Maça hafta arası JOR'un açıklamaları ve kadro inadı yüzünden 1-0 yenik başladık.
Çok basit goller yiyormuşuz, Eren Derdiyok kafayla attığında karmaşık ve usta işi atıyor, Ched-Hakan Balta felç geçirip kafaya çıkmadığında basit oluyor haliyle. Galip takımı, daha doğrusu yenilmeyen takımı bozmazmış ayıp olurmuş. Messi sakatlıktan döndüğünde galip takımı bozmam sen kulübede otur dese, Luis'i Noi Camp'ta taşaklarından asarlar. Ne demek kardeşim galip takımı bozmam. Yani bu gece kazandım mı diyorsun. Biz mecburmuyuz çöplerle oynamaya.
Cüneyt Çakır'ın yöneteceği maçın iyi maç olma ihtimali sıfır. En ufak bir temasta faulü çalıp, sarı kartı gösterip maçın içine edeceği belli. Serbest vuruş verdiğinde maçtan 2 dakika çalıyor. Nerede olursa olsun, topun olduğu yere yarım daire çizip, adımla mesafeyi ölçüyor, biçiyor, itişme kakışmayı önlüyor. 40 yıllık hakemsin 9.15 mesafeyi göz kararı hesaplayamıyormusun?
Galatasaray forması, büyük takım refleksi bu maçı kazandı. Hakem yardımı olmadan, beleş gol atmadan, pisliğe başvurmadan bu kadar kötü oyunla deplasmanda sadece Galatasaray maç kazanabilirdi, kazandı. Kazandı da içimde buruk bir sevinç, bu hafta yine kazandım sanıp aynı takımla sahaya çıkacak. 15 gün önce öküz gibi sahalara döndü Podolski, arada o kadar gün var daha mı beter oldu ki kenarda, en büyük gol silahını oynatmamak için deli olman lazım.
Maçın en çok topla buluşan futbolcusu Muslera oldu. Spikerin dili sürçmedi, doğru isim söyledi o kurtarışında. Bu gece kalede Muslera yanlız değildi, Mondragon'da kaledeydi, başka türlü bu maçı gol yemeden kapatmamız imkansızdı. Gol geliyor demeyen Galatasaraylı'nın anlını karışlarım. Maymuni bir suplajla topu çıkardı. Taffarel gittikten sonra kaleci tam istediğim kaleci oldu. Maçın içinde pas trafiğinde Sabri'ye, Yasin'e hatta Selçuk'a 5 bastı.
Bak JOR, bu maçta sarı kart gösterdik, Sabri Kabristanında 16 hoca yatıyor, devam edersen 17. Hoca olman çok uzak ihtimal değil. Galatasaray şovu Büyük Galatasaray Taraftarı içindir. Bu taraftar artık Sabri formasını seyretmek istemiyor, Muslera her maç Mondragon'u, Simoviç'i, Taffarel'i yardıma çağıracak değil. Farzet ki ikinci yarıda 3 gol yedin, artık kaybeden takımdan bazı oyuncuları değiştir. Ayıp değil, ölmüş eşşek Hamit'i de her hafta yaptığın GS muhabirleri maçında oynat. Sabri olmasa belki biz Reykart'ta topa basmıştık, hala Hocaydı. Yeter artık, taraftar kolay kolay Hocayı benimsemez, büyük enerji yakalamışken, operasyon müjdesini ver, bu hafta Arena'yı yıkalım. Hoş zaten yıkacağız da.
Ankara taraftarı, Şampiyonluğu müjdeledi, her zamanki gibi büyük bir coşkuyla 90 dakika takımı dirençli tuttu. Yönetim taraftar futbolcu kenetlenmesini bu kadar erken beklemiyorduk. Son yılların en büyük taraftarı var bu sene.
Gençlerbirliği bize en ters gelen takımdı, ilk yarı maçı koparabilirdik, ilk yarının ortasını geçtik, hiç bir maçı evire çevire iyi oynayarak kazanamadık. Tabelaya bakarsak söyleyecek lafımız yok, fakat bu böyle gitmez, Muslera, Tolga, Bruma, Eren eğri gemiye doğru sefer yaptırarak bu hafta da kazasız belasız limana yanaştırdı. Bizden uyarması. Kan işediğimizi sanarak maçı tamamladık, ama esas belayı gerçekten kan işeyenler buldu. Kötü oyunla alınan deplasman galibiyeti, rakiplerin siyatik sinirlerini azdırır. Şu maçı güle oynaya 3-0 kazansak bu kadar koymaz. Şimdi lağım medyası düşünecek.
Arena'da iş kolay, bu taraftarı artık bağlasan durmaz, Trabzon maçında muhtemelen kendi rekorumuzu kırıp cehennem gibi çökeriz. Doğu tribünü sol tarafı, gözüm üzerinizde, bu maça da gelmezseniz kombinelerinizi iptal ettireceğim. Mondragon'u andık maça çağıralım, yetmez Muslera'yla beraber tribünlere çağıralım. Maçları sayalım, geliyoruz, Biz Şampiyon olacağız dedik mi laf değil, Aslanlar kükrüyorsa çakallar araziye uyacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder