen, ufku olmayan, geleceği olmayan, yatırım yapmasına gerek olmayan bir takımdı Beşiktaş.
Taktiği belli adamın. İyi bir kaleci olacak, imkanı olsa iki kaleci birden geçirecek kaleye. Golcüler bekte oynayacak, oyun üstünlüğünü karşı takıma bırakacak, üstün olan takım gol bulamayınca sinirlenecek, sinirlenince hata yapacak, sakin sakin avını bekleyen timsah misali bir gol bulacak, golü bulunca yatacak, o lanet olası golle 3 puan alacak ve gelecek haftaki maçı bekleyecek.
Başladı Beşiktaş, Kötü oynuyor fakat tepelerde dolaşıyordu. Ha bu maç ha bu maç beklediler Çingene'nin foyasının çıkmasını. Çıkmadı, Beşiktaş şampiyon oldu, Avrupa'da bir daha çıkamayacağı yere çıktı. İkinci senesinde 10 puan fark atmıştı. Fakat Türk Futbolu'nun selameti için bu adam kovulmalıydı. Derece alıyordu, ancak iyi futbol oynatmıyordu.
4 yılda, iki alınmış, iki de çalınmış şampiyonluk tan sonra ülkeden kovulmuştu. O gittiği yerde aynı takımda çalışırken, biri 6, diğeri 5 hoca değiştirmişti. Hakkını yiyenlerin iki yakası bir araya gelmiyor, taraftarlarına ızdırap çektiriyorlardı.
Dünkü maça çıkarken film şeridi geçti gözlerimin önünden. Sağda Srna, solda Rat'ı izledikçe Luce'nin kupayı alacağına yürekten inandım. Ülkemize geldiğinde, UEFA kupasında, bizim çocukların terli el izleri vardı, giderken aynı kupaya kendi el izlerini bıraktı. Ve aldı üzerinde Galatasaray'ın logosu olan son UEFA kupasını, Kuzey'in menekşesine, Dinyeper kıyılarına götürdü.
Sakın gelme buraya bir daha Lucescu, burada atları öldü sananların nesli tükenmedi daha!
3 yorum:
Bizim futbol medyamız kadar boş yorum yapan ve futboldan anlamayan bir medya yoktur.Herhangi bir teknik adam Türkiye'de X takımını 5sene üstüste şampiyon yapsın 6.sene takımı 2.yapsın hemen gönderilmesi için yazı yazmaya başlarlar bu adam artık anlamıyor demeye başlarlar vs...bizim futbolumuzun bu kadar geri olmasının başlıca nedenlerinden biride bu adi medyadır.Medya+yönetimler olduğu sürece bu iş yürümez bir kere sabır yok anlayış yok.FB şuan hala DAUM la devam etseydi çok daha başarılı olurdu.3 senede 2 şampiyonluk ve son maçta kaçan şampiyonluk var daha ne olsun?bunlar zamanla avrupaya da yansırdı.Zico 2 yılda 1 şampiyonluk bir avrupa başarısı(FB İÇİN)daha ne yapsın medya onu da istemedi yönetimler zaten medya gibi düşünüyor.Zico takımın başında olsaydı inanın FB bu sene şampiyon olurdu ama bizim için gitmesi iyi oldu.GS da ise bunu örnekleri var tabiki mesela GERETS,LUCESCU,HAGİ...
Anadolu takımlarını hiç saymayalım saymaya kalksak günler yetmez.ŞENOL GÜNEŞ milli takımı dünya 3.yaptığında da ne dedi bu basın yakışıklı değil karizmatik değil takımın başına yakışmıyor vs...Kendileri çok iyi futolcuydu veya hakemdi ya şimdi TV larda-Gazetelerde kendilerini aşan yorumlar yapıyorlar.
İlk olarak medya sonra takımın başındaki yöneticiler kendilerine çeki düzen verecek Türk futbolunun ilerlemesi için.
Lucescu dün akşam Türk futoluna ağır bir darbe indirdi.Gerçekler su yüzüne çıktı..Ne kadar geri kafalı bir futbol dünyamız olduğunu kanıtladı dün akşam Lucescu.Köpekler istedi diye atlar ölmez..Biz bu köpeklerden ne zaman kurtulacağız acaba...
Köpekler istedi diye atlar ölmez.
Yorum Gönder