Gün sayıyorduk oğul, sen ana karnındayken Galatasaray 14 sene sonra şampiyon oldu. Yetişemedin o büyük güne, 5 günle kaçırdın cümbüşü. Yada bize yol verdin rahat olun daha 5 gün var, maça sen git baba. Neuchatel Xamax'ı indirdik o büyük günde. Sonrası seninle geçen seneler, efsane seneler.
Tribüne ana karnında çıkmıştın, hatırlamazsın yani ilk gittiğin maçı. Fakat ben bir maç hatırlıyorum, Ankaragücü maçıydı, çatapatla çıktı takım. İlk yarı boyunca bağırdın, hayır taraftar olarak değil gıcıklığına. Devrede çıktık, ilk ve son defa Galatasaray maçından son düdük çalmadan çıkmıştım.
Ben sana demedimmi oğlum, çocukluk etme çabuk büyüme diye. Dinlemedin şu son maçta, kimsenin gitmek istemediği maça gidip, Galatasaray için ''gençliğimin amına koydun, cim bomum canın sağolsun''diye bağırdın. Azteka stadında salladın sarı kırmızılı bayrağı. Parkende ağladın. İkitelli Polis Karakolunda sabahladın. 6 ay maça girmeme cezası alıp yine de girdin. Ne günler geçti, bu sütunlarda sadece Galatasaray'la olanlarını paylaşabileceğimiz.
İyimi ettik kötümü bilmiyorum. Şırıngaladık sarı kırmızı kanı. 2 sene sarı lacivert bezlere sıçtın. Ben, benden daha fanatik taraftar olamaz derdim. Seneler öncesinden bırakmak istedim taraftarlığı, 50 yaşında bırakamadım. Çocukken nasıl bağırıyorsam şimdi aynı bağırıyorum. Şimdi tribünlerin en ateşli yerinde, en cefakarların içindesin.
Keşke Fenerli puştun birimi olsaydın. Birde düzenin çanağını yalasaydın. Yavşak, kıl, bencil, riyakar, sahtekar olsaydın. Ezik olsaydın, hıyar parasıyla satın aldığın eşeğin olsaydı da sudan ölseydi. Yalandan efsanelere inansaydın. Geçseydin Galatasaray maçında Galatasaray'lılara yakın bir yere, maymunluk yapsaydın. 2525 kişiden anana küfür yeseydin.
Ah be oğul, biz azız. Azdan yanayız. Onun içindirki gücümüz yetmez ezerler bizi çoğunluklar. Ama Nazım Baba derdi ya, ezilirken güzel kokarız. Fesleğen oluruz, biraz daha ufalarlar kekik oluruz, nane oluruz. Tuttuğumuz takımı ezerler, ezmeye çalışırlar, bir yerlerden her zaman bir delik bulur çıkarız. Takımda ezilirken büyür, ezildikçe büyümüştür Galatasaray, Galatasaray ezildiği için büyüktür.
Oğul soğuk bir kış günü doğdun. Bahardı sanki bizim için. Bahar devam ediyor, büyüme artık. Doğum günün kutlu olsun, en kötü günün Galatasaray'ın yenildiği gün olsun, yolun bahtın tuttuğun takımın yolu gibi açık olsun.
10 yorum:
Ne demiş şair?
Çocuksun sen,
Alnına kırlangıçlar konan!
Nice mutlu senelere Genco!
ÇOCUKSUN SEN (43454 Hit)
Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen
Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu
Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen
Kum taneleri var ya onlardan birindeyim
Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor
Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte
Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum
Dönüşen ve suya dönüşen sorular soruyorsun
Sesin bir çağlayan olup dolduruyor uçurumlarımı
Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman
Birisi adres sorsa önce silaha davranıyorum
Kekemeyim en az kasabalı aşklar kadar mahçup
Ve üzgün kentler arıyorum ayrılıklar için
Bir yanlışlığım bu dünyada en az senin kadar
Ve sen kendi küllerini savuruyorsun dağa taşa
Bir daha doğmamak için doğmak diyorsun
Ölümlülerin işi bir de mutlu olanların
Onların hep bir öyküsü olur ve yaşarlar
Bırakıp gidemezler alıştıkları ne varsa
Çocuksun sen her ayrılıkta imlası bozulan
Susan bir çocuktan daha büyük bir tehdit
Ne olabilir, sorumun karşılığını bilmiyor kimse
Kötü bir anlatıcıyım oysa ben ve ne zaman
Bir kaza olsa adı aşk oluyor artık
Aşksa dünyanın çoktan unuttuğu bir tansık
Seni bekliyorum orda, o kirlenen ütopyada
Kirpiklerime düşüyorsun bir çiy damlası olarak
Yumuyorum gözlerimi gözkapaklarımın içindesin
Sonsuz bir uykuya dalıyorum sonra ve sen
Hiç büyümüyorsun artık iyi ki büyümüyorsun
Adınla başlıyorum her şiire ve her mısrada
Esirgeyensin bağışlayansın, biad ediyorum.
Çocuksun sen ve bu dünya sana göre değil
AHMET TELLİ
ÇOCUKSUN SEN / II Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüm
Bir çiçeğe tutundum düşerken, ordayım hâlâ
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle
Zaman benim işte, nesneleşiyor tüm anlar
Dursam ölürüm paramparça olur dünya Çocuksun sen sesinin çağlayanına düştüğüm
Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir
Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna
Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için
Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak
(Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu
Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç) Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor
Kırlangıçlar konuyor alnına akşamüstleri
Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda
Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum
Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım
Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer
Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle
Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum
Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken
Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde
Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su
Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç
Gülüşünün kokusuyla yeşerdi bu elma ağacı
(Soluğunun elma kokması bundandı belki)
Bir elma kokusuna tutundum düşerken
Sallanıp durmaktayım bir saatin sarkacı
Nasıl gidip geliyor gidip geliyorsa öyle Çocuksun sen, çocuğumsun
AHMET TELLİ
Bir de buradan dileyelim.
Kutlu olsun Genco'm.
10'da beraberdik, 20'de beraberiz, erken gitmezsek 80'de de beraber olacağız.
doğum günün kutlu olsun
Nazmi abi, bu arada Çetin abinin endüstriyel futbol yazısını Aceto'ya göndermiştim, o da sağolsun Ali Okancı'yla birlikte bugün habertürk'teki programında yer verdi (blogun adresini vererek tabi :)), geçen haftaki bölüm şu adreste var:
http://www.tribundergi.com/tdtube/
bu haftaki 5. bölümü koyarlarsa izlersiniz ;)
Çetin abimize saygılar...
doğum günün kutlu olsun :)
Genco Kardeşim doğum günün kutlu olsun..
hep gül..
Abi doğum günü kutlu olsun genco'nun, Allah mürüvetinide göstersin. Saygılar
herkese teşekkürler mesajlar için, daha mürüvet'e filan gerek yok böyle şeylere daha :) gençliğimizin tadını çıkartalım :)
Yorum Gönder