Yazmayacaktım aslında artık bu soytarılık üzerine hiç bir şey. Bende saklı kalan tüyoyu, en baba gazetelerin en baba spor müdürlerine söyledim. İplemediler, sistemin, şebekenin bir parçası olduklarını zaten biliyordum da, artık uyuma dümenindeki arıların kıçlarına birileri nodul dürttü ya, belki cesaret gelmiştir sandım, biraz daha nikbindim. Ulan hadiyin, bir omuz da siz atın ne olur sanki, kimden neden bu korkunuz? Nedir bu gaflet uykusunun mazereti?
Kime sorsak futbol kirli, kimse de üstüne alınmıyor. Öyleysem kim kirletti lan bu güzel oyunumuzu. Nereden türediniz, nereden başımıza padişah kesildiniz. Televizyonlarda yalaka sürüsü, yok mu lan bir tane delikanlı adam bildiğini söyleyecek. Teoman sistemden çekildi, Che Guevera'da sıkılıp çekilmişti düzenden, resmiyetten. Verdiği kararın bedelini Bolivya dağlarında canıyla ödedi. Arda Turan'da sıkıldı kaçtı gitti. Hiç mi sıkılanınız yok lan bu pislik yuvasından?
Karar alamama kararı almak için ancak Mehmet Ali Aydınlar gibi bir maşa, kukla olmak gerekirdi. Vak vakları ürkütmesini bekleyemezdik deseleksiyon mamülü devşirmeden. Ne anlar futboldan, hatta hastane işinden ne anlar? Eğer anlıyorsa aynı hastaneyi gitsin Kazakistan'da açsın bakalım açabiliyor mu? İğne yapmasını bilmeyen biri, ülkenin en büyük hastane zincirinin patronu, ve kimse şaşırmıyor bu duruma. Kimse bilmiyor ama ben biliyorum. Sağlık kurulunun içindeki en büyük cerrahı, Fenerbahçe doktoru, yıllar önce Erol Evcil'e askerden yırtsın diye sahte ameliyat izi atmaktan hapis yattı. İşte budur bunların para kaynaklarının sebepleri.Bunların değirmenlerine sular bildiğimiz kaynaklardan taşınmıyor. Uyanın çocuklar, gözünüzü açın taşıma suyla dönüyor bunların değirmeni. Bunlar lafla peynir gemilerini yürütebiliyorlar.
Yüze yakın isim saydı mezbahaya gururlanarak giden koyun edasıyla. Ne mutlu ki içlerinde tek bir Galatasaraylı yoktu. Eğer olsaydı en büyük cezayı biz kesecektik. Ne yalan söyleyeyim çok bekledim bizden biri de çıksın diye. Don Kişot'u horlatmazsam adam değildim, tek başıma saldıracaktım. Şimdi ne olacak peki, ben bu ismi sayılı, üzerlerine suç atılı adamlarla aynı stadyumdan maç seyretmek istemiyorum. Takımlardan biri Biri, en pis olanı gidecek diye sıkıntıya düşecek sistem kına yaksın ben yokum. Merak etmesin yayıncı kuruluş, Dicitürk'ü geri vermeyeceğim, bunca sene geçirmişler devam etsinler, alsınlar benden alacakları maksimum parayı gözü doymaz kan emiciler, zehir zıkkım olsun.
Aslında beni takip edenler şahidimdir, ben bir önceki sezon sonunda özeleştirimi yazıp çekilmiştim aralarından. Ve hatta kısmen sözümde de durdum hayatımda en az bu sezon maça gittim. Ama ah işte, Galatasaraylılıkta söz vermek bir, dönmek iki. Küsemiyoruz, ne kadar yemin etsek de dönüp çarpılmayı göze alıyoruz. Fakat bu sefer gerçekten çöktüm, inanın Fener küme düşmedi diye değil, hikaye dinledik 40 gün boyunca. Ama biz ne arıyoruz çocuklar, delikanlılık. Çık de be kardeşim. Bu verdiğiniz dosyalarda bi halt yok de, içerde yatanların suçu yok de, futbolumuz temiz de, ben Aziz Yıldırım'ın çanak yalayıcısıyım de, bir şey de. Hiç bir şey dememek için toplantı yapılır mı? Futbol, şimdiye kadar anamızın ak sütü kadar temiz ise bile bu gün kirlenmiştir. Futbola tecavüz etmişlerdir, gerçek, saf futbolseverin hayallerini çalmışlardır. Evet futbolun bugün elimizden gidişini zapta geçirmişlerdir. Bizi sistemden bertaraf etmişlerdir. Benim tribünlerden çekilmemi ağızlarından salyalar akıtarak izlemişlerdir. Yerimi birine nasıl olsa satarlar, daha fazla para yatıracak birini bulurlar. Ben şimdi beni izliyorum. Bakalım benden başka ben olacak mı?
Yok bir de neye baktım söyleyeyim mi çocuklar, boka bakar gibi baktım. 15-20 takım elbiseli futbolumuzu yöneten ÇÜK(çok ünlü kişi) lüks bir otelin salonunda masaya dizilmişler, sanırsın ki uzay projesi açıklanacak, ülke çok önemli bir şey duyacak ağızlarından. Acıdım hepsine, ne büyük görevleri varmış da bilmiyormuşum. Kolay mı şebekeyi yönetmek, lideri içeride olan bir örgüt nasıl da mağrurdu en az 40 milyon kişinin huzurunda. İçlerinden Cüneyt Tanman hariç hiç kimsenin adını bile duymadım. Hani misal Galatasaraylı olup da hiç bir Galatasaraylı futbolcuyu tanımayan gibi.
Bir taraftan da belki çok iyi oldu. Başkanı, yöneticileri içerde olan, futbolcuları zan altında bulunan sevgili ülkemizin en büyük takımı artık damalı eşşek muamelesi görecek. Her gittikleri şehirde başlarına kakılacak, maçları mercek altında, haksızlığa uğrasalar bile sesleri çıkmayacak. Suçlunun telaşı, yırtması gibi ezik çıkacaklar maçlara. Ama bize ne, hele bana ne, ben en kral zamanlarında bile ilgilenmedim Kadıköy Cumhuriyeti ile. Ne var ki onların ve temsilcilerinin yüzünden Galatasaray'dan da soğudum. Normalde Arda giderken kıyameti kopartırdım, tınmadım, daha bu gün biri inmiş Florya'ya en ufak bir heyecan duymadım. Galatasaray gol attığında yerlere yatıp tepinmeyeceğimin de garantisi var. Artık senede tek bir maça giderim, Arena'daki Fener maçı bekle beni.
Evet Acıbadem Baytarları, ameliyatı çok güzel yaptınız. Ben size söyleyeyim içerde makası unuttunuz. Başınıza büyük bela aldınız.