26 Eyl 2010

Bu Sene Reykart Yılı

Son 3 maç, tarihin en iğrenç oyunları ve alınan 9 puan. Reykart'a, Adnangiller'e bakarsan ağızlar kulaklarda. Mühim olan 3 puan, hazır rakipler de kaybetmişken, taraftarın ağzına bir parmak bal çalın. Seyrantepe'yi satın. Ulan iş bilmedik Hasan Kızlar(bizim yörede iş yapamayan kızlara denir) hepimizi bağlasanız, takımı 11 tane Mustafa Sarp'la sahaya çıkarsanız, köprülerin başlarına zebellah dikseniz, Seyrantepe kavşağına yaklaşan sarı kırmızı formalı insanları makineli tüfekle tarasanız bile o stat, bizim stadımızdır. Bizim tarafımızdan doldurulacaktır. Siz elinizden geleni arkanıza koymayın. Elinde bonservisi olan 5 para etmez futbolcuları getirin, ceplerini bol kesim yapın ki daha çok euro koyabilsinler. 3. ligte oynayamayacak kazmaları buyrun işte Galatasarayınız, son 3 maçı kazananlar diye yutturun, aman ha, Avrupa takımları falan gelmesin bizim buralara tez elden elenin. Ve matematik olarak mümkün olduğu müddetçe şampiyon olacağız deyin ki- biz  size inanıp yeni stadyumdan kombine alalım.

Son sahaya çıkan, bugün de çıkacak olan kadroya baktığımızda, sağ tarafımızda uğruna koskoca kentle papaz olduğumuz Ali Turan, Arda'nın yanında çekirdek çitecek. Kayserili'nin alışkanlığıdır. Beşiktaş'ın, boş yere bari karnını doyurmayalım, gitsin başka tarafta rızkını bulsun diye sümüğünü atmadığı Serdar Özkan, kaptanın manevi, güzel arkadaşı kontenjanından Ali Sami Yen'deki son lig maçlarını tribünden izleme zevkini tadacak. Her sene ne zaman futbolu bırakacak diye gün saydığımız, geçen yılın yedeği Ayhan takımın en formda elemanı gazıyla kakalanacak. Hele şükür kurtuldum diye az kalsın deli gömleğimi giyip Taksim Parkına çıkacak olduğum Servet, takımın bankosu olacak. Benim yazmaktan usandığım, okuyanlara gına getirdiğim, yüzyılın en adi, en kötü futbolcusu Sarp bu takımda forma giyecek. Giydiği için beni önce kombinemden, yıllardır kazdığım siperlerden, sonra televizyondan mahrum edecek ve biz bu takımdan iyi oyun bekleyeceğiz.

Maçları izlemediğim için seyretmiş gibi yazıyorum. Bu akşam ki maç yorumunu da maça 7 saat kala yapıyorum. Garanti veriyorum ki, kötü oyun oynayacağız. 3 gol atamazsak ki- mucize olmazsa atamayız, galip gelemeyeceğiz. Hiç bir maçı güzel futbol, güzel skorla bitirmeyecekmiyiz? Ne yazık ki asla.

Geçen yıl, takımı Reykart kurmadı, bizim Adnangiller eline kazmaları tutuşturdu sanıp, Reykart için babama yazmayacağım methiyeleri yazmıştım. Son lig maçına çıktığından beridir ki görüşlerim 180 derece değişti. Artık eminim, Raykart Galatasaray'a gelmiş geçmiş en kötü hocadır. Skibbe'yi, Sigi Held'i hoca diye saymazsam benim gözümdeki gözlükten görünen manzara budur. Barca'da güzel futbol oynatmış falan, geçtik bunları. İniesta'ya, Messi'ye kötü futbol oynatamazsın zaten.

Kaleye Aykut'u geçirdi. Kimin torpili, kimin basiret bağlanması sonucu bilinmez, dağ takımına elendi. Ufuk, sanki daha bir heybetli gibi. En azından daha iri olduğu için topun ona çarpa ihtimali, Aykut'tan daha fazla. Topu salla pati şişirerek oyuna sokturduğu için Raykart'a ediyorum bütün küfürleri artık. Kaleciye, elle topu ver dese vermeyecek mi? Demek ki demiyorlar, oyundan memnunlar. Bu Servet'i oynatacaksan, yarı sahayı geçmesini 20 metreye pas atmasını yasaklayacaksın Reykart usta. Adam bas bas bağırıyor, ben futbolcu lisansımı ayağımla değil, götümle aldım diye. Takımda uyum sorunu var aslında. Reykart Servet'i oynatacaksa, kaleciye uzun degaj yap diyecekse Neil denen adam geride maymun  olur benden söylemesi. Servet'i oynatacaksan, ikiz kardeşi Gökhan Zan'la oynatacaksın. Nitekim geçen yıl kötü oyunlara rağmen farklı sonuçlarla ilk maçları kayıpsız geçmiştik. İki kazmanın arkasında, bir kazma kaleci senin en korktuğun nesne olan topu kaleden en uzakta tutabilirler. Ama senin armonik bilgin bu kadarmış usta, senfoni orkestrasının içine zurnacı koyuyorsun. Zurna işte adı üstünde davuldan başka hiç bir enstrümanla güzel ses çıkaramaz. Servet zurnaysa, Gökhan Zan davuldur, ikisini aynı düğünde çalacaksın.

Hocalık lisansının alfabesinde her halde öyle bir madde var,'' kazanan takım bozulmaz''. Yok ya, ben Arda Turan'ı seyretmek için takımın yenilmesini bekleyeceğim. Ne oynadın da kazandın lan. Benim ağzım felç geçiriyor, Sarp'a küfür ede ede. Ama sende yine kabahat bulmuyorum. Elano'yu, Cana'yı oynatmazsan onların değeri düşmez. Alsalar ellerine pasaportlarını, havaalanına ulaşsalar, uçağa binmeden bir takıma transfer olurlar.(Hagi aynı böyleydi işte, 1996 da elinde pasaportu ve bonservisiyle Meksika uçağına binmiş, Atatürk hava limanına inmişti.) Servet, böyle mi, Sarp böyle mi? onları iki maç oynatma soluğu Sivasspor'da alırlar. Adnangiller de zarar etmiş olur.

Bak hocam eğer şöyle bir talimat almamışsan henüz, bana kulak ver ve devam et. Mehmet Topal'ı nasıl kakaladıklarını biliyorsun. Döve döve her gelen hocaya oynattırdılar. Dayadılar, pirzolayı, vitamini, antrenmanı, it gibi koşturdular. Galatasaray kazansın, kaybetsin her maç en çok Topal'ı koşturdular. Aman ha dediler taç atan futbolcunun yanına yaklaşma, top sana gelir melir kaptırırsın. Bacağın zaten örümcek gibi, birine çarpmazsa diğerine çarpar rakibi bozarsın. Topu sen kapmışsan geriye, garanti yere pas yap ki istatistiğe zeval gelmesin. (Geçen yıl bir maçta Topal sıfır top kaybıyla oynamıştı.) Uzaktan vurup, taraftardan küfür yeme. Elimizde kapı gibi CV olsun ki, babamızın takımına 6 milyon yuroya iteleyelim. Aynı talimatı Sarp için aldığına eminim. Şu anda Sarp'dan daha iyi maç istatistiği olan futbolcu eminim yoktur. Ne var ki onu kimse almaz hocam, boşuna oynatıyorsunuz. Geçen yıl şampiyonluğa mal olmuştu, kellemi ortaya koyarım bu sene de olacak. Yok illaki ben büyük hocayım, onları oynatacam diyorsan, bizde tribün delisiyiz, bir şartla arkanda dururuz.

Kaleye kimi geçirirsen geçir farketmez. De ki, sana gelen her topu mümkün olduğunca uzağa şişir. Taca maca gitsin korkma, en azından topun sana geri dönüşü 5 dakikayı bulsun. Geride Servet ve Gökhan Zan'ı banko oynat. Sağ ve sol tarafın garanti zaten,  Sabri gelene kadar Ali Turan'la idare et. Hakan Balta iyileşene kadar da eline mi yapışacak madem almışlar arıya gitmesin İnsua'yı oynat. Nasıl olsa 3 kazma İnsua'nın işini çabuk bitirir,eğrisi doğrusuna denk gelir, Balta'da girer milli takımn geri dörtlüsünü oynatmış olursun. Her maç yenilsen bile kimse gıkını çıkaramaz bizden başka.

Değişmez orta sahan, büyük icadın, futbol devrimin. Barış- Sarp- Ayhan'la çık her maça. 70. dakikada oynatmak zorunda olduğun gençlerden birini sokarsın, Barış'ın yerine. Sakatlanana kadar santraforun Baroş, koy, zaten atamayacak ama olsun. Taraftar seviyor nasılsa onu. Aydın'ı adam edeceğim diye ısrar et, belki bu sene oynar da, sen ne büyük hocaymışım diye kendin de şaşırırsın. Geriye kim mi kaldı. Bostan eşşeğin Arda tabi ki hocam. Zavallı çocuğu at taraftarın önüne, oynar da atarsa, attırırsa ne ala, kendine yazarsın, tersi olursa taraftar zaten onun da biletini kesmek için gün sayıyor.

Şaka yapmıyorum, böyle bir takımın bu akşam oynayacak takımdan daha iyi futbol oynayıp, daha iyi netice alacağına bahis koyarım.

En azından maçı seyredenler, klasik müzik dinleyeceklerine, resital seyredeceklerine, köy düğünde davul zurnayla halay çekerler.

2 yorum:

Sarpito dedi ki...

herşey tamam da, baros'u anlamadım.
pardon ben de baros'u seviyorum :)

Adsız dedi ki...

o kadar anlıyorsun işte toptan. daha dur bakalım misimoviçin ikinci maçı pinonun 3. maçı. ne bu ya?! harbi gamlı baykuşmuşsun. bu takımda kazma sayısı maksimum 2dir. servet ayhan'ın yanına bir kazma daha koyarsan bu takım biter. ister mustafa sarp girsin ister barış ister gökhan zan istersen de hakan balta. ayhan ve servet sahadayken bunlardan bir tanesinin girmesi takımı bitirir.