30 Ara 2021

Fatih Terim'in Onurlu Çıkış Yolu

 

Ey Büyük Gala Taraftarı; 

Takımın Tarihindeki en rezil neticelerini aldığımız şu günlerde durumdan vazife çıkarıyor, son çağrıyı yapıyorum.

Bu bir deklarasyondur; Fatih Terim ölene kadar, hatta öldükten sonra da en az bir 5 sezon daha ( o da acımız hafiflemişse) Galatasaray'ın başında kalmaya devam edecektir. Dışında bir hocayı düşeniniz varsa söylemeden önce bir kez daha uyarma hakkını en büyük maceraların kitabını yazmış biri olarak  kendimde görüyorum.

Sergen'in Vitor'un kovuluşuyla gidişiyle, Fatih Terim gidişi aynı şey değildir. Sen gidiyor musun Gala kötü netice aldı diye, Terim nereye gidecek? Gidecek başka mecrası mı var? Takım elendi, yenildi diye Gala otobüsünün şoförünün kovulmasını beklemekle Terim'in kovulmasını beklemek bana göre esastan aynı şeydir. 

Gala hocasının değişmesini istemekle Fatih Terim'in değişmesini istemek aynı şey değildir aklınızı başınıza devşirin.  Gala'nın başında 3 puanı alamadı, elendi diye kovulacak, veya şampiyon oluyor diye poh pohlanacak bir futbol takımı hocası yoktur. Galatasaray'la beşik kertiği yapılmış bir töre vardır. Adamlar 20 sene 6-0 ı konuştu, 200 sene daha konuşacaklar, Terim bırakıp gitse 2000 sene alay ederler kovduk diye. Kaldırabilecek misin 

Sen Gala taraftarısın, mezara koysalar tabutla gideceksin, Metin gibi gönülden sevecek, Hagi gibi sefanı sürecek, Terim gibi cefa çekecek, Alpaslan gibi peşinden koşacaksın. Elendin, üzül, kendi kanın içine aksın, sana rakip bile olamayacaklar, Ziraat kupasında yarı finale kalır mıyım derdine düşerlerken, sen en büyük maceralarının benzerini yaşayacaksın. 

7 maç sonra  bir Avrupa Kupası daha getirme ihtimalin var, onlar rüyasını bile göremiyor. Terim'i yollayacaksan kupayla, zaferle, meşalelerle, davul zurnayla yollayacaksın, şimdiden hazırlığını yap. O kupa gelmeden, 25. Şampiyonluk kupası ellenmeden Terim'i yollamaya kalkan Büyük Gala Taraftarının mezarını çiğnemeyi göze almış demektir. Hodri Meydan.

Fatih Terim'den daha büyük bir Galatasaraylı mı getireceksiniz? Galatasaraylı analar elbet başka Terim'ler de doğuracak, muhtemelen de doğurmuştur ama var mı sizin vaktiniz. Bizim vardı bekledik. 50 senemizi tribünlerde feda etmişiz, gittiği gün Seyrantepe'den öyle bir ağlarız, kuruyan Dolapdere taşar, hepiniz Haliç'e dökülürsünüz, benden söylemesi.

Onurlu Çıkış Yolu yok mu? var.

a-) Gala'da teknik direktörlük makamı kaldırılsın. Fatih Terim'le maç öncesi bilmem hangi takımın teknik direktörü yalandan selamlaşmasın. Öncesi sonrası başkası konuşsun. Titr aynı değil. 

b-) Büyük Gala Taraftarına yapılacak büyük bir anketle en az üç Gala STRATEJİST'i belirlenip Fatih Terim'in ömrü kadar mukavele yapılsın. Maçları sevk ve idare etsinler. Biri bir hamle yapalım derse, en az biri daha katılırsa yapılsın.

c-) İmparator'a  bir ad verilsin var zaten GRANDE olabilir. Arena'da sabit, deplasmanlarda seyyar bir taht yapılsın, özel bir kıyafet dikilsin, her maç aynı kaftanla makamında oturup, dosta güven düşmana korku vermeye devam etsin. 

17 Mayıs 2000 gecesi göklerde attığımız savaş ve zafer naralarını yeniden atmadan, 5. yıldızı İmparatorun göğsüne takmadan onurlu bir çıkış yolu yok. 

Bu konuda son sözümüzü, yeniden bir Avrupa Kupasıyla dönerken göklerde söyleyeceğiz. 


18 Ara 2021

Bir Umuttur Savaşmak; Başakşehir Maçı

 


1- Testi kırıldı, kadı iğfal edildi, kapı kapandı, rahatladık önümüzdeki sezona hazırlanmaya başladık desek de, maç saati yaklaşınca bir umuttur Galatasaraylılık, kalan maçlar x 3 puan, en tepedeki takımla aramızdaki farktan büyük olduğu sürece savaşa devam. 

2- Muslera'nın sakatlanmasına eşinden daha çok üzülmüşümdür, Geçmiş olsun. Gala için bir yeni bir umudun başlangıcıdır. En azından benim için. Kötü oyunumuzun biricik sebebi en azından bir süre için olmayacak.

3- Aç kalana, çocukları işten atılana, hapse girene kadar oyunu değiştirmeyen AKP'li ile, 4 senedir en ufak bir güzel futbol seyretmemiş, Kasım'da bornoz atmış yine de Muslera'ya toz kondurmayan taraftar benim için aynıdır.

4- Kale Papazı döner dönmez  paravanın arkasına yine geçirip mumlarınızı kapıp günah çıkarmaya koşacaksanız, Ülkenin en iyi kalecisi Okan Koçuk ve Yardımcısı Batuhan'ın gelecekleriyle oynamayın. İsmail Amirim'e de yazık etmeyin. Çağırın Eray İşçan'ı Papaz dönene kadar idare etsin.

İsmail Çipe Amirim neticede kötü kaleci, iyi kaleci olma ihtimali var, Muslera kaleci değil. Umarım bir daha kale yüzü görmez. 

5- Kaleci var zannıyla oynamak, boş kale oynamaktan daha kötüdür. Maçtan sonra görüşelim, en formda takım ve futbolu en iyi bilen hocasına karşı sezonun en büyük topunu oynayacağız. 5 taş oynamıyoruz, fal bakmıyoruz, geriye pas yapmaya korkarlar eşek gibi saldırırlar.

6- Berkan-Taylan aynı futbolcu, ikisi birden ilk 11 oynadığında 3.bölgede daha çok kim oynayacaksa o kötü oynayacak. Hücum parametreleri gelişmemiş, en iyi ilk topa basıcılar. ortaklaşa 6 numaralı formayı en az 15 km koşturmaları lazım ki maksimum verim alalım. 

7-TC pasaportu kontenjanı açıldığı için, üç 9 numaralı oyuncudan en iyi ikisi Mohammed-Öcü ilk 11 başlayabilir. üçü ayrı ayrı takımlarda oynasalar toplamda en az 50 gol atarlardı, biz attıramıyoruz. Bırakın 5 maç aynı iki 9 numara başlasın.

8-Lağım liginde Şampiyon olup Şampiyonlar Ligine gitmek devran dönene kadar imkansız. Paralanmaya gerek yok, çok daha kolay yol Avrupa Şampiyonu olup onursal armayla katılmak, teşkilatın düzenlediği turnuvada da Kupa'yı alıp tekrar Avrupa Ligini, Şampiyonlar Ligi basamağı olarak kullanmak.

9- Selçuk'tan beri yırtındım, her pozisyonun vara gebe olduğu maçlarımızda kaleciden Kaptan olmaz diye. Vara bu sezon 16 pozisyon gitmiş, 1 i (o da garanti, vardan size de çalıyoruz demek için) hariç tamamı aleyhimize. 18 pozisyon Vara bile gitmemiş. Marcao'yu kaptan bekliyorum, umarım kaptan çıksın diye Ömer Bayram'ı oynatmazlar.

10- Gala Başkanlığı zehirli sarmaşığa tırmanmaktır. Ya Faruk Süren olacak o kupayı getirecek fabrikanın lojmanlarında yatacaksın, ya Ünal Aysal gibi Ağrı Dağına bıçak çekip sürgün edileceksin. 3. yol uzlaşıdır, Gala DNA sına terstir. Burak Başkan'a son ihtarımızdır.

8 Ara 2021

El S.kko

Dünyanın en kanlı en ünlü derbileri nasıl ünlü olmuşlar, nam salmışlar bir bakalım.

İskoçya; Glaskow Rangers-Celtic. Aynı şehrin iki takımı. Din derbisi, biri Katolik diğeri Protestan.(Katolik golcü Johnston, Rangers'a transfer olduğunda evi yakıldı. 

Maç, Johnston'un golüyle 1-0 kazanılsa bile, Rangers taraftarları "maç 0-0 bitti" diyordu. )

Arjantin; Buenos Aires. Aynı şehrin iki takımı. Boca Juniors ve River Plate. Birini İtalyan göçmenler kurdu, öbürünü öz be öz Arjantinliler. Irk derbisi...(Durum öyle vahim ki, sadece Bocalıların gömüleceği kabristan yapılıyor. Yani, mezara kadar...)

İtalya; Roma. Aynı şehrin iki takımı. Lazio ve Roma. Biri faşist, öbürü demokrat. İdeoloji derbisi...
(Laziolular  Mussolini'nin torunları... Zenci ya da Yahudi futbolcu istemiyorlar. Asıl isimleri SS Lazio... SS, Societa Sportiva... Yani, sportif müessese... Ama onlar için anlamı farklı... Roma'nın amblemi ise, Roma'nın kurucuları Romus ve Romulus'u emziren kurt figürü. Yani, parlamentonun ataları...)

İtalya; Milano. Aynı şehrin iki takımı. Inter ve Milan. Biri kıro, öbürü asil. Sınıf derbisi..(Milan taraftarları arasında Dükler Baron'lar falan var.)

Romanya; Bükreş. Aynı şehrin iki takımı. Steau ve Dinamo. Biri asker, biri polis Derin devlet derbisi...(Genel olarak birbirlerini dövüyorlar... Sonra birleşip, herkesi dövüyorlar...)

Türkiye; İstanbul. Aynı şehrin iki takımı. Fenerbahçe ve Galatasaray. Din ayrımı yok. Irk ayrımı yok. İdeoloji ayrımı yok. Sınıf ayrımı yok. Asker-polis ayrımı yok. Zengin-fakir ayrımı yok. Eğitimli-cahil ayrımı yok...Üstelik, dünyadaki ünlü derbilerden farklı olarak, taraftarları şehir ile sınırlı değil , Bütün ülkede var...Peki bunun adı nedir?
Sidik yarışı derbisi...(İnanılmaz nefretin mantıklı bir izahı yok çünkü...)




5 Ara 2021

Büyük Gala Taraftarına Sevgilerle

Demirel futboldan anlamazdı, kendi adına düzenlenmiş kupa törenlerine bile katılmazdı. Siyasetten de anlamazdı, anlasaydı Salazar gibi düşünür bizi eğlence, din ve futbolla uyutur sokaklarda Devletin Düzenini değiştirmeye yollayıp Darbe yaptırmazdı. Özal'da bilmezdi futbolu, oğulları bilse gene iyiydi ama onlar da paradan başka bir şey bilmediler. Gerçi büyük oğul bir ara Cem Uzan'la ortak kurdukları çanaklı kanalla naklen futbol yayınladılar ama onların amacı futbolu değil hamutu kaldırmaktı. Karısı oyalansın diye BJK maçlarına gönderdi.

Sonrasında futboldan anlayan bir başbakan çıka geldi. Galatasaraylıydı ne hikmetse. Futbolla çok ilgilenmeye başladı. Ona yaranmak isteyenler sıradaydı, en alakasız Galatasaraylılar tribün amigosu olmuşlardı sanki. Mehmet Ağar, Işın Çelebi bu zamanda palazlandılar. Şaşılası bir şekilde Galatasaray yükseliyordu. Devlet mekanizması Galatasaray'ı özgür bıraktığından mı nedir, sınırlara sığmıyordu. Geliyordu sanki gelmekte olan Avrupa kupası.

Bir mucize daha oldu, Ecevit Türkiye Cumhuriyetine Başbakan oldu.  Olacak şey değildi oldu, toptan anlamazdı, topu idare edebilecek birilerini memur yaptı. Galatasaray Avrupa Kupasını Atatürk Hava Limanına indirdi, yetmedi Şampiyonlar Şampiyonun yenip Dünyanın 1 numaralı takımı unvanını aldı. Aynı takım Dünya Kupasına denk geldi, başında hoca olsa Dünya Şampiyonu olması iş bile değildi.

Ecevit'i yoğun bakıma kaldırdılar, futboldan anlayan, hatta futbolcu biri Başbakan oldu. Başladı bir gece ay doğarken Sultan-ı Yegah'ın hazin hikayesi.

Direnebilirdik oysa, Faruk Süren'den sonra Cem Uzan Başkan olsaydı, şimdi Mecidiyeköy'de 100.000 kişilik büyük takım stadımız en az 3-5 daha Avrupa kupamız vardı. Bilemeyiz elbet, ilk onu kovdular, memleketi yoğun bakıma kaldırmaya ilk GALA'dan başladılar. Suçu çok büyüktü, Bursaspor'un Şampiyon olmakla işlediği suç neyse, GALA'nın Avrupa Şampiyonluğu suçu aynıydı, daha da ağırdı muhtemelen ki, 20 yıldır işkencelerdeyiz.


3F ci Başbakan Fenerliydi, çalsın Fado, başlasın Fiesta, perdeler açılsın, oynansın futbol adlı hisseli harikalar kumpanyası tiyatrosu. Başbakan koyu Fenerliydi, Genelkurmayda öyle. Emniyet Müdürü de. Hatta İstanbul patladığı zaman Emniyet Müdürü Fener maçına dışarı gitmişti. Fener'i kıpırdatmanın zamanıydı. Zengin biri Başkan oldu. Çok büyük stat yaptılar, Fiesta nasılmış İstanbul'a gelsinler de görsünlerdi. Formalar, star futbolcular, hakemler, ceza kurulları. Bütün iş Fener'i en önde yapmaktı. Haklıydılar. Galatasaray forması 1 milyon satılıyorsa Fener forması 20 milyon satılıyordu. İplikçi, boyacı, düğmeci, tezgahtar, televizyon decodercisi, gazetecisi, turizmcisi, lokantacısı, hokkabazı, oluşturulacak zift medyası maymunları..., aklına ne geliyorsa futbolda ki ekonominin amiral gemisi Fenerbahçe'ydi. 

Her şey normaldi yani. Bu gün Feneri kollamayan adamı(Galatasaraylıyı bile) televizyona çıkarmazlar, gazeteci yapmazlar, hakem yapmazlar, gözlemci yapmazlar, daha açık futbolcu yapmazlar. Sıkıysa misal Kayseri Fenerin tekerine çomak soksun. Erciyes Dağını bile pastırma sucuk yaparlar. Bir taraftan akvaryum pis diye yırtınacağız, diğer taraftan pis akvaryumdaki temiz balığın çöpçü balığına yem edilmesine. Devran dönmediği sürece daha beter olacaksın. Görmek için gelecek tarihçisi olman gerekmiyor.

Kızmaca darılmaca yok. Global Kraliyet Kardinalizmi kim şampiyon olacak tespit etmişse hakeme, Vara yoğa kızmak şer cephesini eğlendirmekten başka bir işe yaramaz. Otur oturduğun yerde seyret akşam maçını. senin bildiğin futbol 11-16 kişinin 7 dönüm tarlada oynandığı ayak topu değil artık. Bir Galatasaray dirilişi, şahlanışı olmaz ise umudun ancak maç bazında kalacaktır. Başındaki adamların bu büyük donanmayla başa çıkacak ne aklı ne vizyonu ne parası var. 

Ey büyük Gala Taraftarı, Ne yaparsan tribünlerde o da cezalı değilsen sen yapacaksın ve varsa eğer senin gibi düşünen bir kaç Galatasaraylı futbolcu, kulübede mi, cezalı tavanda mı, kovulmuş Bodrum'da balık mı tutuyor çağıracaksın Fatih Terim'i geçireceksin halayların başına  onlar ağlayacak sen tribünde gırtlağını parçalayacaksın. 

'' Cim Bom Bom'um Benim, Biricik Sevgilim. Söyle Senden Başka Kimim Var Benim''

Kimi Metin gibi sever gönülden, kimi Alpaslan'dır koşar peşinden. Aşkların en güzel çocukluk Aşkıdır.

ÇOCUKLUK AŞKIMSIN Galatasaray.

 

3 Ara 2021

EUC Hakemleri


Önce Hakim neymiş bakalım. Adalet dağıtan kişi yazıyor. Yani pek anlaşılamıyor ne adaleti, kimin adaleti. Hukuk terimi çağrıştırıyor sanki. Kafa tasında zerre beyin olan bilir, hukuk egemenlerin fahişesidir. İhtiyaç duyarsa günde 5 posta kullanır, ihtiyaç duymaz ise işi olmaz. 

Daha açık yazalım. Günümüzde adalet dağıtması için görevli kişiler belini doğrultamıyorlar. Fazla mesai yapıyorlar. Onları Adalet Saray'ında bırakalım, biz futbol hakemlerine sataşalım. bakalım onların durumu ne?

Karşılaşmaları, yarışmaları kurallara uygun ve yansız yöneten, karar veren kişiymiş. Yani Hukuk camiasındaki adamların günde 5 posta dayak yediği, tepedeki ne derse onu yaptığı bir ortamda, ülkede Hakem dediğimiz adam yansız olacak? Çok şey istiyoruz şerefsizim. 

Bana göre Hakemler bu ülkedeki en masum, en dürüst adamlar. Yani uzun lafın kısası, ülkede dürüst yetkili yok ki, maçlarımızı yönetmek zorunda kalan adamlar dürüst olsun. Dürüst olsa kurallara uygun maç yönetse gördüğünü yanlış bile olsa çalsa, bir hafta sonra, maç başı 100 liraya Kartal Bulvarspor- Pendik Sapanbağlar amatör maçını kurallara uygun yansız yönetecek.

Futbolumuzu Global Kraliyet Kardinalizmi yönetmektedir. Kimlerden oluştuğunu bilemeyiz ama en fakirinin yalılarda oturduğunu söyleyebiliriz.  Ve bir şey söyleriz ki eminiz. Bu ailenin takımı yoktur. Galatasaraylılar boşuna ağlamasın, ortada Fener'e, Beşiktaş'a geçilmiş bir kıyak yoktur. 

Bu Ailenin takımının adı EURODOLAR UNITED CO'dur. Hakem diye konuya bahis insanlar bu takımın oyuncularıdır. EUC her sezon şampiyon olur. Sen bazen göz yanılmasıyla kendi takımının Şampiyon olduğunu sanır sevinirsin. 

Bazen de bu sezon Galatasaraylıları olarak 3 haftada düşürüldüğün duruma kendin bile inanamazsın. Merak etme bu hafta defterin dürüldükten sonraki maçlarda, hakemler sana da beleş penaltı çalmaya başlayacak. Lağım Medyasındaki EUC taraftarı maymunlar, bak 3 hafta önce ağlıyordun haksız puan, penaltı aldılar diye, aynı hakem sana hem de daha haksız penaltıyı nasıl verdi diyecekler.

2 Ara 2021

Tamamlanamayan Anadolu Futbol Devrimi mi? Endüstri Futbolu Kartellerine Pusu mu?

Bazen Yıldızları süpürürsün, farkında olmadan, Güneş kucağındadır, bilemezsin. Bir çocuk gözlerine bakar, arkan dönüktür, Ciğerinde kuruludur orkestra, duymazsın. Koca bir sevdadır yaşamakta olduğun, anlamazsın. Uçar gider, koşsan da tutamazsın...WILLIAM SHAKESPEARE

MUCH ADO ABOUT NOTHING (Hiç Uğruna Kuru Gürültü) (Bu da Shakespeare'nin kitabının adı)

Gelin Bugün başka bir şeyden bahsedelim arkadaşlar. Biraz eskilerden alalım. Zaman zaman rastlıyorum internet köşelerinde, sörf neyim yaparken. Ne demekse sörf? Çıkmak gibi anlamsız gelir bana. Bir çok şey gibi, bir çok terim gibi dilimize pelesenk olmuş boktan kelimelerden biridir.

Rastladığım endüstriyel futbol denen şey. Yalnızca bu değil tabi. Endüstriyel olmuş, dolayısıyle kirlenmiş bir sürü şey de var bunun yanında. Belki de durup "Neydi lan eskiden, nasıldı yani?" ya da "Nasıl oluyor da, oluyor?" demenin tam zamanı bu rastlantı zamanları. Durup düşünüyorum, bir zamanların en büyük takımları Ajax, Nantes, Santos, Sent Etienne, Steau Bukaresti, Dinamo Kiev ve diğerlerinin neden şimdi esamileri okunmaz hale geldi? Nasıl oldu da böyle oldu?

Yetmişli yıllarda transferler adam kaçırma yoluyla yapılırdı ülkemde. Kim futbolcuyu önce kaçırıp saklarsa o imzayı bastırırdı. Çünkü para bu kadar insanların gözünü kör etmemişti ve kör etmesin diyeydi bütün bunlar. Demek ki; "Endüstriyel futbol beş yıldızlı otelde, kamera ve flaşların önünde imza atmaktı, sokak futbolu izbe bir yerde parmak basmaktı!"

Sponsorluk yoktu. "Beşiktaş'a bir kibrit çak", "Vefa için el ele" filan var dı. Tek geliri stada gelen seyircilerdi takımların bir de böyle kampanyalar. Sonra bir takım türedi zenginler, "Salyangoz kralları", "Mafya Babaları" ve özellikle "müteahitler" bu işleri devir aldılar. Hatta şimdi "Dolar Milyarderi" Abramovich'ler, Basın Patronu "Berlusconi"ler filan bu işi siyasi ve ekonomik erk için üstlenir oldular. O muhteşem Dinamo Kiev bunun için sefilleri oynarken, Shaktar filan parladı. Demek ki sokak futbolu "Beşiktaş'a bir kibrit çak" idi, endüstriyel futbol "Koyarım ulan temliği"...

Eskiden ISO bir kaç bin filan diye standartlar yoktu. İnsan önemliydi. Aynı fabrikada ya da dairede yıllarca çalışılır emekli olunurdu. Hiç kimse iyi bir elemanını kaybetmek istemezdi. Yerine iyi birini bulamazsam "Yan basarım ulan" filan derdi. Şimdi görev tanımları var. Nasıl olsa tanımımı yaptım odunu koysam yapması lazım var. İnsanın önemi yok. Demek ki sokak futbolu "Gözüm şu çocuğu tuttu dur, endüstriyel futbol ISO.

Eskiden tribün önünde yatmak vardı. Korolar halinde şarkı söylemek, bira, çay, sigara vardı sabahlara dek. Şimdi benim ülkemde cicili bicili beyler, bayanların maça beş-on dakika gelerek localarına oturması var. Garibanı hayata bağlayan hiç bir şeyi kalmadı çöp karıştırırken düşüneceği. Hıncal sağolsun du. Medeni yaptı bizi numarayı keşfeden numaraları ile. Demek ki sokak futbolu "Kartallı Limoncu Ali" idi, Endüstriyel futbol "Hıncal Uluç" ille de "Haşmet"...

Eskiden defansa çekilmek vardı top yekûn. Saldırmak vardı bir "hurrraaa!" ile. Şimdi toplamı onbiri bulanın söylediği bir takım boktan lakırdılar. Yüreğini ortaya koyan kazanırdı eskiden, şimdi onbir sayısını en iyi dağıtan. Demek ki sokak futbolu "lan oolum şu adam boşta tut kaçmasındı" endüstriyel futbol "yerini alamamak".

Eskiden maçlar kahvede, okulda, evde, mahallede tartışılırdı bir hafta boyu. Şimdi "yorum izlemek" , "aynı kaba işemek", "aha bu doğru diyor" lan demek. Demek ki sokak futbolu "yorum üretmek", endüstriyel futbol "yorum beğenmekti. Yani "Hödükleşmek!"

Sokak futbolu "belden su almak", "beşlikten geçirmek", "göt etmekti. Endüstriyel futbol "oyunu bozmak", "her taktiğe karşı taktik"....

Sokak futbolunda hakem "pencereden bağıran anne" idi ya da "elinde bir meşe sopası olan baba", Endüstriyel futbol "en az beş dakika ilave".

Sokak futbolu "Dizlerde kapanmayan yara" idi, endüstriyel futbol "Yan bağlarda yırtılma", "ayak bileğinde ödem".

Sokak futbolu "lan top senin karnını mı doyuruyor zibidi" idi, Endüstriyel futbol "mukavele şartları".

Sokak futbolu "lan oğlum kalecin bile gol diyor" idi, endüstriyel futbol "oynatalım uğrcuuum" ya da "geri gel, geri gel"...

Uzatmak mümkün.. Siz yaparsınız bunu biliyorum..

Sonuç olarak Shakespeare babanın dediği gibi,

SOKAK FUTBOLU "YAŞANMIŞ KOCA BİR SEVDA" dır. Endüstriyel futbol "Kurumuş bir yürek".

İlk Es Esler Esmişti,

Yeni nesil bilmez, daha doğrusu 4. büyük olarak Trabzonspor'u bilirler. Yanlış bilinegelmiştir bu güne kadar. Büyük Es Es'in piyasadan çekilişi dramatik olmuştur. Son maçında Beşikaş'a 2 ofsayt golle mağlupken, taraftarı sahaya inmiş hükmen yenik sayılarak aramızdan ayrılmıştır. 

Hiç tartışma yoktur ki Es Esleri gördükten sonra hepiniz taraftar olmadığınızı anlayacaksınız. Türkiye'nin en büyük seyircisi Eskişehirspor'dadır.

Ne günlerdi o günler, benim maçlara gittiğim seneler. İnönü stadında Eskişehir maçında sıkımıydı bağırabilmek. Trenlerle akarlardı Haydarpaşa garına. İsmail, Kamuran Ulusal Takımın bankolarıydı. Ender Farankfurt'a transfer olmuştu. Ömer Fenere, Şevki Cim boma gelmişti. Diğerleri dağılmamıştı. Amigoları Orhan, transfer teklifi alan tek amigoydu. Taraftarları antrenmana çıkarlar, tribünde nasıl koreografi yapacaklarını çalışırlardı. Belki de en çok ceza alan taraftar onlardı, bizi bile geçmişlerdir. Gol kralları Fethi profesördü, bütün futbolcuların Ali olduğu zamanlar.

kovdular, arada sırada tekrar deliklerinden fırlasalar da kumpasa kurban edip, Sen misin İstanbul Saltanatına son vermek için direniş başlatan, Utanmadan bir de Muhalif Belediye Başkanın var, yallah alt liglere!

Sonra Karadeniz Fırtınası esmeye başladı, Faroz Mahlesi'nin okuyamamış delikanlıları için hayatta kalmanın tek yoluydu futbol oynamak. Ne oynadılar ama be, 10 yıl boyunca bizi tribünlere sokmadılar, Çok büyük ceza kestiler, 40 senedir Şampiyonluk Kupası vermiyorlar. Almaya ramak kalınca da şikesi, kumpası, kata küllisi, manipülasyonu. Ellerinden gelmedi alt liglere atmak, üstlerde süründürdüler yıllarca.

Adanaspor bir ara ben Şampiyon olacağım lan diye çıktı ortaya, adını değiştir lan dediler attılar, Geri alma koşuluna eklediler. 

İster inan ister inanma, şu an 3. ligde amatöre düşme kavgası veren Orduspor bir zamanlar Şampiyonluğa oynadı. Etin ne budun ne? Sürün.

Zonguldakspor'un hangi ligde oynadığını bilen var mı? Yok, o zaman kıl payı şampiyonluk kaçırdığını nereden bileceksin?

Gaziantep, Bolu d a acaba mı rüyası görmüştü, uyuyan arının kıçına çöp batırırsan olacağınız bu. Siyasi olarak bir yaptırımın, desteğin var mı? Yok, güle güle Hulki Avcalıoğlu Başkan. Suçun çok büyük sporda devrim yapmaya kalktın, Güreş, Bisiklet, Kadın Basketbol takımları kurdun. Yürü.

Ankaragücü'ne hiç girmiyorum, Ülkemizin gelmiş geçmiş en büyük takımıdır. (bakınız mahalletakimi.blogspot.com  Ankaragücü etiketi)  Kurtuluş Savaşı takımına devran dönmeden ekmek yok. 

Samsunspor ben de varım demişti bir zamanlar. Sen kalk Kurtuluş Savaşını başlat, yetmedi, ülkenin Endüstri Futbolu Dağına bıçak çek bir türlü layık olduğun yere geleme. Ama yazın bu paragrafı bir tarafa Yüksel Yıldırım Başkan'a kapan kuramazlarsa en geç 3 sezon içinde Süper Lig Şampiyonu olacak

Sakarya'nın Sakarya olduğu sezonu unuttuysan, Aykut'u, Hakan'ı, Oğuz'u, Turan'ı hatırlarsın. Dünya Şampiyonu Brezilya Ulusal takımından 3 futbolcu transfer edip Ağalara kafa atan Malatyaspor'u tosladılar.

Kocaelispor'u da analım, Derince'ye başka taraftar sokmayan, maçlardan önce kağıt ata ata Seka'yı batırıp çadırlara mahkum edilen Büyük Körfez taraftarını. Son maçlara Şampiyon namıyla girdi. Kötü çullandılar, amatöre kadar düşürdüler.

Ya son Anadolu Şampiyonu? En büyük cezayı Bursaspor'a kestiler. Bitmiş, alınmış, turu atılmış şampiyonluğu Uludağ'ın Eteklerine taşıdılar. Yeşil Bursa İşçileri Saray Mahlesinden uzatarak elini, Yeşilli Beyazlı bayraklarıyla Mustafa Suphi'nin heykelini dikti. Başlarına büyük bela aldı, Ülkedeki Futbol kardinalizminin tekerine çomak soktu, yıllar geçse kinleri bitmez, devran dönmeden geri dönmez.

Bu sezon tarih tekerrür ediyor, tarihini bilmeyen yeniden yaşar. İlk defa Endüstri futbol takımları Aralık ayını göremedi. Trabzonspor, arkasına Konya'yı, Hatay'ı, Karagümrük'ü alarak tamamlanamamış devrimleri mi tamamlayacak? yoksa işin içinde büyük bir pusu mu var?

Ülke futbol endüstrisi İngiltere'ye benzemez, 3 sezon peş peşe küçük takım Şampiyonluğunu taşıyamaz, Muhtemeldir ki puan farkı Aralık ayında artacak. İkinci yarı futbol artık izlenmeyecek, kimsenin ilgisini çekmeyecek, zift kanalları farkına vardı, timsah gözyaşları dökmeye başladı, Trabzon'a yalanacaklar, Faroz Mahlesi gençleri küfür bile etmeyecek. Yayıncı kuruluş batırılacak, belki de yükselen kartel Acun'a alan açılacak.

Global Kraliyet Ailesi bir taşla iki kuş vuracak, Acun eldeki bir baba hindi, acaba ikinci kuş Şike yok dedirtmek için ağzına iki şampiyonluk yalancı memesi verilerek ağlaması durdurulan Şenol Güneş'ten sonra bir Şampiyonlukla kandırıp, şehre de mi şike yok dedirtecekler?

Kararı temiz futbol yandaşları versin. Umarım futbolda devrim oluyordur.   


29 Kas 2021

2022-2023 Sezonu; Testi Yine Kırılmadan

1- Geçen maç geçmiş olsun dileklerimizi okudunuz, ve geçti, çok rahat maç izlediniz, dün gece sabaha kadar helva kavurdum anca yeter, Afiyet olsun çocuklar. Dükkanı kapattık sanmayın, önümüzdeki sezon tarafımızdan acı çığlıkla başlamış bulunmaktadır. Hepimize hayırlı olsun.

2- İçler acısı bir sezonu Kasım Ayında kapattığımıza mı yanalım, gelecek yıllar, jenerasyonlar bizim gibi yanmasın diye havaya fırlattığımız tezlerimizin doğru çıktığıyla mı teselli bulalım? Herkes Terim'in kaynattığı kurbağa kazanında duş almıyor ki, elbet birilerine gider.

3- Son bir gayretle, şovun çok daha gerisinde kalmayalım diye maçın hakemine mektup yazdım, delikanlı adammış, o bile beni yanıltamadı. Ne yani o penaltıyı, o golü versin de çoluk çocuğu kağıt mı toplasın. Sayemizde bu leş kokan düzende bir aile daha kurtuldu, sevindim.

4-a) Giresun yıllar sonra acaba rüyada mıyım diye sayıklarken, daha uyanamadan 2-0 geriye düştü, sen misin öne geçen. Takımın şu an an en iyi 2 futbolcusundan biri, diğerini dövdü. Aslında ligin kırılma anı o andı. 

4-b)10 kişi kalmış rakibe karşı 1 gol averajla kaybedeli 2 ay geçmemişken, genel averajı garantileyecek bir tabelayla, moralle, rakiplere salacağın korku atmosferiyle dönecektik, olmazdı, birilerinin başka hesapları vardı. Üzülmeye gerek yok, sebep suçlu aramaya da. 

5- Takımın başında Terim değil, faal en büyük 10 hoca birden olsa, Messi'ler, De Bruyne'ler, İlkay'lar bizde oynasa sonuç değişmezdi. Futbol lağım yerine çim sahalarda oynanana kadar böyle, işimize gelen şey, tiyatrodan bir an evvel ayrılmak, Teşkilat'ın Cebelitarık Maymunu olmamak. Memnunum.

6- Bir önceki sezon hafızalardayken, averaj şikesiyle Şampiyonluk verilmişken, aynı kurum ve leş kokan kuruluşlarının organize ettiği turnuvada, en iyi ihtimal 4. oluruz demiş, geçen yazılarda revize etmiştik, 6. oluruz diye. Gala Avrupa'da bir tur daha atlarsa o bile olmayacak. Dayanamazlar. 

7- Varsın Fener olmasın da kim olursa olsun. Ülke futbol endüstrisi 3 sezon peş peşe küçük takım Şampiyonluğunu taşıyamaz, belki de sadece bu yüzden Trabzon'a yol verildi. Hem de bir hesap daha görülecek. Muhtemeldir ki Trabzon'un en azılı taraftarı bile Fener şike yapmadı diyecektir. 

8- Bizim yerimiz burası değil, adıyla tarihiyle, misyonu, hasletiyle biz bir Avrupa takımıyız. Futbolun sadece sahada oynandığı maçları oynamanın en kolay yolu, lağım liginde Şampiyon olmak değil. En zor ve en pahalı otobandan gidiyoruz ona yanıyorum.

9- Uyarıyorum oynayacağımız 22-23 sezonunun ilk maçı öncesi. Takımın başında kim varsa, Başkan kimse biz bu hisseli harikalar kumpanyası maskarası değiliz, mecbur maçlar oynayacağız, istediğiniz sonucu bize yazın, tanımıyoruz, diye bir deklarasyon yayınlayın. Taraftarı beklenti içine sokmayın.

10- Ligde yokuz, 6 maç kupada varız, Avrupa için en kestirme yol bu, lig maçlarımızı da hazırlık, jübile dostluk maçında oynayacağız. 4 Türk oyuncu olacak, elimizde var, kadro en fazla 15 kişi olsun. Sponsorlar, taraftar  devreye girsin Avrupa'da dereceye oynayacak yabancılar alınsın.

11- Şampiyonlar Ligi müziğini mi özledin al sana fırsat, her maça en iyi oyuncuları evine göndererek çık, alt yapıdan oyuncu oynat, Yabancı takımlarla oynayacağın maça en dinlenmiş en büyük 11 le sahaya çık. UEFA kupasını bir kere daha al, ülkedeki Şebeke'ye rağmen o maçları sen oyna, yakışır.

12- Kombineyi 2 misline sat, yabancı maçlar yeter, diğer maçları köy çocuklarına bedavaya oyna. Rahat olacağın maçlarda göreceksin ne Kerem'ler, ne Taylan'lar çıkacak. Biz yokuz, hakemlerinizi de özgür bırakın, daha fazla suç işlemesinler, kına yakın, bokunuzda boğulun.     

28 Kas 2021

Atilla Karaoğlan'a Açık Mektup


Kardeşim! Yüce TFF'nin, Ulu Hakem Kurulu'nun Şebeke'nin, Teşkilat'ın sevgili kuluymuşsun, bizim maça memur edilmişsin. Ben olsam bizim maçta alacağım paranın yarısını, daha güzel melesin diye  sadaka olarak Halil Umut Meler'e, lağımda ömrü uzasın, bir nefes daha fazla yaşasın diye Yaşar Kemal Uğurlu'yla bölüştürürdüm. Pis koku vantilatörlerine.

Gerçi onlar bundan sonraki yaşamlarını kasko yaptırdılar, ömür boyu işsizlik sigortaları var, şimdikiler gibi, daha öncekiler gibi, daha sonrakiler gibi, Senin paran sembolik. Gala'yı kritik bir maçta ezdiler hükmüyle, yal, yem, su ihtiyaçlarını depoladılar. Sıra sende canım kardeşim.

Kimsin diye biraz araştırdım, adını ilk defa duyuyorum, ben tescilli, yaftalı olanlar dışında hakem kim ilgilenmem, benim için düdük zaten hakemde değildir. Düdük durup dururken Gala aleyhine ötüyorsa mutlak bir üfürücüsü vardır. Bunu bilerek maçları seyrediyoruz. Her yere aaaaahhh diyene basıyormuşsun faulü, çok güzel tam aradığım Gala maçı puan kaybettiricisi hakemmişsin. Dokundu, dokunmadı ilgilenme, Malatyalı Kaleşnikof mermisi yemiş gibi balıklama yere atlarsa bas faulü, Gala gol atarsa sayma, korkma kılına dokunamazlar, hayatını kurtar, 18 içinde biri yere atlarsa çal penaltını, hatta elin sarı, kırmızı kartlarında olsun, bu fırsatı kaçırma.

Öğretmenmişsin be evlat, yazık, şu ülke konjonktüründe simit sat öğretmen olma. Bizim oralarda kızlar bir meslek sahibi olalım, koca dırdırı çekmeyelim diye dikiş kursuna giderler, ünlü Atasözümüzü mutlak duymuşlardır. ''Dikiş nakış boş iş, düzen belle kızım düzen belle'' Öğretmenlik maaşıyla geçinemezsin, ileride çoluk çocuğun küfür eder bak miras bırakmadın diye. Yanlış  anlama ben Peder sağ iken şaka olsun diye zorla bizimle rakı içirir, memurken treni neden çalıp satmadın diye sorguya çekerdim.

İyi dinle Hocam, iplerini birileri oynatacak, Gala lehine pozisyon olduğu zaman sakın Var'a sormadan hükmünü verme. İmbiklerden süzün pozisyonu, yayın 10 kameradan mı veriliyor, yetmez, tribünden çekeni de bul, mutlak bir şey vardır, sakın atlamayın.  Aleyhe olduğu zaman çal düdüğünü hemen oyunu başlat, yayıncı kuruluş tekrarına yetişemesin. 3-4 gün çok mutlu oldular Fatih Terim'i attık, cezayı da evire çevire 2 numaralı Fransa takımını hezimetle yendiği maçın bitimindeki konuşmasına yetiştirip milyonlarca Gala taraftarının utkusuna limon sıktık diye. Yanlış, umurumuzda bile olmadı. Biz Terim'i lağım liginde bize 3 puan aldırsın diye başımızda, kulübemizde istihdam etmiyoruz. Bodrum'daki köpeğini çağırsak, kulübeye oturtsak havlaya havlaya aynı puanları toplar. Bizim işimiz başka, biz sayenizde adı anılanlara puan kaybediyoruz diye üzülmüyoruz. Adı anılanları gördük Er meydanlarında, biz onlarla rakip falan değiliz, enerjinizi mesainizi Cim Bom'a nasıl puan kaybettiririz diye boşuna harcamayın. Biz çekileceğimiz zamanı bilir izzet-i ikballe çekiliriz, bize can çekiştiremezsiniz.

Bir fırsatta senin eline geçti, Selçuk'la, Neco'yu da sen kov, bak beni iyi dinle hocam, Kafaya çık, kendin gol atmaya bak, şimdiye kadar denenmemişi dene, Golü saymayanlar, kart vermeyenler, artık klasik oldu kimse yemiyor, sahip bunun için para ödemez. Muslera'ya şut çek pozisyon denk gelirse. Durup dururken adam at, rapora küfür etti yazarsın. Marcao, Kerem formda yollarını kesmeye bak. 

Atilla Bey Öğretmenim, mektubuma son verirken bir tarih diyalektiği dersi de ben sana vereyim. Gala'yı ne kadar ezerlerse o kadar güzel kokar, kekik gibi, nane gibi, fesleğen gibi. Ezmek için elinden geleni ardına koyma, inan küfür değil, övgü sesleri duyacaksın. Delikanlı gibi maç yönetip işsiz kalma, üzülürüz, parasızlık mertliği bozar. Büyük Gala Taraftarı hakemin en puştunu sever. Nemrut Dağındaki tek bir ağaç gibi, aklı hür, vicdanı hür, ve Amazonların Yağmur Ormanları gibi kardeşçe sine yaşar.

Gözlerinden öperim, göreyim benim hakemimi.

26 Kas 2021

Kükreyedurun Fatih'in Aslanları


1- Gala başında, Mesajını aldım İ. Melih, bende evet diyorum, ya sen ? sorusuna ,Ben de Evet diyorum diyen bir hoca olsaydı, belki her sene Şampiyon yapılacaktı. ne farkı vardı canım,  Hikmet Karaman'dan, Şenol'dan Rıza'dan Erol'dan. Sistem Şebeği ol, sana kupa verelim.

2- Muhtemelen biz Fener maçını farklı kazanmış, Marsilya maçına ölüm kalım maçına çıkıyor olacaktık. Ve ebetteki ilk puanımızı alırmıyız acaba maçına. Ve kesin oyun dışı kalmış, Ali Sami Bey'lerin mezarına takla attırmıştık. Biz zor ve haklı olanı tercih ettik. 

3- Ajax'ın, Olimpiyakos'un hocaları yana doğru kafalarını çevirdiğinde bir bakıyorlar, Sergen, bir bakıyorlar Vitor. İsimlerini ilk defa duyuyorlar, nasıl olsa yenerim taktiğiyle oynuyorlar. Profili düşük takım hocalarımız da ölmeyi bayılmak sanıyor. Son düdükle atıyorlar kendilerini Türk Hakemlerinin şefkatli kucağına.

4- Lağım kanalları, FBJK maymunlarıyla dolu, taraftarlarını konsolide ederler. Sevinen Gala taraftarı varsa küfür eder kaçar yayından. Üzemezsin, sinirlenmezler, dünyada yaşayan en iyimser canlı popülasyonu. Kıyamet kopsa Gala Şampiyon olamayacak, Terim ölecek diye sevinirler.  

5- İnanmayan sokağa çıksın baksın, Gala formasından daha çok neşeli neşeli, nasıl Gala'yı yendik diye övünerek gezen Fenerlilere rastlayacaksın. Hisseli Harikalar Kumpanyasını izlemekten bıktık, farelere Aslan'ı boğduruyorlar. Gala-Fener maçı dün gece tescillendi, er meydanındaki zapta en büyük sensin diye geçti.

6-Marsilya Fransa'da Paris Sen Germen'den daha büyük daha çok Şampiyon olmuş takımdır. Zaferin gecesine Limon sıkmasalar tezlerimiz çöpe gidecekti. Terim konuşurken cezayı geçirdiklerini anons ettiler, keşke 10 maç verselermiş, ne hocanın ne taraftarının umurunda bile değil. Lağımda 5 maç oynatacaksınız en fazla.

7- Bu haftaki hakemi de görevlendirin, sistemden ne kadar erken çıkarsak o kadar iyi. Bizdeki amaç sizin tertiplediğiniz katılmak zorunda olduğumuz hileli turnuvalarda Edirne dışında oynama hakkı alabilmek. Bunun için Terim'in Villasının kulübesindeki köpeği bile hoca yapsak yine gideriz. Gidip yine belanız oluruz.

8- Küçüğü saymıyorum, Büyüğü düşerse, Gala Şampiyon olmasın diye düzenlenen kasko poliçesini. Şampiyon oldum zannıyla oynatılan mecbur 6 maçı sıfırın altında bile kapatsa benim gündemimin dışıdır. Yoktur öyle bir takım. Kime kaç kaç yenildiklerini inanın unuttum.

9- Ya büyüğü? Teşkilat sayesinde hezimetle bitecek maçı kazandığını zannedenleri. 15 gün daha can çekişeyim diye beraberliğe yatan forması büyük, beyni küçük olanı. Türk Parasının en son geçtiği yer İpsala, ötesinde kim takar Ali Koç'un ulusun üretimden gelen artı değerini 100 yıldır sömüren bir kromozomla patatesliği kaçıran veliahdını. 

10- Şampiyon yapmayacak mısınız? Peki lan, ona da varız. Roberto Carlos Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olduğunda Hagi'yle dalga geçiyordu, daha küçük takıma gittin diye, Şampiyonlar Şampiyonunu yenmenin tek yolu vardı. UEFA kupasını kazanmaktı, Süper Kupa'da içinden topla geçerek hesabını kapattı.

11- Ne kadar çok nefret ederseniz bizim için o kadar iyi, Şampiyonlar Ligine artık hiç bir takımınız beleş gidemeyecek. Biz mi?  Lunaparklarda vardır, delikli timsah makinası. Fırlar kafasına tokmak yer, diğer delikten tekrar fırlar yine tokmak yer, yine fırlar. Öldüremezsin. Bir delik bulur yine çıkar zebellahınız oluruz. Telafisi olmayan maç Terim maçıdır. Korkmayız biz böyle maçtan

12- Çıkış yolu yoksa tek yol buysa kenetlen Büyük Galatasaray Taraftarı, Şampiyonlar Ligi müziğini canlı dinlemenin tek yolu bu, Bir daha alacaksın o s.ktiğimin UEFA kupasını Nef Cehennemine bir daha  getireceksin. Kendi göbeğini kendin kesecek, kendi beşiğini kendin sallayacak, namerte boğun eğmeyeceksin. 

Ne mutlu bir utkudan sonraki sabaha Gala taraftarı olarak uyananlara.

22 Kas 2021

Testi Kırıldı; Gala 1-2 Fener Hepimize Geçmiş Olsun

1- Maçın kırılma anı açılan koreografi, bitmemiş maça, rakibi tahrik edici, ne olduğu anlaşılmayan UNİ'ye harcattırılmış boşuna emek. Neymiş yayıncı kuruluş vermemiş, sen tam reklam verileceği zaman açarsan ne yapsınlar. Tribünlerdeki çakalları temizleyemeyen, kendini temizler. Okuma yazması olmayan suç makinaları milyonlarca gala taraftarının zevkine karar veriyor yazık. 

Karaborsa yokmuş, diye boşa sevinmişiz, 10 dakika kala bile 1000 liraya yer satılıyordu. Ülkede haksız kazanç en helal kazanç muamelesi görürken sistem karaborsa satışına engel mi olacak? Çok mu zor, Bilet alıp devreden TC kimlik numaralı hep aynı. Git birini savcıya söyle hepsini içeri alsın. Korkuyorsan bana vekalet ver 3 maçta NEF Arena'yı suç şebekesinden arındırayım.

2- Karagümrük'ten, Konya'dan, Alanya'dan, Kasımpaşa'dan özür dilerim, ben takıma sezon başı 4. lük verdiğim için bu takımlarımızı hesaba katmamıştım. Oynadığımız futbola göre şu an aldığımız puan mucize,  Lig sonu derecemizi revize ediyorum, en iyi ihtimal 6.lık. O da biraz sonra değineceğim konu çözümlenebilirse.

3- Dün gece felçten döndüm, Büyük yemin ettim. Gerçi çok duydunuz bu lafları, Galatasaraylılıkta söz vermek bir dönmek iki. Ama bu kez çok kararlıyım. Kaledeki Sepet, götüne teneke bağlanıp kovulana kadar ilk adım olarak tweetten çıkıyorum. Siz de beni takipten çıkabilirsiniz, boşuna takipçi çöplüğünüzü işgal etmeyeyim. İkinci adım olarak kalede olacağı maçları izlemem yasaklandı. Vatansever bir Gala taraftarı hesaplasın, ben sezon başı hesaplamış bir golü 100.000 yuroya yediğini bulmuştum. 105 i geçmiştir.

Sezon başı yine 80 gol yer demişim. Kaç oldu bilmiyorum, artık saymanın da bir anlamı yok. etrafım avukat kaynıyor bir yolu varsa Türk Parasını Koruma Kanuna ve milyonlarca Gala taraftarının seyir zevkine muhalefetten mahkemeye vereceğim. Dünyada eşi benzeri olduğunu sanmıyorum. Bu kadar çok para kazanıp, bu kadar çok gol yiyen kaleci varsa söyleyin gidip özür dileyeceğim. 

En çok ne koyuyor, en çok ne zaman küfür ediyorum biliyor musunuz çocuklar. Top kontrolüne geçtiğinde ileri geri gidip, bir şeyler söylüyor. defalarca 6 saniye kuralını ihlal ediyor. Her maç en az 10 dakika vakit geçiriyor( Top kontrolünde olduğundan bizimkilerin ayağına geçtiği an kayıp) Sonra karşı takımın tamamı yerini aldığında en yakınındaki adama topu teslim ediyor. Çenem felç oluyor, idamlık küfürler ediyorum. Neredeyse eve polis gelecek o derece.  

4- Hakem konusuna girmem, neden çünkü nasıl yöneteceklerini biliyorum. Galatasaray Başkanı hakem olsa sonuç değişmez. Hepsi Şebeke elemanı. Suyunu, arpasını, yemini, yalını Ali Koç ödüyor. Kornerde kafaya çıkıp Gala'ya gol atmaya çalışmayan hakemi ben olsam cezalandırırım. Gala Ceo'suysan maça çıkma, yabancı hakem iste, teknik olarak mümkün olmasa da maçtan önce kıyameti kopar. Ya da sus. ne yapacak adam, Acun servetinin yarısını Mesut'a aktarmış, Devletin başının adamı, Gala'ya gol atıyor iptal edip kağıt mı toplasın. Ben hakemin en çok canımızı yakanını severim. Delikanlı adammış. 55 bin kişinin önünde Öcü'nün attığı golü vermemek için 3 testisli olmak lazımdı, 5 testisliymiş. Helal olsun.

5- Maçın teknik taktiğine maçtan önce girdim, maçtan sonra bir sonraki maça ışık tutabilecek bir şey var öngörüsüyle girerdim. Testi kırıldı gerek kalmadı. Halil'i tek 9 numara oynatma, Mohammed'i sonradan sokma, Taylan'ı kesme, sağ sol saldırı bekleri Gala seviyesinde değil, rakibin sağ beki devşirme, oradan çullan, kalecisi çocuk, ilk defa taraftar önüne çıkıyor, her dakika şut çek, gerekirse taca vursun, bir sonraki şuttan tırsar gibi bir çok konuya değinen değindi. Benim yandığım 1-0 galipsin be adam, rakip Rize olsa yatarsın. Serbest vuruştan tek golün yok. Bu maça kadar 128 korner atmışsın topa bile dokunanın çıkmamış, kalende özürlü, boyun fıtıklı bir çuval var, momentumu almış, farka gideceksin, topa doğru koşacağına geri geri koşup vuruştan önce çömelip kısmı felç geçiriyor. Her maç öncesi yazıda yazdık, 9 kişiyi kafa vurmaya niçin gönderdin.  At en uzak yerden taca, bas presi. Bizim bildiğimizi senin bilmemen imkansız. Geriye tek olasılık kalıyor, 2. dönem at pazarı piyasasında bir takım çöp daha transfer etmek için alan açmak. En iyi bildiğin iş. 

6- Kalan maç sayısı x 3 puan, liderle arandaki farktan büyük olana kadar, kısık ateşte 30 milyon yoldaş kurbağa Büyük Gala taraftarını kaynat. Kredin büyük, ön yargıları yıkmak imkansız. 11 sezonda, 8, 12 sezonda 8, 13 sezonda 8, 14-15-16 sezonda da muhtemelen 8 şampiyonluğun var ya, kaşıkla içtik ya ecel şerbetini, kepçeyle kusacağız. 

SON-  Türkiye'de futbol bütün kurum ve kuruluşlar gibi sakatlandı, yıllardır lağımda oynanıyor. Çim sahalarda oynana kadar Fatih Terim'den başkasını takımın başında görmek istemem. Dünyada ülkedeki bu iklimde Gala'ya iyi futbol oynatma ihtimali olan hoca yok. Net söylüyorum ki futbolun F sinden bile anlamıyor, kadro mimarisi para harcatma üzerine kurulu. Gol atamayan golcüyü yedek bıraktığı sürece golcülere gol attıramaz. Oyun okuma sevk ve idare yok, biz 10 kişi kalsak Fener 3 tane daha atardı. Muhtemelen 20 dakika oyun okuma becerisi kaldı, belki de ilk 70 dakikaları bu yüzden çöpe atıyor, maçı kurtarma ihtimali varsa oyun oynuyoruz, yoksa zaten teslim olup uçağa yetişiyor. 

Ne var ki benim için tek bir taraftar, bir Şampiyonluktan daha değerlidir. Ve Terim Galatasaray taraftarı yetiştirme baş öğretmenidir.

Varsa kadro grubu içerisinde Gala taraftarı futbolcu, onun ağzından haykırıyorum bu kez.

Yenilsen de yensen de futbolcun seninle, üzüntünle sevincinle seninle birlikte. 

21 Kas 2021

Fener Maçı Nutku

 Ey Büyük Galatasaray Taraftarı!


Yıllardan beri çıktığın maçlarda başarı vadeden çok sözlerimi işittin. Bahtiyarım ki bu sözlerimin çoğunda Galatasaray'a inancımı sarsacak bir isabetsizliğe uğramadım. Bugün aynı inanç ve kesinlikle söylüyorum ki yönetim, futbolcu ve taraftar bütünlüğüyle yürümekte olan Galatasaray'ın bir futbol takımından çok daha öte bir şey olduğunu, bu geceden itibaren, dost düşman bir kez daha anlayacaktır. Asla şüphem yoktur ki Galatasaray'ın unutturulmaya çalışılan bu büyük yeteneği ve büyük karakteri bu maçtan sonraki gelişmesiyle  yarının şafağında Aslan Yuvamız NEF ARENA'nın ufuklarından yeni bir güneş gibi doğacaktır.

Galatasaraylılar!

Sonsuza akıp gidecek yıllarda, bu büyük ve şanlı takımınla daha büyük şeref ve mutlulukla övünmeni; daha da yükseklere taşımanı gönülden dilerim..

NE MUTLU GALATASARAYLI'YIM DİYENE!

21 kasım 2021 
Maçtan sonra; 

Çakal, Akbaba, Yılan ormanda gezintiye çıkmışlar, kaplumbağaya rastlamışlar. 
-Kardeş hadi sen de bize katıl, orman gezisi yapıyoruz.
-Ya taşak mı geçiyorsunuz benle, ben kaplumbağayım size nasıl ayak uyduracağım
-dert etme biz sana ayak uydururuz yavaş yavaş gezeriz ne olur bize katıl
Kaplumbağa ikna olmuş beraberce yürümeye başlamışlar. derken hava dönmüş kararmış gök gürlemiş.

Çakal; Beyler hava bozuyor vadinin tam dibindeyiz, ikinci gök gürlemesi demek sağanak yağmur demektir, sağanak yağmur sel demek, ben gök gürler gürlemez kayalardan sekerek yukarı kaçar bildiğim bir mağara var buralarda oraya sığınır yırtarım. kusura bakmayın.

Yılan; bana göre hava hoş, ben yılanın Allahtan, tek bir damla düşsün ben uzuyorum, kıvrıla kıvrıla, sürüne sürüne dağın tepesine bile ulaşırım.

Akbaba; bana her canlı leş, sel işime gelir, uçar tepedeki ağaca tünerim, boğulan hayvanları yerim.

Ya sen ne yapacaksın kaplumbağa kardeş, daha önce sel gördün mü hiç, gerçi sen bu ihtimali düşünüp hiç bir zaman vadinin dibine gelmemişindir de, şimdi ne bok yiyeceksin. Niye geldin?

-Sizi adam sandım. Amk çöpleri, 5 metreye pas atamayan futbolcunuz, futboldan anlamayan hocanız, bok çuvalı kaleciniz varmış, sizi adam sandım.

19 Kas 2021

Testi Kırılmadan; Fenerbahçe maçı

1- Bundan böyle ilk maddeyi, bir önceki maçın kırılma anına ayırıyoruz. Emre Kılınç diken üstü futbolcu, çok iyi olmadığı sürece forma yok, rahat değil, pas bile veremiyor korkudan. Tam çıkarılıyordu, 5 dakika daha idare et dendi, el bombasının pimi çekiliydi, patladı. Olası Galatasaray'daki son pasını vermiş oldu.

2- 128. boş korneri attık, bunla ilgili flood var. Bari Fener maçı için ışık olsun. Vitor akıllı, Rus ruleti kumarbazı, ben tırsarım böyle hocalardan. Gala ataklarını kornerle kesecektir, ortalama üstü korner atacağız demektir. Tuzağa düşmeyin, korner direğinin dibinden taca bırakıp prese başlayın.

3- Milli maçlar haftasında gözüm Uruguay maçlarındaydı, dikkatle takip ettim, 2 maçta 4 gol yedi, 2 maç kaybetti ülkeye girişi yasaklandı. Muhtemelen kovuldu.100 lerce maçından çıkardığım algoritma, iki kovavari maç çıkarırsa 3. maç panter kesiliyor. Fener maçında kesin gol yemez, korkmayın.

4- Gala yönetimi Messi'yi transfer etse bu kadar sevinmezdim. Çapulcu tribün çetelerine karaborsa yok. Beleş bilet yoksa onlar kahvede bile maç izlemez, doğal seleksiyonla tribünlerden defolup giderler. İkinci adım kombine veya bilet alanların gitmeyecekleri maçta sadece kulübe devir hakkı olsun. 

5- Şampiyonlar Ligi rüyası artık gerçekten bir rüya, o yüzden şampiyon olmak için kasmaya gerek yok. Fener'den önce bitirelim yeter. Hacı Abdullah kalan maçlarda bizden 6 puan daha fazla kaybeder, ama favorim Trabzon değil Konya. Konya'daki maçı kazanırsak kesin Şampiyonuz.

6- Halil'le tek 9 numara çıkmak ben gol atmak istemiyorum demenin futbolcası. Hiç oynatmamak haksızlık veya futbola muhalefet. Ne yap yap, iki 9 numara oynat. Sonradan giren Öcü, sonradan giren Mohammed'den bin defa daha iyi 9 numara. Öyleyse Mami-Halil en öne cephede savaşacak.

7-Her ne kadar 3. maddede kaleci algoritması iddiasında bulunduysak da, biraz temkinli olalım. Marcao Semantha olarak oynasın, Savaş Beki olarak zaten çok formda enerjisinin bir kısmını da kaleye geçerek harcasın. Serbest vuruş vermesinler, kalecinin uçuş takımı arızalı. Blokaj zaten yoktu, artık slopajda da  isabet ettiremiyor.    

8-Fener stoperleri, gereğinden daha fazla kazma Atilla Salağı Kore'liden daha sivri. Çalımcı birine top kaptırma serbestliği verilsin, 3. çalım girişiminden sonra, beklentilerin önü açık. En az sarı, erken sarı demek, turuncu kart demektir, sonrası kırmızı, penaltı, kendi kalesine gol. Yüce Gök ne verdiyse  artık.

9- a)Kaleci Berke bence Altay'dan daha iyi kaleci. Ayağıyla üst direğe vurabilecek çevikliğe sahip. Ne var ki 52 bin kudurmuş, yaralı, ağzı kanlı Aslan'ı belgesellerde bile görmemiştir. 2 yılın acısını çıkaracak Büyük Gala Taraftarı kaleciye kalecilik yaptırmaz.

9- b) kalecinin solu iyi, şut penaltı olursa mutlak sağına vurun. Paslaşmalarda sola feyk atın ki sağa dönüp kaptırsın. Beleş gol bekliyorum. Golü erken atamazsak kaleci tribüne alışacak, hele ki bir kaç kurtarış yapmışsa maç çöpe gidecek.

10- İki dileğim var Cim Bom'um, ikisi de Fener'i yenmek. Futbol yetmez, top tüfek yürek neyiniz varsa. Fener maçı futbolcusu gibi oynayın. Hasan gibi, Bülent gibi, Sabri gibi, Hagi, Elmander, Sneijder, Melo gibi, Metin gibi oynayın. Gerisi bizde Büyük Gala Taraftarında. Haydi görelim bakalım Fatih'in Aslanlarını   

15 Kas 2021

Kumarda Kaybedilen Romanya Futbolu Üzerine Tezler


1- Gala'dan sonra en çok maçına gittiğim, tribünlerinde tepindiğim  taraftarı olduğum Bükreş Yıldızı bir zamanlar Dünyanın en büyük takımıydı. Şampiyon Kulüpler Şampiyonu, finalisti, süper kupa galibi unutulmaz takım.

2-Ducadam'lı, Belodecici'li, Don Petrescu'lu, Iordanescu'lu, Lakatus'lu, Balint'li, Emerich Jenei'nin efsane takımına, Hagi'ler, Roti'ler, Popescu'lar katıldı, Parlayadurdular bir kaç sene daha. Rejim değişti. Önce Yoldaş Çavuşesku'yu gırtlakladılar, futbola da sıra gelecekti elbet. 

3- Çakallar futbolu ele geçirdiler, her bir yıldız başka galaksilere kaydı, Romanya'dan kaçan kaçanaydı. her sönen yıldız, Bükreş'i biraz daha kararttı. Kumarbaz, dolandırıcı, hırsız Becali'nin umurunda mıydı Romanya futbolu?  

4- Kasaba takımları şampiyonlukları 2. vatanım Romanya'nın futbolunun mezarını kazıyordu. Urziceni, Galati, Ploesti gibi küçük takım Şampiyonluklarını kazanan olmamış, futbolcuları yurt dışına bir at satar gibi sattılar. Bükreş Gücü, Bükreş Yıldızı bilerek Şampiyon yapılmıyordu.

5- Küçük takımlardaki 3-5 gol atan, 10-15 pas atanı pazarlamak çok daha kolaydı. Nitekim pahalı olan Steau'lu Florin Tanase Bükreş dışına çıkamazken, bedava Nedelcu, Maxim ülke dışında takım bulabiliyordu. Kim bilir ne komisyonlar dönüyordu dönen rulet weelinde.

6- Bükreş takımı yoksa, Romanya futbolu yok. Romanya futbolu olsa biz Çika'ya, Morutan'a asla razı olmayacaktık. Onlar kendi ülkelerinde birer Lakatuş, birer Mutu, birer Contra olana kadar bekleyecekler, kendi takımlarını taşıyacaklardı.

7- Bir daha asla bir Rumen takımı Şampiyonlar Ligi maçı oynayamayacak, Dünya Kupası majör takımı Romanya bir daha asla turnuva göremeyecek. Bir daha asla bir Popescu, bir Hagi'si olmayacak. Ucuz futbolcu pazarı, buyurun son maça çıkan çöplerden çöp beğenin.

8- Futbolunuzu kan emici çağdaş Drakula'lardan kurtaramadığınız sürece, yoğun bakımdan çıkaramayacaksınız. Umarım o büyük günleri tekrar görmeye ömrüm vefa eder. Hai Tricolor.

8 Kas 2021

128. Karavana Korner Üzerine Tezler

 


1- Geçmiş sezondan yüklü bakiye illaki vardır, ihmal ediyoruz, yeni takım, yeni anlayış, Hoca'nın aldığı 3 sezonluk yeni termin. Avrupa kupası ve ligde toplam 128 korner kullandık. Sıfır gol, veya sıfır gol tehlikesi, 10larca kontra atak.

2- Kulübede, biri korner atmaktan, diğeri atılan kornerleri gol yapmaktan ekmeğini kazanmış iki ceset. 128 korneri taraftar gözüyle bile izlemeyen, en ufak bir kombin, varyasyon, taktik üretemeyen  Fatih Terim'in  baltayla  odun yararken sırayla hınk deyicileri. Teze muhtaç bir konu, iş başa düştü.

3- Simoviç'ten bizzat dinlediğim yan top mottosu; A)Top kafa vurma mesafesi ve aşağısından geliyorsa kesin çıkma, sana elinin hiç bir avantajı olmayacak, sen de içerideki 12-15 futbolcudan birisin. Kendi adamına çarpabilir, penatı yaptırabilir, boş kaleye gol atılmasına sebep olabilirsin.

4-B) Top daha yüksekten geliyorsa kesin çık, iyi sıçrayan biri olsa sana dokunduğu zaman faul, el avantajın büyük, blokaj veya slopaj(tokatlama) yaparsan bir çok futbolcuyu eksiltmiş, atak başlatmış olacaksın. Futbolda akan oyundan golün biricik yolu adam eksiltme istasyonlarından geçer.

5- Ey karavana korner kullanan Gala beyin terk futbolcusu, sahanın eni 70 metre, yani sen 35-40 metre mesafede topu senden yana birilerinin kafasıyla buluşturmaya atmak üzere sağ elini havaya kaldırmış futbol topu ırz düşmanı iyi dinle.

6- Ülkede bugüne kadar kaydedilmiş şut hızı 269 km/h ile Hami'ye ait. Bu hızda vurabiliyorsan bile vurma. Normal bir şut 120 km/h. Sen orta yapıyorsun yani plase, şandel, muz dediğimiz vurulması imkansız light vuruş. 80 km/h, yani yaptığın ortada(ne demekse) top, 1.8 saniyede penaltı civarına ulaşıyor.

7- Aynı saniyede bir futbolcu 18-20 metre koşabiliyor, zaman çok yani. Kafa vurucular sıfır ilk hızla sıçrıyor. Stoperleri sayma onların kafa vurma tecrübeleri gelişigüzel uzaklaştırmaya yönelik. Bu yüzden bizim kullandığımız kornerleri, uzaklaştırmaya şartlanmış rakip takım kafa vurucuları kolay uzaklaştırıyorlar. Şandel vurduğun için kaleciler çoğunu topluyor.

8- Kalecinin eğer Simoviç mottosundan haberi varsa çıkıyor alıyor zaten, uzaklaştırılan topla birlikte sazan gibi avlanıp, az adamla yakalanıyoruz. Muhtemelen rakip futbolcular işin kolayına kaçıp, bilerek topu kornere atıyorlar. Gala'ya akan oyundan setten gol atmak çok zor.

9- Korner kullanırken taktiğin yok anlaşıldı, bari parolanı, şifreni değiştir. Bankalar bile 3 ayda bir uyarıyor şifre değiştir diye. Rakip şaşırsın, ulan acaba nasıl atacaklar diye bir an için tereddütte kalsın. Yok, yeminliyiz, sağ kol yukarıda kaleden gittikçe uzaklaşan topun uzay yolculuğu.

10- Futbolcu lisansı olmayan sağlıklı bir genç bile 40 metre mesafeye saatte 140 km/h hızla şut çekebilir. İyi kötü amatör ve gayri resmi 100lerce maç oynadım, oynayan herkes bilir. İyi korner kullanan futbolcu, yığılı futbolcu gurubundan birinin kafasını hedef almaz. Messi olsan hikaye, kaleyi kerkenez alacak direk gol atmaya vuracaksın.

11- 140 la kafa vurma yüksekliğinden (2-2.5 metre en fazla) kaleye gol atmaya vuracaksın, kimseye değmese gol olacak vuruş yap, birine çarparsa zaten geçmiş olsun, biz vuramasak bile karşılanan topun kontra olma ihtimali yok. Sert kestiğin için top en fazla 1 sn havada kalacak, rakibin pozisyon alıp düzgün çıkması için süre az. 

12- Kaleci Simoviç derslerinden habersizse, muhtemelen topa çıkacak, çıktığına pişman olacak. Böyle bir vuruş da mı yapamıyorsun, topu korner direğinin dibinden taca bırak. Kornere gelen futbolcular tac atana bassın, topu kapma, sete dönme, ani çalım, 10larca opsiyon var gol atman için. 

SON; En kötü takım bir maçta 5 serbest vuruş kazanıyor, biz kazanmak zorunda olan, oyun forseleyen takımız, kapanan takımlara oynuyoruz. Serbest vuruşcu istihdam etmemek akıl tutulmasıdır. Gerekirse 10 kişi oyna ama içlerinden biri, Sneijder olmalı,  Hagi olmalı, en az Selçuk olmalı. Sevgilerimle,

7 Kas 2021

Testi kırılmadan; Karagümrük Maçı

 

1- Kornerler başımıza iş açacak, bu sezon 117 defa kullandık, en az yarısı kalemize gol tehlikesi olarak döndü, gol pozisyonu bile yok. Savaş bekleri bu sefer atacağız diye gereğinden fazla kasacak, sıçrayacak kafa göz kıracak sarı, kırmızı kart kapıda, vazgeçin bu sevdadan. Korner direğinin dibinden taca bırakın dönün. 

2- Karpatların Messi'si insanlık dışı bir gol attı, 18 içinde 18 kişi var, 17 kişiye değdirmeden Harbi Messi bile atamazdı, lağım medyası golün büyüklüğü yerine ofsaytı konuştu. Nelsson havadan 1,  yerden 3 metre mesafedeydi. Maksat suyu bulandırmak, bulandıradurun pislikler.

3- Bağıra çağıra yaza çize Berkan'ı tek adam yiyici olarak istihdam ettirmeyi başardık. Bir kişi az biraz eksik olacak ama olsun, iki kişi fazlaydı. 6-8 numaralı mübarek formalar toplamda en az 24 km koşacak dedik, Berkan bu gidişle bir maçta tek başına 20yi geçecek. İlk topa bassın rakibi bozsun yeter. Topa en yakın diğer yetkili kademesine girer. Ondan gol, çalım, 40 metreye pas atmasını bekleyen yok.

4- Gol atamayan 9 numara yanıma oturur kuralına devam. Bu gidişle hiç biri atamayacak. Vuruş güvenliğini sağlayamadığın 9 numara kolay kolay atamaz. Hakan'ın kaçırdıklarını hatırlayın, demek şimdi olsa atamadın çık. Vicdanın rahatsızsa kurayla birini seç hiç atamasa bile en az 10 maç oynama garantisi ver. 

5-Moskova maçında taraftar limiti tanınmadı, yarı yarıya oynansa 25 bin kişinin yarısı gelecekti, atış serbest dediler 50.000 in yarısı geldi. Büyük Gala Taraftarı durumdan vazife çıkarılacak ölüm kalım maçı olmadığı sürece gitmez. 50.000 Aslan görmek isteyen Fener maçını beklesin.

6- Maç öncesi notlarda son söz Feghouli'nin. Haram aylar çıktı, gördüğün yerde tepele ayeti (Tevbe 5) mucibi, Ümmetin Mücahit'i kıyamda, bir önceki maç usta işi bir gol pası, Moskova maçında tarihi Gala Futbolcusu duruş pozlu, muhteşem gol. Arkası gelir mi, bilemeyiz, emin olduğumuz şey saç baş yoldurana kadar banko oynar.

7- Luindama ömür boyu kulübeyi pas pas yapacak kadar feda edilesi bir futbolcu değil, bir  kanal da ona açmak lazım. Ben diyorum ki, Savaş Beki Marcao'yu 6 numarada  adam yiyici oynatsak daha fazla verim alabiliriz, en azından deneyebiliriz. Berkan'ı dolayısıyla Çika'yı bir kademe daha öne atalabiliriz. 

8- Sis-Ateş'li Tulumbacılar Beşiktaş'tan çok daha büyük takımdır.  Beberuhilerin, Tuzsuz Deli Bekir'lerin, Kabadayıların, Hovardaların, Bitirimlerin şanlı Atletikaragümrüğüne saygım sonsuz. ligin en iyi top oynayan 3 takımından biridir, işimiz zor. 

9- Trabzonspor'a verdiğimiz destek, sempati ve avans bu gece itibarı bitmiştir. Sergen Holdem Poker, Vitor Rus Ruleti kumarbazıdır, kumarbazdan ödüm kopar, Hacı Abdullah pişti bile bilmez, puan farkını taşıyabilecek yürek yok Karagümrük maçını atlatırsak korkudan titreme, sara, nöbetleri başlar, mutlak bir yerde geçeriz. Son düzlüğe kalmaz.

10- Yol uzun, yol engelli, yol çetin, yol 23 yolu. Büyük Galatasaray Taraftarı gün sayıyor, Fener maçı bekleniyor. Büyük takım refleksi gereğini yapacaktır. Yaşasın Galatasaraylılığımızın yüksek öğretisi.

30 Eki 2021

Testi Kırılmadan; Gaziantep Maçı

 


1- Maç öncesi antrenmanla ölümcül bir hata yapıldı, küçük boy bir başaltı semt takımına büyük takım imajı verildi. BJK li olsam övünürdüm. Yarın ölüm kalım maçına çıkarsan taraftarı hangi motivasyonla antrenmana çağıracaksınız.

2- Kaleciden kaptan olmaz, hele ki bizim ülkemizdeki lig Gala Şampiyon olmasın mottosuyla sevk ve idare edilirken. Her pozisyonun Var'a gitmesi lazım, kaleci itiraza sarı kart korkusuyla gelemiyor. Çok acil banko biri Kaptan olsun. Adayım Nelsson.

3-Yazmaktan işaret parmaklarım kireç bağladı, duran top penaltı bile olsa atamıyoruz. Bu sezon 110 korner kullandık gol pozisyonu yok, kalemize kontratak var. Çare; Tacı en uzaktan tekrar taca atmak, korneri en yakından taca bırakmak, Penaltıyı en kazmaya attırmak. %25 le atıyoruz zaten.  

4- Her maç eksik oynuyoruz, gol atamayan bir sonraki maç yedek, bu durumda kim oynarsa oynasın golcü tedirgin, vuruş güveni yok. Çok kötü bile oynasa bir sonraki maçta da oynayacağı güveni verilmeli. Halil takımın 1. santraforu. Gol şansı elbet açılacak.

5- Savunmadaki işi 4 kişiye yaptıracağımıza 3 kişiye yaptırabilsek ne güzel olacak, ne var ki Hoca denemiyor, biz de vaz geçtik bari çapalardan birini kesecek formül bul, hücumda oynatamadığımız her oyuncu maça eksik başlamamızın sebebidir. Gerekirse kalecisiz oyna. zaten oynuyorsun.  

6- Bir an evvel 2 li ön liberodan vazgeçilmeli. Mami gibi, Suat gibi biri veya ikisi, 6 numarayı formayı, toplamda en az 14-15 km koşturmalı. Teknik arayan yok, gol at diyen yok, topa refakat etsin, ilk topa bassın yeter, yorulunca çıksın, Berkan'la başla, Taylan'la bitir. 

7- Paşa Bey'den kıllanmıştım, Ribery by passı seziyorum, bu kadar iyi futbolcuyu bu kadar ucuza getirecek akıl bizde yok, 20 yaşında kötürüm futbolcuyu alacak kadar da aptal  olmadığına göre, geldiği takımın rakibine gider. Ben Yedlin'e güveniyorum.

8- 15 km koşturulan bir forma oluşturulabilirse Morutan'a çalım atma serbestliği verilsin, istediği kadar kaptırsın, takım enerjisini en az kullanarak adam eksiltmenin en kestirme yolu çalımdır. 10 çalımdan ikisini geçsin razıyım. kaptırdığına da o  çalım atarken dinlenenler koşsun bir zahmet.

9- Trabzon'a bir maç daha görev veriyoruz, Fener, Rize'den sonra BJKyi de yenip olay yerini temizlesin sonra işine bakarız. Büyük Gala Taraftarı tribünlere geri dönüyor, Gaziantep maçını da yarım yamalak atlatalım, takımı teslim alırız.

10- Galatasaraylının yarası ilk Fener maçı başladığında kabuk bağlar demiştik, sistem takımları duble yapıp yaramızı iyileştirdi, sebep bahane yok, top sende Cim Bom, Şimdiye kadar tatbikattı savaş yeni başladı. ölümle kapansa sana gelen yollar, tabutla geliriz



26 Eki 2021

Kadı S.kildikten Sonra Kapıyı Kapatmak; BJK 2-1 Gala

1-Rakipler köy kasaba takımlarına yenilmiş, alacağı galibiyetin fiyatı 3 puandan çok fazla. ilk 11 çıkarma, oyun okuma, değişikliklerdeki isabet 1/10, denk gelmiş köre atmış beraberliğe razıyken topalı vurmuş, takım insanlık dışı pas trafiğiyle golü bulup zaferle ülkeye dönmüş.

Gaziantep maçına çok var, BJK maçı da garanti değil, apolete nişan töreni güme gitmesin. Küçük boy bir başaltı semt takımıyla yapacağın sıradan maçı büyük maç havasına sok, antrenmana taraftarı çağır İmparator diye bağırt egonu tatmin et. Maç, Nef Arena'da kaybedildi.

2- Hakem Fırat, Var'da Mete, 30 milyon taraftar aynı şeyi söyledik, başımıza iş gelecek, gelmez, siz bilmezsiniz ben bilirim, bendeki taktik totem efendi taktiği, en son yendiğim maçta ne olmuştu, aynısını yaparım, sonradan soktuklarım maçı alır. Yenilirsem bahanem hazır, taraftar arkamda, suç hakemde.

3- Sebeke'nin sevk ve idare ettiği ligin üvey evlat takımısın. Her lehine pozisyonu Vara şikayet etmen lazım, kaleciden kaptan olur mu, itiraz etse sarı kart. Arda sürekli oynasa eminim bu kadar çok puan kaybı yaşanmazdı. Acil Marcao'nun kaptan yapılması lazım. Kaptan olursa kendisini bir nebze hakem illetinden korumuş oluruz.

4- Kaleci hakkında yazı yazmayı kendime yasakladım, merak eden www.mahalletakimi.blogspot.com dan Muslera etiketine girip okusun, benim kalecim değil, istediği kadar gol yiyebilir, ben sezonu 80 golle kapatırız fetvasını vermiştim,

5- Nelsson-Marcao tandemi son yılların en iyi tandemi. Bilerek, çalışılmış, planlı bir oluşum değil, random, tesadüf. 10larca çöp transferden sonra elbet biri rulette çiçek olacak. O da bakalım ömrü ne kadar sürecek.  Sağ sol saldırı bekleri patlak, biri banko oynayıp sürünüyor, Ömer Bayram'ın mezarını kazıyor, diğeri kayıp, bu kadar ucuz ve iyi beki aldıklarında kıllanmıştım zaten. Yetiş ya 2. dönem at pazarı transfer fuarı. O zamana kadar tutarız, motto hazır 8 de kapanır 28 de olasılık var mı var.  

6- Penaltıları angarya veya fantezi olarak görüyor, Emre Akbaba'yı kazanayım diye Şampiyonluğu verdi, muhteşem bir gol atmış, bırak duble yapsın Çika, olmaz Mohammed'i kazanacak, bizi uyutmayacak. Kazanılan 4 penaltının 3 ü adam kazanma ego sevdasına kaçmış.

7- Taç atmasını bilmiyoruz, kornerleri geçtik, 1000 defa daha korner atsak yine atamayacağız. Serbest vuruş topunun ırz düşmanıyız. Serbest vuruşun adı penaltı bile olsa atamayız. Son top kaleci bile gitmiş ki gülmekten çenem yırtılıyordu, acaba Muslera'nın gol atma olasılığı neydi, ben hesapladım, bir maymunun bilgisayar başında rastgele tuşlara basarak evrim tarihini yazma olasılığından bile düşük çıktı. Son top korner 10 kişi içeride atış, hakem acıyıp maçı bitirmese boş kaleye 3. goldü. Bu sezon tam 110 korner attık. Rakip kaleye sıfır tehlike, kendi kalemize 10larca kontra atak.

İroni değil kardeşlerim, tacı en uzak yere tekrar taca atmalı, korneri direk dibinden taca bırakmalıyız. gol atma, top kampa şansı daha çok, takım koşusu yapmamış oluruz. 

8- Futbol ölümü gelmiş, it yatağına doğru yola çıkmış Babel'den beklentin ne be Hoca. Bu adam senede 5 maç oynayacak 1 ini oynadı, bırak biraz dinlensin. Alacaksan diğer ölüyü al, Feghouli'nin de en fazla 5 maçlık mazotu var, bakarsın bir kere daha köre atar topalı vurur, omuzuna bir sırma daha takarlar.

9- Yayıncı kuruluş başta ülkenin spor ekonomisinin ayağa kalkması, isyan etmesi lazım. Neyin bedelidir bu BJK sevdası. Hadi Fener olsa hak veriyorum, pazarın en büyük müşterisi, bütün lağım medyasının yalını yemini suyunu Ali Koç veriyor. Bu ülke 3.defa bir küçük takım Şampiyonluğunu taşıyamaz. Futbol Takımı mağazaları sinek avlıyor. Benim kitap bile satılmıyor. Galatasaraylı yenildiği zaman tv bile seyretmez. Şebeke ısrarla Gala Şampiyon olmasın diyor, küçükler sıyrılıyor.

10- Ülkemizde BJK namlı bir takım yoktur. Galatasaraylının yarası ilk Fener maçında kabuk bağlar, Hatay'ın kuyruk acısı var hesabını soracaktır. Konya ligin en iyi futbol oynayan takımı, bir kere de onlar koyar dağılır giderler. Hepinize geçmiş olsun, yense de büyük, yenilse de. 

 


25 Eki 2021

Testi Kırılmadan; Beşiktaş Maçı

 


1- Andone vitese takmıştı, 18 içinde spin atıyordu, tekme yedi, devam etti, bir çalım daha atıp düştü, oyna devam. Karpatların Messi'si daldı çalımlarla, son çalımı atıp vuracaktı, komadılar, düşmedi, devam etti, hakemin canına minnetti, oyna. Olsun Gala topçusu duruşu budur, her futbolcu çevik, zekidir, ama tarih ahlaklı Atatürk sporcusunu yazacak.  

2- Rize'den çektiğimizi Real Madrid'den çekmedik, puan alamazlarsa kıyamet kopacak maçı oynuyorlar, Şebeke marifetiyle tam kıyameti önleyeceklerdi, tam Karadeniz taşmayacaktı ki Sevimli Öcü ben Andone'ye, ben Morutan'a benzemem, ben yıkılmam, onlar acıdı, ben acımam diye savaşarak golü attırdı. Bu taraftar kendisini minnetle anacak. Burada da gözlerden kaçan benden kaçamadı yakaladım. Herkes gole sevinirken bir kişi sevinmiyordu, Nellson hakemi adam markajına aldı, Şebeke'nin beyninde dolaşan muhtemel bir katakulliyi önledi. 

3- Bizden önce oynamışlar berabere kalmışlardı, biz de berabere kalsak el sıkışırdık. Önce BJK, sonra Fener kasaba, köy takımlarına kepaze oldular, birinin başında Abbasağa kaçkını tinerci Sefil Sergen, birinin başında 2. defa kovulmasına ramak kalmış ithal Haşortman. Rakip Konya, Rize, hakem heyeti Ali, Mete değil ki fark etmesin, Fatih Terim'le aralarındaki farkı. Çarpıldılar, Ülke puanı denen tuz çuvalını sırtımıza yüklediler.

Rakip turnuvanın gediklisi, Tavariş Demirspor. Onlar da gurupta kaybedilen 2 şer puan  durumundan vazife çıkarmış direnecek bes belli. Kenara bir bakıyor hocası, topçusu, olanca heybetiyle Fatih Terim hayaleti. Dünyanın neresinde maç yapsa tanınacak tek Türk Hocası, içeride lağım medyası marifetiyle fark ettirilmemeye çalışılsa da dışarda başka bir alem var, kimse Galatasaray'ın oynadığı kötü futbolla umutlanamıyor, başında Terim var diye ürküyor.   

Maçı hepimiz seyrettik, yorumları okuduk, ben golü yazayım. Son 6 pas tek pas oldu, ondan önce de 3 pas yapılmıştı. Normalde Marcao kaleciye dönerdi, ne var ki cellatlar oyuna girdikten sonra 2 topumuzu kaleci kurtarmış, uzun maçlardan sonra ilk defa üst üste korner tehlike yaratmıştı, gol an meselesiydi. beraberliğe fit olunacak eşik geçilmişti ki, tika taka başladı. Goldeki en büyük pay topa dokunmayan Sevimli Öcü'nündü, tekrar izleyin. Morutan el bombasını attığı anda Öcü stoperin birini ayıklayıp, Kerem'e yol verdi. Morutan'ın insanlık dışı pası güme gitseydi çok üzülürdük. Birlik dostluk dayanışmayla atılan kolektif bir goldü, daha güzeli atılana kadar en güzel Gala golüydü. Tuz çuvalını ülkeye tek bir zerresini bile düşürmeden getirdik. Bu iş bizim işimiz, bu dert bizim derdimiz. 

4- BJK maçına geçiyoruz. Halil, Öcü, Mohammed'den kim oynamıyorsa o kadar eksiğiz demektir. 2006 Şampiyonluğunda forvet ilk 11 çoğu maçta, Arda- Ümit Karan- Hakan Şükür-Necati- Hakan Şükür le çıkmıştı, İliç, Hasan Şaş'da bir arkalarında. Bir tek Saidou'yu orta sahada bırakıp her maç Gerets saldırmıştı, tarihin en iyi kadrosuyla, en kolay şampiyonlukta maç puan ortalaması 2.32 iken, 83 rekor puanla gelen şampiyonlukta 2.44 dü.  Büyük takım gol yemeye korkmaz, Bir maç bekliyorum, Morutan-Öcü-Mohammed- Halil- Kerem 5lisini ilk 11 de.

5- Paşa Bey'den kıllanmıştım, bu kadar ucuza bu kadar genç bu kadar iyi futbolcuyu alabilecek akıl bizde yok. Bir tuhaf sakatlığı var, umarım büyük bir problem yoktur, ne var ki korkmayın Yedlin form tuttu, son iki maçta geldiğinden beri en iyi maçlarını oynadı. Devam edecektir. 

Tarih yazdığımız sezonların tandemleri, biri teknik biri gözünü budaktan kafasını tekmeden sakınmayan savaş bekleriydi. Papaz-Yusuf, Popescu-Bülent gibi niceleri. Az daha kıyıyorduk Galatasaray etik kuralları belimizi büküyordu, Marcao tahliye oldu, Nellson'la birlikte hem teknik, hem savaş beki tandem oluştu, Muslera'nın da erken form tutmasıyla artık akan oyundan kolay kolay gol yemeyiz.

6- Hiç bir mecburiyet yok ilk 11 yabancıdan oluşabilir, nitekim diğerleri fasulyeden oynattıkları Türkleri kulübeye gönderirken, bizde Barış çıkıyor, Kerem oyun giriyor. BJK maçını da kazanırsak, Türk oynatma kotası koyarlarsa şaşırmayın. Kerem-Barış ikilisinden kim daha sonra girerse fişi çekme görevi onun, önce oynayan yatıracak, sonradan giren uçkuru çözecek.

7- Geçen sezon millet Salih rüyası görürken benim gözüm açık Berkan'ı kolluyordum. İlk 11 deki yerini tam perçinlediğinde çok daha iyi olacak. Uzaktan bir gol atsa Melo'ya dönüşecek. Hatırlayın Melo bize bidon olarak gelmiş, ilk golü 18 dışından atıp havlamaya başlamıştı.

8- Futbolda güzel oyunun, güzel golün olması için tek yol, mayınlı bölgeye çok adamla girebilmektir. Adam eksiltmenin en kestirme yolu da çalımdır. Takımın en iyi çalım atanı Morutan'a çalım yapma, kaptırdığı topu it gibi kovalamama özgürlüğü tanınmalıdır. 10 çalımdan 8 ini kaptırsın razıyım, insan yiyiciler birer km fazla koşsun, 2 defa geçerse felç eder tekerlekli sandalyeye düşürür. 

9- Galiba korner golü gelmek üzere, attığımız son iki kornerin gol olmaması büyük şanssızlıktı, kısmet Beşiktaş'a diyorum. Fazla, gereksiz pas futbolun katilidir, en somut örneğini Moskova'da gördük, 328 pastan sıralı 6 pası gol oldu. 450 yi geçmememiz lazım. Marcao'nun dönmesiyle stoperler arası pası minimuma indirdik. Saldırı bekleri gole katkı yaparsa, ilk yarıyı sarı kartsız geçersek yeni bir zaferle yuvaya döneriz. 

10-Fener son saniyede pert oldu, en büyük goller santrası yapılamayan gollerdir, evlat acısı gibi koyar, 5 tane yemekten beterdir, Galatasaraylı kardeşlerimiz; Şebeke, teşkilat dinlemeyip Fener'i gayya kuyusuna attınız, mesajınız alındı Ülke futbolu marka değeri çuvalını omuzladık, bir sezon daha küçük takım Şampiyonluğunu kaldıramayız, yükün ağır Cim Bom Bom, bu akşamdan itibaren misyon budur, saldır. 

11- Ülkemizde BJK namlı bir takım yoktur, 10 yaşıma geldiğimde adını ilk defa duymuştum, benim için hala yok hükmündedir. Antrenman şov yaptık bence gereksizdi, alt tarafı küçük boy bir başaltı takımıyla maçımız var.  Yolumuz 23 yolu, fazla avans verdik, emaneti Florya'ya getirecek, bayrağı köprüye asacağız.