Aslında işimiz bu olsa, bu işten para alsak kolay, Geçen haftaki Bursa maçı yazısını kopyala yapıştır. Maç öncesinden başlayalım kopyalamaya. Türkçe konuşmasını bilmiyor, ne demek istediğini kendi dilinden anlatamıyor, 10 yabancıyla nasıl anlaşıyor? defo ortaya çıkınca gördük. Dilek; TDK sözlük; İstek, talep, rica, temenni. ''Eskişehirspor'a başarılar dilerim'' Fenerbahçe Başkanı söylese, hakem söylese, bir futbolcumuz söylese kafasını kopartırız. Ramiz Köfte böyle dedi. Herhalde Eskişehirspor'un kazanmasını istemiyor(konjonktüre bakarsak emin de olamıyorum) derdini anlatamıyor. Seneye 14 yabancı olacak, ilk 11 in yabancı çıkma ihtimali var, kenarda Ramiz Köfte'yi düşününce şimdiden korku filmi gibi. Galatasaray taraftarının dileği başka elbette. Tam bir paradoks bu sene Şampiyon olursan bu salakla devam ederler, seneye duman oluruz. Bu salaktan kurtulalım diye Telli Baba'ya adak dilesek, kendi elimizle Şampiyonluğu vermemiz lazım.
Galatasaray kadro gurubunda 40-45 oyuncu var, % 80 çöp. 11 kişi zor çıkıyor. Takımda 11 kişiden bir tek Burak eksik. Bir bakıyorsun takım sanki 8 kişiyle oynuyor gibi. Sanki banko oyuncu oynamayınca yerine kimse oynamıyor gibi. Geçen hafta Selçuk, bu hafta Burak. Formaları var içinde kimse yok. Sabri sakat, yerine Eskişehirli Tarık oynuyor, ben de olsam onu oynatırdım. Oynayacaksa bu maçta oynayacak, Eskişehir'i tanıması avantajı, Aslan olma maçı, Eskişehir onu tanıyor dezavantajı maymun olma ihtimali var. Bereket Erkan Zengin transfer olmuş, ve bereket takım son yılların en kötü oyununu oynadı da, şebeklikle taç atarak idare etti. Allahı var çocuğun o kadar para eder, tacı Sabri'den iyi atıyor. Sabri'den daha yakışıklı. Ben çocuğuma sağ bek forması alacak olsam şerefsizim Tarık'ın formasını alırım.
Ramiz Köfte, bakalım kime acıyacaktı bu maç için? Burak oynayamam abi, bacağım ağrıyor deyince fal baktık. Öngörülerimizi maç kadrosunda tamamen bitirdi. Romantik Galatasaraylıların ilk 11 beklediği Sinan Gümüş A21 e gönderildi. Buraya zapta geçireyim kalsın. Kadro gurubu içerisinde en büyük Türk oyuncu Sinan Gümüş'tür. Gene iyi kötü taraftarın bir görüşü oluştu, ben hiç seyretmeden bu kanıya varmıştım, sözümün arkasındayım, tek bir kolay maçta, Bruma'lı bir maçta Sinan'ı oynatsınlar bir daha kesemezler. Onlar da bildiği için zorluk dereceli, ya da çöp futbolcularla kupa maçında oynatıyorlar. Bruma, Yasin, Snaijder, Sinan forvetiyle bir maça çıksak, benim de dileğim bu. Öyle bir salaksın ki Hamza, kötü oynarsa bize, iyi oynarsa sana olan bir değeri, Kravatlı, formalı çetelere direnemediğin için oynatamıyorsun.
Bruma derken, çok şeyler beklediğim için değil. Bruma'nın oynadığı maçta hızından, aldığı paradan korkuyorlar, bekleri çıkaramıyorlar, artı yenmeye geldim imajı veriyorsun. Dün geceki maçın ilk 11 ini gördükten sonra, attığımız twiitleri yazmaya gerek bile yok. Yekta çıkana, Bruma girene kadar pozisyon üstünlüğü ne kadar kötü olursa olsun karşı takımın olacaktır. Koskoca ilk yarıyı çöpe attı.
Spikerler Sneijder'in çıkması için ne şarlatanlık yaptılar. Hagi'nin golcüsü Hakan Şükür olmasa belki Hagi ecelinden önce giderdi bu ülkeden. Sneijder'in golcüleri, kariyeriyle oynuyor. İsmi cismi olmasa 6 ay durmaz, oynamaz bu salaklarla. İnsanlık dışı attığı gol pasları, veya golden bir önceki pasları tabelaya yansımıyor. Onun verdiği paslardan birini bile kendisine verebilecek yetenekte adam yok. Bereket ismi Sneijder, Pandev gibi tribünde otursa, yedek kulübesinin sandalyelerinin tozunu alsa, Hollanda Milli Takımının bankosu da dert etmiyor.
Maç seyircisiz oynandı, konu değil ama boş geçmeyelim. Tüpçü en ağır küfürleri ediyorum sana. Futbolcuların, kenar yönetimlerinin bütün seslerini duyduk. Koskoca Galatasaray Hocasının taktik bilgisini çözdük. Vakti olan, midesi bulanmayan bir kere daha izlesin inanmıyorsa. En az 200 kere ''bravo oğlum''- ''afferin X'' Taktik, sevk ve idare bu. Motor Sanat Terk varken gene pandomim seyrediliyordu, mimiklerle futbol takımı idare edilebiliyordu, bizimkinde bu da yok. Efendi adam, düşmanı yok. Rakip kazansın istiyor, gol atınca maymunluk yapmıyor, özür diliyor. Kenarda Hoca yerine Hazreti Mevlana var. Melo bile hırçınlıktan vazgeçti, Melo'luk topa müdahaleleri özledik. Okuyan aklında tutsun, ya Melo gittikçe kötü oynayıp kesilecek, ya Melo'luk yapıp atılacak. Melo, Hamza'lık futbolcu değil. Hamza'da Melo'luk hoca değil.
Yekta'nın futbol dışı bir hüneri olduğuna bahse giriyorum. Mustafa Sarp için girmiş kazanmıştım. Koskoca Reykart'ı yemişti, Yekta 7. hocada. Hoca yeme, öğütme değirmeni. Olacak şey değil, taraftarın % 90 ının nefret ettiği futbol dışı yaratığı oynatıp, kendi mezarını kazmak için ne gibi bir nedenin var. Beni oynatın diye silah mı çekiyor, ya da elinde videonuz mu var. Aldığı paranın yarısını size veriyor desem, siz çakıl taşı mı alıyorsunuz, ihtiyacınız yok. Bütün takıma fıkra anlatıp moral kondisyonu mu sağlıyor. Maçlarda kimyasal bir salgıma mı yapıyor, hücum edilmiyor mu o Yekta oynarken. Sayarım sabaha kadar, ama ilk 11 oynaması için futbol içi tek bir nedenim yok.
Snaijder'in pasıyla kötü vuran Umut( senede 1 defa iyi vurur, o hakkını da geçen maç kullandı) un şutunu kaleci kurtaramadı, iyi vursa belki kurtaracaktı, top tekrar önüne düştü yarım golle öne geçtik. 10 dakika içinde 2. golü bulamazsak işimiz Muslera'ya kalacaktı. Zaten o ana kadar 3-0 olması gereken maçı Muslera tutuyordu. Gol olan pasta topu tokatlayabildi, ama ne gezer topun düştüğü yerde bizden bir salak olsun da uzaklaştırsın. 0-0 biteceğine 1-1 bitti ilk yarı. Ramiz Köfte için değişen bir şey yok.
Sedju Afrika'dan enkaz halinde dönmüş. İyi oynayan, pozisyon vermeyen Koray-Hakan Balta tandemini bozmuştu. Yekta'yı çıkarmaz ise ayıptı, yanında Şedju'yu bekliyorduk. Koray-Bruma girer, 2. yarı seni yeneceğim Eskişehir diye bağırabilirdi Ramiz Köfte. Ne gezer, çöpün kısası çıktı, şişmanı girdi. Sağ açıkta 25 dakika geçirdi. O sırada Bruma çağırıldı, soğukta it gibi titriyordu Ramiz'in yanında. Spikerler, Muslera hariç çıkacak yabancıları tek tek saydılar. Eminim Ramiz Köfte bile bilmiyordu kimi çıkaracağını. Bruma'yı kenarda gören yabancılar 7 dakika daha kendilerini gösterdiler. Biri ben çıkayım demedi şerefsizlerin! Halı saha maçı olsa, kenara biri girmeye gelse, utanır biri çıkar, gel kardeş benim yerime oyna der. Olacak şey değil, Ramiz Köfte'nin şansına 4 yabancı da hata yapmadı bu sürede, sakatlanmadı, sarı kart almadı. Kısacası hiç birimiz bilemedik, tecrübeli Hocamız, futbol tarihi boyunca görülmemiş, görülmeyecek bir hamleyi kayda geçirdi. Yabancı sol beki çıkardı, beraberliğe razı olmadığı, golü bulmak için 2. yarı aldığı sağ açığı 25 dakika sona sol beke geçirdi. 3. sağ açık yabancıyı oyuna sürdü.
Sadece Burak yoktu, ama bütün takım sürekli değişiyordu. Eskişehir'in kanadı gitmekle kalmamış, kolu da kırılmış, Es Es bando da yok ki, gaz versin, ona rağmen bizim eski kavak yeli Skibbe vur emri verdi. Şişman çöpü zorluyorlardı. Çataldan döndü topları, çerçeveyi bulanları da Muslera kurtarıyordu. Maç içinde 2 maymuni suplaj yaptı. Deplasmanda 1 puana razı olmayan bir tek Sneijder vardı. Tıpkı Bursa maçında olduğu gibi, topu ortalanamaması mümkün olmayan yere, dünyanın en kötü bekin bile ortalayabileceği ivmeyle topu bıraktı. Aslında kimse vuramadı, Selçuk'a çarptı mı ondan bile emin değilim tekrarını hala izlemedim. Garip bir şekilde kaleye girdi. Olacak şey değildi, Arap İsmail olsa, 10 takla atardı bu gole, bizim kenar yönetimi muhtemelen prostatlı başkan, muhtemelen şebek minibüsçü abartılı sevinmedi. Belki bize yakışan buydu derdim Ramiz Köfte olmasa. Biliyorum ki Eskişehirlilere de acıdı. Şampiyonluğu kaçırırsak bize de acıyacak.
Neticede sıfır puan almamız gereken son 2 maçı 4 puanla kapadık. Önce gök Tanrıya, sonra Muslera'ya dua edelim. Ve testi kırılmadan önce, suya giden Ramiz Köfte'yi bir kere daha dövelim., kapatalım.
Bak Hoca, bütün takımlar Galatasaray'a karşı son maçlarını oynuyorlar gibi, maçtan sonra öleceklermiş gibi oynuyor. Bursa-Akhisar-Trabzon- Kayseri hariç oynadığın maçların tamamında aşırı isteklendirme var. Bu saydığımız takımlar dışındakilerin Fenerbahçe'ye karşı oynadıkları maçlar da ise bariz şike var. Bu sene bir de stratejik ortak çıktı. Beşiktaş'ı da olası bir Fenerbahçe kazasına karşı sigortalı işçi yaptılar. İyi niyetle, futbol içinde kalarak bu yükü taşıyamazsın, son 10 dakikaya 2 farklı önde giremediğin hiç bir maçı bize kan işetmeden kazanamazsın. Muslera hasta olsa, başına iş gelse her maç duman olursun. Melo'ya bir bok olsa, hakemler kolluyor, atsa orta sahayı tutamazsın. Her takım orta sahası kadar konuşur, söyleyecek lafın olmaz. Aklını başına devşir, Galatasaray büyük takımdır, gerekirse beksiz oynar, ama asla kanatsız, hücum oyuncusuz oynamaz, oynayamaz. Galatasaray şovu büyük Galatasaray taraftarı için yapılır. Taraftarın istemediği adamın oynadığını bugüne kadar görmedim, bu sene de görmem. İstemediğimiz adamları ısrarla oynatıyorsan da seni yok biliriz olur biter.
Yolun uzun Hamza, bizim vaktimiz kısa o yüzdendir bu sitemler, mertliktendir, Galatasaraylılıktandır, Allah Kahretsin!.
1 yorum:
abi maç 2-1 bitti niye böyle yazdın?
Yorum Gönder