1 Haz 2011

Adam Sandıklarımız; Kewell, Baros, Neill

Kafayı yedi sanmayın sakın çocuklar, bi dinleyin. Biliyorum bir çoğunuz bu kadar da nankör olunur mu? diyeceksiniz. Biliyorum çoğunuz bu saydığım futbolcuları, efsaneler düzüp koşacak kadar seversiniz. Kusuruma bakmazsanız devam edeceğim.

Olimpiyat Stadındaki şampiyonlar ligi finalini seyrettim. Kewell ve Baros, ikinci takımım Liverpool'un forvetiydi. Ne oluyo lan demeye kalmadı, Milan çullandı, hezimet yanı başımızdaydı. Geriye düşen final takımından ilk çıkarılan, gol atması beklenen Kewell'di. O maç Kewell çıktı diye geri döndürüldü demiyorum elbet. Ben ilk kez orada tanıdım Kewell'i. Halbu ki daha önce bizim yarı final maçlarında oynamış, ve ben futbol cahilinin dikkatini çekmemişti.

Galatasaray öyle böyle şampiyon olmuştu. Kırık dökük, hocasız takım Şampiyon olunca, devamı gelsin diye olacak, Hakan Şükür'e yeter denip, Kewell ve Baros transfer edildi. Finali seyretmiş bendeniz, finali kazanmış takımın forvetinin Ali Sami Yen'e çıkacak olmasına inanamamış, etrafındakilere büyük konuşmakta gecikmemişti.. Galatasaray kalecisiz bile oynasa her maç galip gelecekti. Gerçi Baros yine de beni yanıltmamış, gol kralı bile olmuştu. Ne de olsa, zaten kraldı, ne var ki kral olduğu takımın ambarına fare girmişti. ligi sonuncu bitirdi ( benim için lig, Fenerbahçe, Beşiktaş ve yanında mutlaka dereceye oynayan, form tutmuş bir Anadolu Takımından ibaretti)

Sonraki sene daha bir vahimdi, koskoca Reykart'la başlanmış, Baros'a servis için üstüne Elano alınmıştı. Hakkını yemeyelim, sakatlanmıştı, iyileştiğinde ise her şey çok geçti. Büyük bir golcüydü, itirazım sıfır, ancak sakattı, işi bitmişti. Pislikti, hakemlere yardımcı olmuyordu, ofsayttan çıkamıyordu, her topu eliyle kontrol ediyor, sarı karttan kaç kere maç cezası almıştı. Dibe gidiş devam ediyor, takımın bir kez daha sonuncu olmasına engel olamıyordu.

Bu seneyi saymıyorum, kepazeliğin bini bin paraydı. İyileşecek diye doktor yolu bekledik, ha şimdi atacak diye  maç saydık,  aldığı sarı kartlarını sayamadık, 3 hoca eskiten takım tarihinin en büyük dibini yaptı.

Kewell; unutulmaz goller attı evet, biz de bağırdık, bizde sevindik. Ne güzel yakışıyordu Galatasaray forması. Şampiyon takıma gelmiş, 3 sene kalmış, Galatasaray'ı berbat eden futbolcuların halayını çekerek aramızdan ayrılmıştı. O da arkadaşı Baros gibi sakattı. Ve biz yeteri kadar sakat futbolcu seyrediyor, bünyemizde barındırıyorduk. Üstelik Kewell'in gönderilmesini engelleyebilmiş, Keita'nın gidişine mani olamamıştık.

Neill geçen sezonun ortasında takıma dahil olduğunda liderdik. Olası ikinci UEFA kupası yollarımız açıktı. Belki Servet'in daha az gol yedirmesine engel olsun diye transfer edilmişti. Geldiği bir kaç maç harbiden iyi oynadı. Belki kazma Servet'e baka baka kararmıştı kimbilir? hiç bir kafa topunu alamıyordu, ileriye çıktığında dolu dönemiyordu, oynadığı, 1.5 sezon boyunca benim hatıralarımda çok kötü izler bırakarak dış hatlar terminaline yollanıyordu.

Yılan, Akrep, Çakal ormanda gezintiye çıkmışlardı, Kamplumbağaya sende gel dediler. Hava dönmüş, gök gürültüsü, şimşek, fırtına kasırga kıyamet kopmak üzereymiş. Yılan; ''beyler ben bir şimşek daha çakarsa şu kayanın dibine kıvrılıp kendimi kurtarırım'' demiş. Akrep; ''benim için sorun yok, ben şradaki ağacın kovuğuna girer yırtarım'' Çakal; ''valla ben bekleyecek durumda değilim,ilerde bir kümes var oraya sığınacağım'' Kamplumbağaya sormuşlar, '' sen ne yapacaksın''

Kaplumbağa;'' ben de sizi adam sanmış, yola çıkmıştım''

Evet Galatasaray forması şampiyonluk dışındaki derecelere razı olanlar için uygun bir forma değildir. Ben de sizi bi bok sanmıştım çocuklar, Kewell, Baros, Neill siz ufak ufak uzayın, ben buradayım, fırtınalarla cebelleşeceğim.

2 yorum:

erdem dedi ki...

Abi iyi diyorsun da ankaragucu macinda butun takim durmus, servet kendi kalesine goler atip Rijkaard'i gondermeye calisirken, servet'in gollerine karsilik vermek icin gotunu yirtan ve gotu yirtilana kadar 2 gol atan adam Baros degil mi? En saglikli futbolcu o kadar zorlasa onun da gotu yirtilirdi. Sampiyonluk disinda bir dereceye razi olsa bu adam bu mucadeleyi yapar mi? Hakeme fener formasi atarken tirbune mi sov yapiyordu bu adam, bence gayet de samimidir baros.

Adsız dedi ki...

G.Saray Darülaceze değildir, herkes oynadigi sure içinde parasını almıstır, alacagı kalmamıştır.Bu oyunculara hic duygusal bakamiyacagim.
Verdikleri veya vermedikleri hizmetler artik sorun degildir, yollari acik olsun.
Forma yakisiyor diye sempatiyi de anlamiyorum, gizli homoluk gibi bir sey???

Saygilar,

D.Peker