2 Tem 2009

Sivas Şehirlikten Çıkmazdan Önce


Çocukluğumuzun yaz tatilleriydi, demiryolcu baba, okullar biter bitmez bütün aileyi köye gönderir, sonra kendi izininde o da gelirdi. Yaylalarda, papatyalar halay çekerdi, menekşeler saz çalardı. Sivas şehirlikten çıkmazdan önceleriydi.

Kayısı meyvesi çok lezzetli meyveydi, çok bereketliydi. Dalından yemenin lezzeti muhteşemdi. Gel gelelim bağlarımızdaki kayısı ağaçlarına tırmanıp, ballı kayısıyı yemenin bedelini ağır öderdik. Üstümüz başımız batar, yapış yapış olur, dallarının dikenleri elimizi, yüzümüzü yırtardı. Kaygan gövdesinden kaç defa düşüp yaralanmıştık. Her seferinde kayısı yemeye lanet ederdik, dalları yüzünden o güzelim meyveyi yemekten vazgeçerdik.

O zamanlar Sivas şehirlikten çıkmamıştı. Ernesto'ların dağları varsa bizimde Deniz'imiz vardı. Bizim köyde, Gemerek'te yakalattılar. Hamamcı Ali'yi arıyordu Deniz, komadılar, yatırdılar bizim Kayısılarını yemekten vazgeçtiğimiz tarlalara. Lanet ettim, kayısıyla beraber bizim köy demeye bile utandım yıllarca. Sivas şehirlikten çıkmaya başlamıştı. Biz de Sivas'lı olmaktan vazgeçmeye.

93 senesinin yazının, bozkırları kavurması yetmemişti yobaza. Şairlerin, ozanların, kangal köpeklerinin şehirinin ne yazık ki yobaza terk edildiğinin zaptı gerekiyordu. Zapta kötü geçirdiler. Karanlık galip geldi, diri diri yaktılar. Sivas şehirlikten çıkmıştı artık. Kayalarında keklikler seksek oynamıyordu, pınarlarında ceylanlar türkü söylemez oldu. Ve biz Sivas'lıyız demeyi kendimize yediremiyorduk o tarihten sonra.

Sivas artık şehirlikten çıkmıştı, Ben Sivas'lı değilim, Sivas'da şehir değildi. Deniz'i yakalatan, aydınları yakan vatandaşların yaşadığı şehir benim şehirim değildi. Ve lanetimiz bitmedi. Sivasspor son iki sezondur büyüklerin camına taş attı, kıl payı Şampiyonlukları kaçırdı. Kayısı ağacı misali, başındaki Hoca yüzünden lanet ettim Sivasspor'a da. Bülen Uygun olmasa bile geçmişi yüzünden Sivasspor'a sempati duyamayacağım.

Yazılarımı okuyan Sivas'lı varsa kusuruma bakmasın. Ben Sivas'lı değilim, en azından her 2 Temmuz günü.

11 yorum:

peykân dedi ki...

bence siz sadece 2 Temmuz'da değil hiç bir zaman Sivas'lıyım demeyiniz... gerçek bir Sivaslı olup Sivas'ı benimseseydiniz eğer bu olayı tüm Sivas'a maletmenin ne kadar saçma bir düşünce olduğunu bilirdiniz. bu olayları başlatanın, öncülük edenin ve hâlâ da ölenlerin yakınlarından çok ön plana çıkıp tek amaçlarının ortalığı karıştırmak olan pkk'nın olduğunu gayet iyi bilirdiniz...televizyonda hiç bir zaman gösterilmeyen provakatörlerin Che posterleriyle bu protesto yürüyüşlerinde ne işi var sorarım size??? zafer işaretlerinin ne işi var... "kahrolsun akp" sloganının manası ne...yazık!!! olayı başlatan pkk ve pkk bu olayları kullanarak içlerine girmiş ancak bunun farkında bile olmayanlara acırım ben...ortalığı karıştırdılar ve hala da karıştırmaya devam ediyorlar ama bu olaylar hala Sivas'la bütünleştirilmeye çalışılıyor... dün yolda yürürken maruz kaldığımız bakışları hiç haketmediğmizi keşke bilseydiniz.olaylarda tüm Sivas masumdur diyemem, demem ama pisipisine hapis yatan insanıma acırım ben arkadaşım.suçlu sokakta gezip hala ortalığı karıştırmaya çalışırken benim masum insanım yatıyosa vardır bir adaletsizlik bu işte...neler var neler... tabancayla ölenler, kaybolan tabancalar, hangi tabancadan çıktığı hala araştırılmayan mermiler...nelerrr neleeeerr.... ben alevi değilim ama yobaz da değilim... siz bu olayları tüm alevi olmayan Sivas'a maledip onları da yobazlıkla suçlayamazsınız... bu olaydan dolayı ne kadar üzülen ve kentlerinin sürekli bu olayla anılmasından rahatsız olan 10 binlerce Sivaslı olduğunu bilmediğiniz için siz hiçbir zaman Sivaslıyım demeyiniz... siz Deniz Gezmiş'ten de bahsetmişsiniz... keşke onun kadar vatan sevgisine sahip olabilseydi, onun fikriyatına sahip olan herkes...onunla fikriyatım farklı olmasına rağmen bunu söyleyebiliyorsam ben yobaz olamam öyle değil mi Nazmi Bey??? çünkü ben objektif bakmayı becerebilen ve böyle bir yobaz eyleme üzülen bi insanım...
Bülent Uygun meselesini ise hiç anlamış değilim... Sivassporluyum ben de kendisinden pek hazetmem... fakat gayet de gururluyum, umutluyum, mutluyum.. keşke onun futbolcusuna olan sevgisine tanık olabilseydiniz, nasıl bir hırsla çalıştığını görseydiniz de alelade sözlerle, bi de onu bu olaya karıştırmasaydınız... alakasını pek çözemedim... ne Deniz'in ne de Bülent'in... enteresan... Sivas ruhu olan bir şehir... pek muhteşem kentlerimizden biri... hiçbir zaman şehirlikten çıkmadı ve böyle bir cumhuriyet kenti de hiçbir zaman şehirlikten çıkamaz... siz ne benim kentime "şehirlikten çıkmış" diyebilirsiniz ne de benim halkıma "yobaz" diyebilirsiniz... biraz olsun saygı çerçevesinde konuşabilseydiniz keşke...
çünkü "kusura bakmayın" lafı pek bi cılız kalmış tüm bu söylenenlerden sonra...

Nazmi Hasdemir dedi ki...

bu sütunlarda direk siyasete girmemeye özen gösterdim. Bizi okuyanların takdirine bırakıyorum. Yanlız net olarak şunu söyleyeyim, ben enternasyonalistim, ne bir irkı, ne bir hemşehriyi, ne de bir şehri bir birinden kesin ifadelerle ayıramam. Aleviymiş, kürtmüş, türkmüş, beni bağlamaz.
Bizim dikkat çekmeye şalıştığımız olaya bizim penceremizden nefretle bakmamız. Kim yapmış olursa olsun, olaydan nefret ediyorum. Ben siyasetçi, edebiyatçı değilim, kaygım yok kimseyi kırarmıyım diye de bakmıyorum. Ben ne düşünüyorsam o anda onu yazıyorum. Kayısı ağacı benzetmem o yüzdendir. Bugün Sivas'lıya yapışmıştır, Deniz ve Madımak. Bu işlere kafasını azıcık yormuş bir insana Sivaslıyım, hatta Gemerekliyim dediğiniz anda irkiliyor. Açıklamak ve savunmaya geçmek durumunda kalıyorsunuz.

Deniz Gezmiş orada yakalanmasaydı, yakalanmayacakmıydı, Madımakta o yangın olmasa başka bir yerde daha beteri olacaktı.

Biz bu sütunlarda futbolu ve Galatasaray'ı konuşuyoruz, bazen de durumdan vazife çıkartkam icab ediyor. Arkadaşım senide fazla üzmüşüz, ironi yapıyoruz sadece.

Sivas'ın Kayseri'den, Trabzon'dan, İstanbul'dan, Diyarbakır'dan bu manada farkı yok. İş yobaz sayısına gelince İstanbul'un eline kimse su dökemez. Sen hiç istanbul'lu bir ozan duydunu.

Sivasın ozanlarına, kangal köpeklerine, kızılırmağa saygılarımla.

Adsız dedi ki...

peykan ne alakası var pkk ile ülkede olan her kötü olayı pkk ye yüklemek de moda oldu onca insanı da pkk yaktı dersin sen şimdi hatta.sivas a da cumhuriyet kenti demişsin tam olmuşsun cumhuriyet kenti olduğu için mezar ettiler onca insana sırf kimliklerinden dolayı.

peykân dedi ki...

siz benim yazımı okumamışsınız ya da anlamamışsınız...!
özet geçeyim size:
1.!:illa ki suçlular vardır var da zaten, ama o gün saçma sapan bildiri dağıtanları ve bu olay olduktan sonra zevkten dört köşe gezen pkk yanlılarını biz çok iyi biliyoruz... kışkırtma illa ki var!
ama Sivaslıların da hepsine masum diyemem, demem... amaaa bunu siz tutup da bütün hemşehrilerime ve de bana maledemezsiniz...!
2.!: evet Sivas bir cumhuriyet kentidir... biz Sivas'ı "dört eylül" gibi çok çok önemli bir günle anarız!!! bu olay senin memleketinde olsaydı ve senin hiç bir suçun olmasaydı sen de mi yobaz olacaktın??? artık mantıklı bakmaya başlayınız...
karşınızda "iyi oldu" diyenler yok... böyle birşey denemez. evet bu bir katliamdır!
kesinlikle çok çok üzücü ancak tüm Sivaslılara bu gözle bakamazsınız!!!
saygıyla...

Bulut dedi ki...

Bunu yapanlar, tıpkı maraş gibi, tıpkı çorum gibi ülkeyi değil kendi menfaatlerini düşünen faşisttlerdir. O zamanlar bir pkk tuturmuşlardı, her olayı onlara mal ediyorlardı, şimdi de gerici şeriatçı deyip onlara atıyorlar. O zaman bu olayların maşası olan ve akıbet de o öldürdüğü insanların dağlarında son bulan adam da bunu geç de olsa anladı. Bu ülkede darbe yapmak için hiç acımadan binlerce insanı katleden derin yapılanma şuanda son çırpınışlarını veriyor, ayakta durmasına yardımcı olan sa ne kadar ilginçtir ki her darbe öncesi yok etmek için kullandığı sol kesim ve malesef biz aleviler.
Son sözüm de PEYKAN'a; evet Sivaslıların özellikle merkezin çoğu faşisttir.
Sivas şehitleri ölümsüzdür.

Adsız dedi ki...

Peykan Kardeş;

Nazmi'nin yazdıklarına gösterdiğin tepkiyi anlamak olası. Çünkü tanıdık. Her ne kadar, bunlar benim görüşlerim desende, çok tanıdık ve yadırgatıcı olmayan genel geçerliliği olan popüler ve iktidarda olan görüşler (Burada iktidarda oluşu mevcut iktidar olarak almamanı dilerim)

Son zamanlarda kavramlar her niyete yenen bir muza dönüştü. Yani ne niyete yersek o tadı ve aromayı hisseder olduk.

Sap ve saman biribirine çok karışıyor hemen...

93 senesini hatırlarsak, ya da hafızamızı zorlarsak, bu olayın Sivas'ta meydana geliş nedenini daha kolay algılayabiliriz.

Maraş, Sivas, Erzincan, Çorum, Malatya illeri bir kısmı ile yoğun etnik ama bütünü ile, inanç temelli kesin ayırımları taşıyan illerimiz.

Provakatif eylemler için çok yumuşak karınlar...

Kimsenin seni bir şey için suçladığını sanmıyorum. Neden suçlasın? Ama gelen eleşetiriler senin yazdıklarına binaen geliyor. Yani kendini bir anlamda ifade ediyorsun, insanlarda bakıp değerlendiriyorlar. Yanlış da anlaşılmış olabilirsin.

Ama Sivas'ta 80 öncesi ipucunu veren 93 te olan bir olaydan neden Edirne'lileri suçlasın ki insanlar...

En azından eylemi yapan insanlar benimsenmemişse bunun sonuçlarını somut bir şekilde görmeden nasıl başka bakılabilir ki?

Yani katliam ardından Aziz Nesin'e küfür dışında ne somut tavır gelişti ki Sivas'ta?

Onu bırak Mart seçim sonuçlarına bakalım...

Bence senin de dikkatli bakman gerek. Özeleştiri iyidir...

Büyük Birlik Partisi 77.608
AK PARTİ - 33,3 50.909
Saadet Partisi 6,9 10.543
Cumhuriyet Halk Partisi 5,7 8.667
Milliyetçi Hareket P 2,1 3.150 Bağımsız Türkiye P 0,4 616
Demokratik Sol Parti 0,3 524
Demokrat Parti 0,2 315
Emek Partisi 0,1 218
Türkiye Komünist P 0,1 196
Bağımsız 0,0 45
Demokratik Toplum P 0,0 11


Bu sonuçlar demografik yapının tercihleri bizim ne istediğimiz burada önemini yitiriyor kanımca...

Kal Sağlıcakla

Adsız dedi ki...

Umarım burada Başbağlar Katliamının yıldönümünde de belki birkaç şeyler yazarsınız.Hanibu Sivas olaylarından 3 gün sonra öldürülen masum 33 kişi vardı ya......(05.07.1993)

aksilaz dedi ki...

@ Bulut, Adsız

Önyargı çok kötü birşey. 80 lerde ihtilal yapanların kim ve kime hizmet ettikleri ortada. Ayrıca şahsi görüşüm; ihtilalden sonra bu ülkeyi başka ülkelere peşkeş çekmeye, bölmeye çalışan o günkü sol kesim hapishanelerde kayrılmışlardır. Muhsin Yazıoğluna ise haketmediği hakaretler yapmışsın. O faşist darbe onu ne kadar zindana atmış ne tür işkencelere tabi tutmuş bunu öğrenmelisin. Bazı şeyleri anlamak için ön yargıları atmak gerekir. Ben nasıl o gün Sivas'ta olanları lanetliyor ve insan olarak içim cız diyorsa seninde bu olayın arkasını görmek için uğraşman lazım. kaybolan silahlar konusunda Peykan son derece haklı. hala bir muamma bu silahlar. Siz ve sizin gibi aydın geçinen aslında karanlık zihniyetli insanlar bunun üzerine gitmeli. Yürüyüş sırasında başkalarına laf atmaktansa bu olayı dillendirmeli.

Sizin yaptıgınız düpedüz kolaycılık. Olay nerde oldu Sivas'ta, Sivasın oy dağılımına bakarak hemen faşist Sivaslılar damgası vuruyorsun. Ayrıyeten yorumlarda adı geçen Deniz Gezmiş adlı şahısı ve ailesini az çok tanıyorum. Ülke sevgisine lafım olamaz ancak oda tıpkı Önkuzular gibi piyon olarak kullanılmıştır o dönem. Şuda bir gerçek Deniz Gezmiş'in safı yanlıştır o günkü koşullarda.

Bulut dedi ki...

@Aksilaz

Bak arkadaş senin yaşın kadar benim siyasi kimliğim var. Deniz Gezmiş adını ağzına alırken önce bir duracaksın. Piyon olarak kullanılan Denizler değil Yazıcıoğlu gibi ki sonradan bunun anlayıp hatasından dönmüştür (ki onunla ilgili de sana hayatı boyunca ki tüm siyasal yaşamını anlatırım- işkence görme gerekçelerini de tabi..) Sadece tek bildiğiniz ülkeyi bölmeye çalışan bir sol kesim olduğu ve bütün herşeyin bunlar tarafından yapıldığı safsatası.Asıl önyargı bu. Sen makina mühendisliği okumuşsun ama kafan hala kumda. Hiç bir derinliği olmayan sıradan basit şeylerle 80 dabesini yorumluyorsun. Yok solcular kayrılmış da şu da buda. Önce bir araştır ondan sonra konuş. o dönemde kaç tane insan işkencelerde ölmüş veya kaybedilmiş (solcular tabi) ha tabi kullanılmayı (senin deyiminle piyon) kabul etmeyen bir takım sağcılarda işkence görmüşler ama Çatlı gibi katil Kırcı gibi insanları kim kayırmış bir araştır olurmu.
Bu ülkedeki en büyük sorun malesef şuanki eğitim sistemi. Sokakta piyasada bir sürü üniversite mezunu sadece birtakım teknik biligi verilmiş (ki o da yarım yamalak)ama hiç bir sosyal ve siyasal bilgi derinliği olmadan ben şuyum ben buyum diye dolaşıp yalan yanlış ve de eksik bildiği konularda otoriteymişcesine yorumlar yapıyor.

aksilaz dedi ki...

@ Bulut
Yaşım kadar siyasi geçmişin varmış ve beni başım kumda olarak niteliyorsun. Ancak okudugunu anlama konusunda hala sıkıntıların mevcut. Piyon olarak sadece o günkü sol kesimi değil sağ tarafıda kasdettim. Burhanettin Önkuzu gibi bir ismi duymuş olman lazım o yüzden. Siyasi bilgi olarak yaşamışlığınızdan ve yaşınızdan ötürü bir şey diyemem. Ancak bildiğim tekşey bu ülke askerine kurşun sıkan bir insanın nasıl bu denli kahraman olduğudur. Çatlı, Kırcı gibi isimleri hiçbir zaman Bağbuğ sahiplenmemiştir. Ondan sonraki isimler zaten ülkü davasını ne hale getirdiler ortada. Doğru her zaman bir tanedir. O günkü şartlar altında benim kişisel fikrim ülkücü kesimin haklı olduğudur. Buna da saygı duymanı beklerim.

Ayrıyeten o günlerde tapılan Mao, Lenin gibi isimlerin halen türk insanına ne gibi zülumler yaptıgını görmüşünüzdür. Sözde aydın geçinen ve her zaman devrim sözcüğü, özgürlük sözcüğü ağzından düşmeyen karanlık beyinli kişiler Uygur’lara uygulanan zülme hala sessiz kalmaktalar.

Nazmi Hasdemir dedi ki...

beyler burası siyasi tartışmaların yapıldığı platform değildir. Bizim burada bulunuş gayemiz, delikanlıca Galatasaray'ı kollamak, sevmek, ve ileriye götürmektir. Galatasaray'lıların içinde sağcı,solcu,şeriatçı ,cahil, prafesör olabilir, bu sütünlar özelde galatasaray'lılar içindir.

siyaset yapmayın, hele ki bakıyorum da yapılan siyaset olsa bari. Sivas'lı kardeşimiz alınmış, yerine Başbağlar'ı denge unsuru olarak örneklemiş. Sanki Sivas'ı eleştirenler, Başbağlar'ı alkışlıyorlarmış gibi. Neyse,lütfen başka alanlarda tartışın, bu sayfaları meşgul etmeyin.