3 Mar 2021

23.Şampiyonluğun Şoklaması; Anakaragücü 2-1 Galatasaray

Klasik maç yazısı kelimesiyle başlıyorum. TUZAK. Ben yazmaktan artık sıkıldım, ama bugüne kadar kurulanlar bugün kurulanın yanında Miki Mausa kurulan kapan kalır. Çok profesyonelleştiler. Şeytanın aklına gelmezdi bunların geldi. Aslında yenseydik bile bu cümleyle başlayacaktım. Bilen bilir benim tabelayla ilgilenmem maçtan 5 dakika sonra biter. 

Ligin uzak ara en iyi hakemi Halil Umut Meler bizim maça verilince tahmin yaptık, hayra alamet değildi de neden verilmişti. En kritik maça en acemi hakemi verip, en kaşar hakem heyetini bu maça neden atamış olabilirlerdi. Sonuçtan bağımsız aynen böyle yazacaktım. Şebeke'ye görece en kolay maçımızdı, Rıdvan'ı, Rambo'yu hakem yapsalar yine Galatasaray yenerdi. Peki niye verdiler? Maçı koparsaydık, lehimize hakem hatası yapacaktı. Bakın görün sizin maçınızda da hakemler hata yapıyor deyip sesimizi keseceklerdi. 

Troller, zift kanallarında kusacaktı, İstedikleri sevdikleri hakemi maçlarına atadılar, Gala kazandı. Ankaragücü pis akvaryumun temiz balığı, hemen hemen akvaryum dışına da attılar zaten, vıyak vıyak bağırsın dursun. Hakem kervanı yolda düzdü. Baktı Gala kötü oynuyor, Ankaragücü haftalardır hazırladıkları gibi beklenmedik direniş gösteriyor, kollamaya başladı. Hatalarını yazmayacağım, hepiniz benden iyi görüp yorumladınız, ortada hata falan yok, suç işlediler. Bu suçun ödülü de ömür boyu yaşam sigortası. 10-15 sene sonrasının hakemlikten en zengin olan şahsı olmayı garantiledi.

Hakemi gereğinden fazla konuştuk.

Biz ne yaptık, ne yapmalıyız. Önce ki maç galipken yazdık devam edelim. Takım potadaysa kalecisiz, golcüsüz  potaya tutunmamızda en önemli rolü oynayan gözbebeğimiz Taylan'a ne oldu. Etabo'nun beklenmedik formu diyen futbolu bilmiyor demektir. Ne demek şimdi bu Anaconda atıyor diye koskoca Falcao hiç oynamayacakmı. Ya da onun atılmasını mı bekleyecek. Taylan oynamak için Etabo'nun küfür yemesini mi beklesin. İkisini de oynat, yer yok diyorsan birini kaleye geçir yine oynat. O olmaz diyorsan 6 numaralı formayı vardiyalı koştur. birer devre oynasın 15 km formayı koştursunlar. 45 dakikada 7.5 km koşamazlarsa da kadro dışı bırak.

Yenildiğimiz maçlarda futbolculara giydirmek hele şu ortamda faydadan çok zarar verir. Biz çocuğu çeşmeye giderken dövüyoruz, gelirken testiyi kırdığında değil. Takım ite kaka seri galibiyetler alıyorken söyledik, hepsini de Şer Şebekesine rağmen aldı. Kötü oynuyoruz, bu oyunla her maç hakemi yenemeyiz dedik. Başımızda Dünyanın en çok maça çıkmış hocalarından biri var, daha dün başlayanlar gibi bir motto bellemiş. Galip takımı bozmam. Soru; galip takımı mı bozmazsın?, iyi oynayan takımı mı?. Büyük hocaysan yenen takımı değil, yenilen takımı bozmayacaksın. Ne dedin maç öncesi çocuklara, bir önceki maç kazandınız, sizi ödüllendiriyorum, güveniyorum, çıkın bu maçı da kazanın.

Burası İsveç ligi, Izlanda ligi değil ki, sen her maç doldurulmuş, puan kaybettirilmiş, yine kaybederse dünyanın sonu gelecek hakemle desteklenmiş takıma karşı oynuyorsun. Ceza olarak yenilen takımı oynat hoca.  Anaconda atıldı, Falcao'yu koy aynı takımı çıkar, onlarda sebep oldukları rahatsızlığımızı temizlesin.

Maçtan sonra Fatih Terim'de söylemiş, bize tuzak kuruldu diye, 

Yineliyoruz, son sözlerimizi 23.ün kupa töreninde meşaleler altında söyleyeceğiz, sondan bir öncekileri zapta geçiriyoruz.

Tuzak aslana kurulur demedik mi hocam, eşşeğe öküze tuzak kurulduğu görülmüşmüdür?. Nihayet bu gece büyük bir pusuya düşürdüler, En umutsuz maceraya sürüklemek istediler. En umutsuz macera, yedi yerden yara almak değil, umutsuzluğa düşmektir. Dünyanın en korkunç yaratığı Yaralı Aslan'dır. Başlarına büyük bela aldılar. Berabere kalsak yazmazdım, yenildik diye daha bir kinle yazıyorum. Yenilgiyle şoklandık, takıma reset attık, kuşandık, hazır kıtayız. 

Teslim olun çağrılarına ateşle karşılık vereceğiz. Bu saatten sonra bizim için artık her yer tuzak, herkes hedef. Hepimizin kanı yerde kalmayana kadar, hiç birimiz kanımızı silmeyeceğiz. 13 de 13 yapıp ŞEBEKE'yi de yenip 23. Şampiyon Cim Bom yazdıracağız.  Köprülerden turuncudan iz taşıyan sarılı, vişneye çalan kırmızılı bayrağı seyredeceğiz. 

Çocukluk Aşkımsın, feda olsun. Ne Mutlu Galatasaray'lıyım diyene.

28 Şub 2021

En Uzun Koşuysa Elbet; Galatasaray 2-0 Erzurumspor


Kumpaslardan, tuzaklardan ateşlerden geçiyoruz. Her maçımıza ayrı bir toplantı yapılıyor, bir maç öncesinden oynayacağımız takım hazırlanıyor, kimle oynarsak oynayalım bir hafta önce yeniliyor, acısını bizden çıkarmak üzere motive ediliyor. Maçın çoğu dakikaları günler önceden oynanmış oluyor, pusuya bağlı ipi çekmek üzere her maça bir öncekinden beter bir tetikçi atanıyor. 


Yine öyle oldu, Erzurum City'yle , Sanki Manchester City'yle en az bir çeyrek final maçı oynar gibi oynadık. sezonun en büyük topunu oynadılar. Sanıyorlardı ki, öyle inandırıldılar ki kaybederlerse Palan Döken başlarına yıkılacaktı. Belki de son 14 maçın enerjisini bizim maçta harcadılar. Tek tesellileri, her takım bize karşı son nefesini verir gibi oynayacağı için, kendilerini totalde rakiplerinden moral ve fizik açıdan aşağı düşmemiş kabul edebilmeleridir. 

Sorun yoki her takım isterse bir sonraki sezonun eforunu da bize karşı harcayacakmış gibi hazırlanıp öyle çıksın. Galatasaray tarihi, tuzakları bertaraf etme tarihidir, Aslan'a tuzak kurduğunu sananların çukuruna yaban eşşekleri düşmeye devam edecektir.

Maça gelelim; Yenilen takım mı bozulmasın, iyi oynayan takım mı? Soruyu genişletelim Kalecisiz, golcüsüz, sağ beksiz, sol beksiz, orta sahasız, sezona tutunmamızı sağlarken arada yenilen mi, yoksa kalesine Muslera geçmiş, 9 numarasında golleri insanlık dışı şutlarla atan Anakonda'sı olup da her maçını kazanan takım mı? Etabo'nun beklenmedik formu Taylan'ı cezalı olup oynamadığı bir maçtan sonra kulübeye attı. 12., 13. futbolculuk iyi oynayan, kazanan, yürüyen  takımda en zor iştir. Bıçak sırtı bir durum, mecbur oynatılacaksın, girdiğinde  iyi oynamak zorundasın, en ufak bir hatanda kulübede geçireceğin zaman uzar. 

Linnes olsan sorun değil, devlet memurusun, nereye sürülürsen oraya gider çalışırsın, Belhanda, Babel'sen profesyonelsin, sıcak aşım dertsiz başım der geçinir gidersin. Taylan gibi, taraftar futbolcuysan koyar adama, takımın gözbebeğiyken, kenarda olduğun, katkıda bulanamadığın takımı seyretmek. Donk içinde aynı şeyleri yazarım, ne var ki Donk kaşar, bugün var yarın yok. Kaleye koy oynar. Hoca'nın bir an önce bu işe neşter vurması lazım. Ben olsam 6 numaralı formayı 15 km koştururum. Bir devre birini bir devre birini, Etabo bu formuyla yedek oturmaz, Taylan'a yazık olur. 3 maç daha oynayamazsa Emre Akbaba'ya evrilir. 

Diyorlar ki kazanıyor ama kötü oynuyor, çok pozisyon veriyor. Ben katılmıyorum, Çok pozisyon vermesinin sebebi, kaleci Muslera. Takım, nasıl olsa Muslera yemez , 1 golle de beni bu maçtan galip çıkarmazlar mottosuyla bir ance fişi çekmeye oynuyor. Geçen haftayı geçtik, Erzurum maçında da aynısı oldu. Etabo insan üstü oynarken, faul olmayan pozisyonda sarı kart alarak oyundan düşürüldü. Kötü zeminde pas futboluyla gedik arayıp üst üste golleri bulduk, Arda'nın çataldan dönen topu girse, önümüzdeki maçın aktif dinlenmesine geçecektik. Golü yesek misliyle cevap vereceğimize eminim. 3. gol gelmeyince de galibiyete limon sıkmadan maçı bitirme yoluna gittik. 

Bana Anakonda deyin demişti, ilk geldiği gün. Elimizden geldiğince yaymaya çalıştık. Dün kendi tescilledi, ANACONDA olarak anılacaktır. Eskiden mahalle futbolunda böyleleri için üretilmiş bir futbol terimi vardı. ''abanmak yok'' yakında sıkça duyacağız. Kaleciyi de içeri sokacağı veya kalecinin şuta sırtını döneceği bir maç bekliyorum. Tuzaklardan biri de bu olursa şaşırmam. Futbolcu sağlığı tehlike altında, Serbest vuruşun başına geçse baraj kurmaya korkarlar. Şutlarına maksimum hız belirleyebilirler.  

Gala'nın oynayacağı en büyük maç önüneki ilk maçıdır. Kolay maç yoktur, en ufak bir dikkatsizlikte kendimizi yarış dışında buluruz. Ankaragücü maçı bir finaldir,  aynı konsantrasyonla bu maça hazırlanıp milyonlarca inanmış taraftarın enerjisiyle bir pusudan daha sağ selamet çıkmalıyız. 

Elbette en uzun koşuydu bu seferki lig, en güzel son 22 yi Gala Delikanlıları koştu.  14 kaldı, Şampiyon Cim Bom Yazdıracağız. Kağıttan bir gemidir Şampiyonluk, Mayıs'a kadar kimbilir kaç yunus kaç DENİZ daha göreceğiz.