Hakemleri tehdit edip görevlendiriyor olmuyor, bizle oynayacak takımı samanla, arpayla yalla besliyor tık yok, zift medyasını salıyor üstümüze, zehir kusturuyor nafile. Zenginler aptal oğullarını başımıza sırayla mı gönderiyorlar ya? Gala'nın vites kolu, daha doğrusu vites ayağı Sergio, takmış arazi vitesine basmış Karadeniz'e Gelevera deresine doğru, Rambo Okan'la muhatap olacak kimseyi arasanız da bulamazsınız, çünkü yok öyle vasıfsız biri. Bari biz çıkalım mahalle delisi sıfatımızla, Cim Bom'un Don Kişot'unun zırhını kuşanalım, Rosinante'ye binip mızrak çekelim Ağrı Dağına, durumdan vazife çıkararak eşeleyelim futbol tarihinin çöplüğünü, Ne büyük bir nefrettir, ikincinin birinciye duyduğu nefret, anlıyoruz. Bakalım kim bu peşimizdeki görüntü, gürültü kirliliği yaratan şımarık sümüklü İkinci?
5 taş oynamıyoruz, yüksek Gala Öğretisine katkıda bulunuyoruz.
Avrupa Kupası; GALA 2, Fenerbahçe YOK
Şampiyonluk; GALA 22.9(yenisi yükleniyor), Fenerbahçe BİLİNMİYOR (zan, yalan, mit 28, resmi tarih şimdilik 19, gerçek 18, Şampiyonluk turu, 21)
Türkiye Kupası; GALA 18, Fenerbahçe 6
Süper Kupa; GALA 16, Fenerbahçe 9
Şampiyonlar Ligi Marşı dinleme; GALA 116( kurucusu, logodaki 8 yıldızdan biri), Fenerbahçe 40
İçler acısı bir tablo, insan rakip demeye utanıyor.
Tarihe, Can Bartu'ya, Lefter'e, Kemal Belgin'e saygımızdan ezeli rakip diyorduk şimdiye kadar. Rebus sin stantibus, koşullar değişene, en az bir Avrupa kupası getirip, 21 defa şampiyon olana kadar ezeli rakibimiz falan değilsiniz. Büyük Gala Taraftarı iyi belleyin, Galatasaray'ın bu günden sonra ezeli rakibi, önündeki maç kimle oynayacaksa o takımdır.
Büyük Gala Başkanı, değil İkincinin başındaki Ağlak Oligark, hiç bir kurumun başındaki insanla konu futbolsa muhatap olmaz, olanı taşaklarından asarız, astık. Geçecek locasına, yakacak 30luk COHIBA purosunu, getirtecek Hazar Denizinden siyah havyarını, açacak Chateau Cheval Blanc şarabını, Faruk Süren'in Hagi'sini izlediği gibi, o da Irz Düşmanı, Pampaların Rasputin'i İcardi'sini izleyecek. Canı çektiğinde Ünal Aysal'ı arayacak, Monarşi'nin başıyla Brüksel'den Boğaz'a kadeh tokuşturacak.
Sahalarda rakip değilsek, masalarda, meyhanelerde, okullarda, metrolarda da rakip değiliz. Bırakın ötsünler, iyi öterler, lisanslı dereceli kanaryalar gördüm, bırakın ağlasınlar, göz yaşlarını ağır bir zincir gibi geride bıraktık. İşimiz var, işimiz derken 23.ün peşin düştüysek bir kupamız daha olsun diye değil. Milan'la, Arsenal'le, Real Madrid'lerle maç etmeyi özledik, ezeli rakiplerle. Bundan dolayıdır, Metin gibi sevişimiz, Alpaslan gibi, Galamızın Çocukluk Aşkımızın peşine düşüşümüz.
Maça gidelim çocuklar, hangi maç? dedik ya ezeli rakibimizle oynadığımız maça. Laf cambazlığı yapmıyoruz, 60 sene sonra kurulmuş, 500 sene sonra aradaki 60 asimile olur, bakarsın tarihsel rakibimiz Giresunspor olur, kim bilir?
Dakika 1 penaltı kırmızı kart, şaşırmadık, hatta kahkaha attık. ne demişiz önceleri biz hakemin Gala düşmanını severiz, neden? ailesinin hayatını kurtaran bir baba olduğu için. Neyse biz oyuna dönelim, böbürlenelim. Ne demişiz? İcardi bu maç atamaz,( penaltı kaçırır demedik) niye? Çünkü küçük takım hocalarının 1. mottosudur, büyük futbolcudan gol yemeyeceksin. Öngördük, o yüzden golü Mertens'e yazdık.
Başka ne dedik Emin Bayram'dan korkmayın, çıkış yolu itibarıyla Ozan Kabak'tan daha iyi durumda. Bakmayın siz kupa maçındaki ürkekliğine. Kaleci ile desenkreasyonu vardı. Muslera'yla su balesi yaptılar.
Atan atanaydı, siftah yapan yapanaydı, bereketi Zeustan, Regulus'tan olsun.
Adetim değildir, maç bitiş düdüğünden sonra televizyondan kaçarım, Mehmet Şenol'un tweetine denk geldim, 2 dakika seyretme gafletinde bulundum, özür. Bakalım yüzler kızarmış mı diye, kızarmamış çocuklar ölü beyazına bürünmüş. Bizim maymun bile kireç gibiydi, küfür edip kaçtım.
Ey büyük Gala taraftarı, öncelikle Çotanak Kumpasından utkuyla dönen renktaşlarımızı saygıyla minnetle kucaklayalım, hançerelerine bin teşekkür edelim, gece 12.01 itibarıyla oynayacağımız Ümraniyespor maçına konsantre olalım. Ezeli rakibimiz yoktur, ezeli rakip önümüzdeki maçı oynayacağımız takımdır.
Maçta neyle gurur duydum bilemezsiniz, ustalar çıkarken, ustaların girişine duyduğum onur ve gururu anlatamam.
Okan Buruk Project tabuları yıkmaya devam ediyor, biz buna kısaca Okanball diyoruz, yolumuz 23 yoludur, oturan, duran, uyuyan bizden değildir.
CapeTown'dan Magadan'a ( dünyanın en uzun yürüyüş parkuru) Şampiyon Cim Bom meşaleleri yakacağız.
Ne Mutlu Galatasaraylıyım diyene
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder