Önce yenildiğimiz takım kim? kısa bir tarih dersi verelim.
Beşiktaş, Dolmabahçe Sarayının atlarına, at arabalarına bakan, arabacılar, kaşağıcılar, tımarcıların formda kalması, idman yapması için Kafkas kökenli saray bakıcıları Fetgeri kardeşler tarafından kurulmuş beden kulübüdür. Bu yüzden ARABACILAR diye nam salmıştır. Futbolla alakaları 20 sene sonralarına dayanır, Galatasaray'la maç yapabilecek seviyeye gelişi Cumhuriyet sonrasıdır. Şimdilerde büyük sayılmaları konjönktür sayesindedir. Beşiktaş'tan daha büyük takımlar tarih olmuştur. Mensucat Fabrikası takımı Alibeyköy Adalet, Gayri Müslim esnafın yoğun desteklediği Beyoğluspor, Ermeni tekstilcilerin takımı Feriköy, Kabadayıların, bitirimlerin, Bebe Ruhi'lerinin takımı Karagümrük, Bozacıların Lise takımı Vefa bugün bile Beşiktaş'tan büyük takımlardır.
MKE, Ankara'ya taşınmasa Ankaragücü, Zeytinburnu Sanatkarangücü olarak kalacak, belki de Galatasaray'dan bile büyük takım olacaktı. Beşiktaşlılar, Sarıyer, Beykoz gibi bir takım değilse Baba Hakkı'ya dua edeceğine İsmet İnönü'ye dua etsinler. Mithatpaşa Stadı şimdiki yerine değil de Haliç'e yapılmış olsaydı, Beşiktaş maçlarını yürüme mesafesi Saray'ın bahçesi Şeref stadında oynayacak, en fazla 3. ligte mücadele ediyor olacaktı. Stada yürüyerek gelip giden Beşiktaşlı çocuklar, çoğaldılar, semt takımın büyüttüler. Nitekim araçla gidemedikleri Olimpiyat Stadı günlerini hepimiz hatırlıyoruz. Sütlüce'den Taksim'e yürüyerek gelemeyen Alibeyköy, mazi olmuş, maçlara tabanvayla gelebilen Çarşı esnafı beden takımı, Beşiktaş'a dönüşmüş ise de. benim nazarımda Alibeyköy Adalet'ten büyük takım değildir.
Kaldı ki 3. yıldız mücadelesi veriyoruz diyorlar ya, o da yalandır. 12 Şampiyonlukları var. 59 yılında kurulmuş ligde 57,58 şampiyonluğunu yazdırmakta övünenler, muhtemel alacakları 2011 Süper Kupadan kendi isteğiyle vazgeçmiştir. Sadece bu olay bile bir büyük takım refleksine uymamaktadır. Mit Ajanı Seba, Fetullahçı Kalkavan sayesinde çok geride kaldıklarından acımışlar, lig kurulmadan önce 2 sezon Avrupa kupası maçı oynadıkları bahanesiyle bedava Şampiyonluk vermişlerdir. Duyan da bir Avrupa destanı var sanacak. Aynı mantıkla onlardan önce ilk Şampiyon kulüpler maçını oynamış ve elemiş Galatasaray'a şampiyonluk verilmemiştir. Zaten istemeye de tenezzül etmemişizdir.
Yani çocuklar, sıradan bir baş altı takımına yenildik. Kayserispor yenilgisinden farkı, bu maça daha fazla taraftarın gelmesidir. Üzülmedim mi, elbette, sokakta sarı kırmızılı bir çocuk misket oynasa, ben ondan taraf olurum. İtiraf edeyim yel oldu geçti. Galatasaray mottosudur. '' ya Şampiyon olacaksın, ya Şampiyon'dan fark yiyeceksin'' Galatasaray taraftarı can çekişmez. Açın bakın 1 şampiyonluk fazlamız olmasına rağmen, genel puan durumunda Fenerbahçe'den farklı gerideyiz. Nedeni Fenerbahçe'nin her sene potada olması, çoğunda taraftarına ecel teri döktüre döktüre 2. olmasındandır. Yensek bile anlaşılan proje hakemleri sezonu bize cehennem azabı çektire çektire bitirteceklerdi. Kaldı ki yenilmedik, hakeme 3 puan verdik. Şut çekmeden, pozisyona bile girmeden galip geldiler, futbolun ülkemizde sonudur.
Igor Tudor çıktığı 1.5 maçta farkını ortaya koymuştur, yüreğini de koyacağı maçlar uzakta değildir. Bakmayın çöp futbolcularımızın çokluğu sayesinde güzel futbolu özlemle aradığımıza. Şu abartılan Arabacı takımına bakın, sağ beksiz oynadık, oradan tek bir hamle bile yapmadılar. Cenk'e top gelmedi.Penaltı, devamında kırmızı gelse maç fark olurdu. Igor, Juventus savunması yaptı, her iki maçta pozisyon bile vermedi, Galatasaray hücumu yapamadı. Yapacak görürsünüz, hem de bu çöplerle.
Kazanamadığımız maçları hakemler yüzünden kazanamadığımız doğrudur, Ben buna yanmam, büyük takımsan hakemi de yeneceksin. Benim yandığım pes ediş, yıkılış. Melo'lu, Hagi'li takım olacak o penaltıyı önce verip sonra vaz geçecek. biri atılırdı belki ama kalan 10 kişi o hakemi de evire çevire yenerdi. İtiraz bile edemediler. Kadıköy'de biz Fener'i mi yenemiyoruz sanıyorsunuz, taraftar, hakemi kuşatıyor, bizim çete, maçın başında çektirdiği 3lüyle giderek yavaşlıyor, maç içinde mayışıyor. Başkan'dan, Hoca'dan, çöp futbolculardan önce kovulması gerekenler tribün lideri denen çapulculardır.
Galatasaray'ın Şubat'ta Şampiyonluğu vermesinin 2 büyük nedeni var bana göre.
1- Serdar Aziz; Güvenerek alındı, sakatlığı bilinerek aldılarsa alanların şerefsizliğini bir tarafa bırakırsak, hesapta olmayan ayrılığı pahalıya patladı. Yediğimiz 12 kafa gölünün 10 una mani olabilirdi. Nitekim oynadığı anlarda değil kafa golü, kafa şutu bile görmedik.
2- Sezon başında sarı karta para cezası kararı; Bizim futbolcular banka hesabına bakmadan maça çıkmaz. Ülkenin en zengin orta sahası bizde. Büyük takım orta sahası kadar büyüktür. Para cezası alırım korkusuyla sarı kart riskini almıyorlar. Topa dalan, cebelleşen, didişen, can çekişen bir orta saha oyuncusu yok. Leş orta sahadan da ileriye top taşınamıyor. İş işten geçti geçmesine de Şampiyonlar Ligi hatırına Igor'un savunmadan sonra orta sahaya da ameliyat yapacağına inanıyorum.
Bir iddia ortaya atarak kapatıyorum. Sezonun son maçında ya Selçuk olmaz, ya İgor Tudor. İkisi birden olursa da biz olmayız, biz olmuyorsak da Galatasaray olmaz. Hoca'yı biz aldırdık, güvenim tam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder