Kupa maçına değer vermiyorum. Kerhen izledim televizyondan. Maça gitmeye üşendim. Şu Aykut'taki balın binde biri bende olsaydı, şu an 250-300 kişiye neler yazsam diye düşüneceğime, Bahama Adalarında taşak kebabı yapıyor olacaktım. Yada De Santchis garibanım bu kısmetsizlikle bu maça çıksaydı şu Kayserispor'dan 4 tane daha yiyip kaleci olduğuna bin pişman olacaktı.
Lincoln; takımın en çok koşan futbolcusu, hem de yalandan istatistik doldurucu koşmaca değil, dolu dolu topla oynayarak, ya da topla oynamak için koşmaca. Topla Lincoln dans ederken televizyondan seyretmek bir başka oluyor. Servet rövaşataya kalkınca da bir garip oluyor televizyondan maç seyreden Fener maçı taraftarı.
Taraftar dedikte, bu maça başlarken küstüler. 5 dakika sessizlik, sonra ağlamaca. Metin Oktay'la bitirmece. Bir de tezahürat tuhaflığı, 3.000 kişi var tribünde,''yetmiyorki stadlaaaaar, kalbimiz senle çarpaaaaaar''.
Angarya maçta angarya yazı işte bu kadar. Oynanan oyun hikaye. Meira, Servet başbaşa kaldılar. Yetiş Emre Güngör. Tur atladık, başımıza iş aldık. İnşallah Fener'le eşleşiriz.
3 yorum:
maçta kayserinin kasap havası vardı ve elbette her maç en az bir faciasını beklediğimiz hakemlerden biri... adam topa elini yapıştırıyor; devam... topuz, ragıp ve m.eren defalarca bileklere bastılar; devam...
sonra bizim arıza çıktı sahneye, çok matah bir futbol oynamış gibi üstüne artistliğini de yaptı, maç sonu ortalık karıştırdı...
aferin sabri, biz senden ilaç için bir tane isabetli orta beklemiyoruz zaten, böyle olay çıkart yeter(!)
golün en son istediğim oyuncudan gelmesi de bu maçın tuzu biberi oldu herhalde...
Aykut'a bi haller mi olmuş yoksa bana mı öyle geldi, artık pek çizgide takılıp kalmıyor gibi...
Kupa maçı olduğu için ara ara seyrettim.Ama Mehmet Topuz'un bana göre kırmızılık hareketi ile ilk yarıdaki el pozisyonunu gördüm. Kazanasak da kaybetsek de pek umrumda olmazdı böyle bir maçta ama maçın ertesi günü fenerliler kalkıp da utanmadan ofsayttan golle kazandınız demezler mi? Ya yüzsüzlüğü çok gördüm de bu kadarını da görmedim pes doğrusu.
burak renktaş; yüzsüzlük değil o başka bişey, sen de biliyorsun ;) altta Çetin abinin ilk yazısında çok iyi anlatılıyor...
Yorum Gönder