adam Sandıklarımız ; Rıdvan Dilman

Emre Belözoğlu'nun futbolculuğunu tartışanımız yok. Büyük futbolcudur, bankoda oynayacaktır ama 3 maç oynar 5 maç sakatlanır, atılır yatar, 20 maçla sezonu tamamlar o kadar. Sporcu değildir, ahlaklı değildir, ama zekidir, çeviktir, adam değildir. Aynı Abisi Rıdvan gibi. Rıdvan Dilmen döktürmüş, Emre için. Ona görede ahlaklıymış zaten. Ahlaksız için başka bir ahlaksız ne ola ki. Kendisi

Boluspor'dan Ergun Gürsoy'a söz vermiş, hatta çek bile almış, daha fazla veren Fener'e gitmiştir. Tıpkı Bülent Uygun gibi. Para için masadan kaçıp Fener'li olanlardır bunlar.

Kime sorarsanız sorun, Fenerbahçe'nin en büyük futbolcularını sayın derseniz, Can, Lefter ve Rıdvan diye sıralarlar. O zamanda yutturmaca vardı bu zamanda da. Ali Şen'e ait satılmış medya bizlere büyük futbolcu diye kakalamıştı. Rıdvan ait tek görüntü İzmirde sonradan girdiği maçta 4 kişiyi çalımlayarak Altay'a Fener'in 4. golünü attığı jeneriktir. Şimdi aynı film seyrediliyor. Kol börekçisi, Emre gelmiş geçmiş en büyük Türk futbolcusu olarak karşımıza çıkar yakında. Aziz'in mütarekecileri sayesinde.

Rıdvan Dilmen; 8 sezonda 105 maç oynayabilmiş, ortalama senede 13 maça çıkmış. 31 gol atmış büyük forvet olarak senede 4 gol atmış. Ve Fenerbahçe leşine konmuş, koydurulmuş, 429 maç oynayıpta hala şöförlük yapan Müjdat Yetkiner'e ayıp edilmiştir. 238 maça çıkmış Oğuz Çetin'i kimse unutmamışsa hala başkada futbolcu hatırlanmaz Fener'de çok maç oynayanlar içinde.

Futbol tarihi nice büyük futbolcular görmüştür. Rıdvan belkide bunlardan biridir de. Hatta Emre kesin büyük futbolcudur. İş ahlaka, takım sevgisine, kolpaya, yalana, dolana, ihanete gelince şekil değişir. Büyük Fenerbahçe'nin ne Emre gibi bir şerefsize, ne Rıdvan gibi şişirilmiş balonlara ihtiyacı vardır.

Stadınızın kapısında yazar.'' Fenerbahçenin büyüklüğü şampiyonluk, kupa büyüklüğü değildir, başka bir şeydir''. İslam Çupi.Ne için aldınız peki bu adamı, şampiyonluk içinmi.Yoksa İslam Abinin yazısını indirmek içinmi.

Rıdvan; Kankan Emre olsun. Biriniz bozacı, biriniz şıracı.

Delikanlı Fenerliler; Nerdesiniz

Emre Demiş ki:

Fenerbahçe’den teklif geldiği doğrudur, hem de Newcastle’dan daha büyük teklif yaptılar ama ben Newcastle'ı tercih ettim. Çünkü ben Türkiye’de Galatasaraylı Emre olarak anılmak istiyorum, ben Türkiye’de efsane kadro oyuncusu olarak anılmak istiyorum. Emre denince Galatasaray’dan sonra parantez içinde Fenerbahçe oyuncusu olmak istemem, ama bana ilgi duymaları beni memnun etti zaten onlara teklifleri için teşekkür ettim yaşım 26 en verimli çağımda Avrupa’da kalmam ve Türk futbolunu temsil etmem benim için önemli, artık Anadolu kulüplerindeki futbolcu arkadaşlarımız kendilerini aşsınlar ve dört büyüklerden önce Avrupa’yı tercih etsinler, Avrupa’nın sıra takımı bile olsa gelsinler burası çok farklı bir yer Avrupa’da oynayan oyuncu sayımız çok yetersiz, bence Avrupa’da bizi temsil eden oyuncu sayısı,dünya kupasına gitme kadar önemli bir konudur, Türkiye deyince akla ilk Fenerbahçe’den Tuncay Şanlı geliyor, bence Türkiye’de bazı arkadaşların Avrupa’ya gelme devri geldi ve geçiyor.

Peki kardeşler, hiçmi serde delikanlılık yok. Çokmu önemli koskaca Fenerbahçe için Emre. Kimdir bu Fettocu çocuk. Değermi, sadece Galatasaray'lı bir oyuncu almak için huzur kaçırmaya, taraftarı ikiye bölmeye. Ben Fenerbahçeli delikanlı taraftarın Emreyi kabul edeceğine inanmam. Dün küfür ettiklerine bugün yumruk şov yaptırmazlar. Gocunduğum falan yok, Emre Galatasaray'a gelmek istemiş fakat alınmamıştır. Senede 20 maç oynasın bu yazdıklarımı yerim. Fenerbahçe Nevcastle'den daha küçük bir takım değildir. Bırakın manipilasyonu, kovun tez elden bu şerefsiz futbolcuyu. Galatasarayın şampiyonluğunu satıp kaçmış Emre için kavgaya değmez. Yeteri kadar husumet var zaten aramızda, inanın çocuklar değmez. Hani Hakan Şükür Fener'e gitse kahrımdan ölürüm ama yazdıklarım şahidim olsunki Emre'nin transferine hiç üzülmedim. Beter olsun şerefsiz ve olacak. Nitekim Tümer'in, Fatih Akyel'in olduğu gibi.

Büyük Eksiklik Tamamlandı

Yıllardır hayret eder dururdum. Bütün kurumları sarmalayan şeriatçı güruh en azından bir takımımıza bulaşmıyordu. Belkide bulaşamıyordu bilinmez. Hemde Başbakan'ın takımına Fetullah Hoca nedendir bilinmez uzak duruyordu. Ya da biz öyle sanıyorduk. Bu yönüyle bile olsa Fenerbahçe'ye bir övgümüz vardı. Ne yazıkki yanılmışız. Rüştü'den boşalan şeriatçı departmanı dolduruldu. Hayırlı olsun. Artık Söğütlüçeşme Camisi cemaatine bir futbolcu katıldı. Biri daha yolda haberini aldık. Kanoute'midir nedir Fener'e gelecekmiş. Tanımam kendisini, Sevilla maçlarında iyi futbolcu dediler diye özellikle seyrettim. İki maçtada iğrenç oynayınca iki olasılık vardı benim için. Ya rezil biri yada Fener'e gelme olasılığı var. Soyunma odasında namaz kılarmış, Emre'yle beraber saf tutarlar artık.

Ey cemati Müslümün Fenerbahçe taraftarı, Takımınızda bu kadar yabancı var. Allah muhafaza bir cenaze olsa namaz kılmasını bilen kimse yok. Betiniz bereketiniz yok, bunca zenginlik içinde iki yakanız bir araya gelmiyor. Siz sanıyorsunuzki iyi futbol oynarsak şampiyon olunuyor. Nerde kaldı evliyalar, peygamberler. Kezman niye boş kaleye atamadı, niye penaltıyı kaçırdı sanıyorsunuz. Denizlide son 16 dakika bir gol attırmayan güç neydi size. Niye olacak evliyaların yüzü suyu hürmeti Ali Sami Yen'deydi. Hakan Şükür'ün duaları kabul oldu. Bir Anelka vardı maçtan önce yarabi şükür çekebilen, sonra Rüştü, Tuncay da gidince büyük boşluk doğdu teokratik anlamda.

Maç sıkışınca metafizik kime yardım edeceğini çok iyi bilir. Milli takımın başında neden Fatih Terim var. Yunan'ın Norveç'in kalecilerini taş kestirdi yücce rabbim Terim kulu parsayı kapsın diye. Ertuğrul Hoca, (imam manasında) kendi bile bilmediği, hesaplayamadığı, ancak kutsal bir mucizeyle açıklanabilecek şekilde UEFA bileti kaptı. Şükürsün Allahına.

Aziz Başkan'da sonunda imana gelip, imam Emre'yi kadrosuna katmış bulunmaktadır. Artık korkmayın Fener'li taraftarlar. Maç sıkışıpta gök tanrıya ihtiyacınız olursa Emre Belözoğlu sadık bir kuldur. Üç kulhuvalla bir elham okuyarak kaç maçı çevirecek göreceksiniz. Şimdiden dua ezberleyin, çok ihtiyacınız olacak. Allah yardımcınız olsun. Bide Zico'yu kovup Terim'i alında Yukarıdakiler başımıza bela indirmekten vazgeçip Fener maçı izlesin, bu senede sizi tutsunlar

Yine İş Bize Düştü

Artık tüm kadrolar açıklandı, gerekli ekleme ve çıkarmalar yapıldı. Şuanda avrupada milli takımlara en çok oyuncu gönderen takım Olympique Lyon ve Panathinaikos. Toplam 10 futbolcusu Euro 2008'de olacak bu takımların. Sonra Galatasaray geliyor 9 futbolcusuyla. Sabri Sarıoğlu, Servet Çetin, Hakan Balta, Mehmet Topal, Ayhan Akman, Arda Turan, Emre Güngör, Emre Aşık ve Tobias Linderoth gitti Euro 2008'e

2002 Dünya Kupasında bütün takım oynadı. Kılpayı finali kaçırdık. Sonrası malum, takım dağıldı, Galatasaray düşüşe geçti. Avrupa sahnesinden çekildi. Her şey yeniden başlıyor. Tam ara gazı vermişken şahlanış için, Avrupa Şampiyonası geldi çattı. Baktık ki bütün engellemelere, cımbız işi seçme çıkarmalara rağmen, iş bize kalmış. Çok sevdikleri takımdan kaleci ve devşirme hariç oynayabilecek tek adam yok. Yabancıları başka kıtalardan olduğu için(Dünya Kupası olsa hepsini alırlardı!) maalesef seyredemeyeceğiz. Yük her zamanki gibi Galatasaray'lılarda. Futbolcular tatildeyken bizim takım turnuvada. Onur ve gurur tabiki önde gelir ama bir de başka yönü var. Futbolcular transfer olup gidebilirler, sakatlanıp devre dışı kalabilirler, yorgun ve bitap düşüp sezona kötü girebilirler. Alavere dalavere Kürt Memet nöbete. Her zamanki gibi Türk'ü futbolda yukarı taşıma görevi bize düştü. Çıkarın sarı kırmızılı formaları çocuklar, giyin ay yıldızlı olanları. Hadi gazanız mübarek olsun.

Bizde Yokuz Yıldıray, Bizde Yokuz Halil

Piskopattan beklenen açıklama geldi. Ben Ayhan'ı bekliyordum herkes gibi. Olmaz, bekleneni yaparsa olmaz. Öyle bir şey yapmalı ki gündem hep onu konuşsun. Tek bir felsefesi var, siz anlamazsınız. Yıldıray Baştürk gibi adamın var, oynatmayacaksın. Gerekçeye bakın, çok iyi futbolcuymuş yedekte bekletmek onurunu kırarmış bu yüzden kapı dışarı etmiş. Bir tek o bilir, Stutgart'ta banko oynayan adamı yedek bile oynatmaz. Yıldıray Baştürk varken Marco Arello'yu oynatan kafatasçının, kafasını araştırmak lazım. Halil Altıntop'u transfer edebilecek takımımız yok. Yani Halil Terim'e göre Semih'ten kötü futbolcu. Bundesliga'da Shalke'de banko oyna Semih'e maymunluk yap. Ne büyük onur kırıcılık, ne moralsizlik. Operasyonun bir ayağı daha var. Hamit'i de yemek. Hamit ikizi gitti diye muhtemel, doğal en insancıl tepikisini verecek, oynarsa kötü oynayacak. İmparator'un müritlerinden Sabri parsayı toplayacak. Yıldıray, Terim varsa bir daha ben yokum demiş. Meraklanmayın çocuklar, turnuva biter bitmez futbol çöplüğünde adı lanetle anılacak. Size söz o varsa bende yokum.
Bu kada kolaymı ya, başında kimse yokmu. Bu iş kumar işimi. Ben yaparım, iyi olanı değil istediğimi oynatırım diyor. Daha ne kadar beklenecek, kupayı alıp gelebilecek takım varken, ulusun çoğunun bu yaratık, bu bela yüzünden tutmadığı, yenilmesini istediği bir takım turnuvada mücadele verecek. Başarılı olma ihtimali yok.
Halil Altıntop'u atıp Semih'i bırakıyor. Niye çünkü Semih'in sahibi milyonlarca taraftar var. Atamaz, Halil'i atarsa bizden başka kimsenin tepkisini çekmez.
Ben Aziz Yıldırım olsam, Halil Altıntop ve Yıldıray Baştürk'ü Fener'e alır Terimin devam etmesini sağlarım. Göreyim Adana'nın sanat okulundan mezun olamayıp, Türkiye'nin başına bela olabilen delikanlısını. Almasın, oynatmasın o zaman da çocukları erkekse.

Fenerliyle Aynı Görüşte Olmak

Bu yıla kadar asla olmamıştı. Bir Fenerli ile futbol üzerine konuşmak, tartışmak en boş şey sanıyordum. Ve mümkün olduğunca konuşmuyordum. Fakat baktım ki ortak noktalarımız bile mevcutmuş. Sevindim, bayağı zevkli oluyor, Fenerliyle aynı görüşü paylaşmak.

Misal aynı denizde balık tutuyormuşuzda bu yıla kadar haberimiz bile yokmuş. Gerçi benim vardı, bizim oğlan Kalamıştaki tesislerde bir ara yüzme kursuna bile gitmişti. Aynı iskeleden midye çıkarıyoruz. Manzaramız aynı, tekneler aynı babaya bağlanıyor. Bayraklar, yan yana sallanıyor. Duvarın bir yanı sarı kırmızı, bir yanı sarı laci. Biz önemsemiyorduk Kalamış'taki tesislerimizi Fener'e yakın diye yok sayıyorduk. Meğer ne kadar önemliymiş. Sağolasın Gürcan Bilgiç, sayende malımızın değerini öğrendik. Bundan sonra her galibiyette Kalamış'ta halay çekeriz. Rakı içeriz.

Şampiyonlar Ligi yarı finalinden sonra birleştik aynı takımı tuttuk. Biz Çeyrek finalde de aynı takımdık sonra Fenerlilerle aynı görüşte olduk. Finalde azılı Chelsealıydık. Takımı değiştirecek değiliz ya. Olsun bu sezon Chelsea'yı tuttuk Şampiyonlar Liginde. Malum sebep, Feneri kim yenerse doğal seleksiyona uğrayıp o takıma sempati duyuyoruz.

Meğer Fenerlilerde Fatih Terimden nefret ediyorlarmış. Ben yanlızım sanıyordum. Bir baktım bir Fenerli, Galatasaraylı Fatih Terim yüzünden Milli Takımı sevmediğini, tutmadığını söyledi. Ne kadar sevindim anlatamam. İnşallah fark yerler diye totem yaptı. Her halde savunmaya geçerim falan sandı. Bende nefret ederim Fenerli arkadaşım bende. Rahat ol Fatih Terim'i seven Galatasaraylılar azınlığa düştüler. Yakında onlar da bizimle aynı fikirde olacaklar merak etme.

Hoşçakal Kardeşim Kral

İşte geldin gidiyorsun, Hoşçakal kardeşim Kral.

824 maç oynadın, 383 gol attın, hoşçakal.

Galatasaray sevgisi öğretin oldu, bir şeyler öğrettin bize,

Hoşçakal kardeşim Kral.

9 numara rafa kalktı, giymez artık kimse onu.

Gol sesleri kısık artık, ortalar sensiz artık, top havalarda özgür artık,

Hoşçakal kardeşim Kral.

Biraz adamlığından örnek aldık

Biraz da Galatasaraylı'lığından

Hoşçakal kardeşim Kral.

Çekemeyenler bayram etsin

Sevenlerin matem eylesin

Hoşçakal kardeşim Kral.

Her takıma gol attın

Her statta destan yazdın

Hoşçakal kardeşim Kral.

Yıllarca sevinçten ağlattın Ali Sami Yen'i

Şimdi boğazımızda bir düğüm var.

Gittiğine ağıt yaktık.

Hoşçakal kardeşim Kral

Tanburacı kına yaktı, Kazım Kanat puro, kurtuldular kudurmaktan, hoşçakal.

Bir şeyler anlattın bize, Hakanlığın kaderinden.

Biraz daha Cim Bom luyuz, biraz daha adam olduk. Biraz daha umutluyuz.

Seni unutmayacağız, hakkını helal et. Hoşçakal kardeşim kral.

Daha Büyüğü Asılmadı

2007-2008 sezonunda Turkcell Süper Lig'de şampiyonluğa uzanan Galatasaray'da şampiyonluk kutlamaları dünya çapında devam ediyor. New York'taki geleneksel Türk Günü Yüyüşü'nde de bir çok Galatasaray taraftarı ellerinde bayraklarıyla hem Türk Günü Yürüyüşü'nü hem de şampiyonluklarını bir kez daha kutlamışlardı. Bir diğer Galatasaray taraftar grubu da Moskova'da bir kutlama yaptı ve yaklaşık 270 metre olan ve Kasım ayınca açılmış olan Avrupa'nın en yüksek ofis binası Moscow City Naberezhnaya Tower'a Galatasaraylı taraftarlar olarak 250 metre uzunluğunda 6 metre eninde dev bir bayrak astı.

Biz asmıyoruz artık bayrak. Klasikleşti, herkes asıyor. Balkondan bayrak sallamak demode. Görmemişin oğlu olunca asılıyor. Pek ilgimi çekmedi dolayısıyla bu yıl asılan bayraklar. Gözüm hep değişik, büyüki görkemli bayrak aradı. Aradığımız bayrak Moskova'da gözüktü. Ne diyelim dostu gururlandıran, düşmanı sinir eden bir görüntü. Yoldaşların memleketinde sallan ey büyük Galatasaray'ın şanlı bayrağı. Seni oralara dikenlere selam olsun da diktirenlere bin selam.

Sıra Ayhan'da

Çok sıkıldınız biliyorum, ama kurtulmaya gün sayarken bırakın ne kadar nefretim varsa ortaya çıkarayım. Gökhan Gönül sakatlığı dolayısıyla kadrodan çıkartılmış. Üzüldüm kendisine, Fenerbahçe'li olarak oynamayı hakkeden tek futbolcu oydu. Toplam 3 kişi kadrodan çıkartılacaktı, piyango Fener'li Gökhan'a çıktı. Şimdi 2 kişiyi daha ayıklayacak Terim. Dengeler bozuldu, Fenerli oranı bayağı düştü. Savunmadan adam eksildiği için Emre Güngör'ü çıkaramaz. Mutlak bir Galatasaray'lıyı ayıklaması lazım. Orta sahada bir ton adam varken Ayhan'ı gönderse tatile kimse bir şey demez. Diyemez ve diyemiyor zaten.

Kadroda tutsa oynatamaz, zaten sevmediği adam. Bu Galatasaray'da başa bela, amma çok milli futbolcu var. Fenerlilerin tamamı küfür ediyor, milli takımın beter olması için totem yapıyor, Galatasaray'lıların çoğu bilinçlendi, onlarda sevmiyor. Beşiktaşlıları adam yerine koyan yok. Zaten futbolcu sayısı az. Sadık adamı Gökhan Zan'ı ginderecek hali yok.

Ayhan Akman; Nasıl olsa döneceksin, sakın kasma kendini hazırlık maçlarında, antrenmanda. Sakatım de çık kadrodan bu piskopatın seni atıpta moralini bozmasına izin verme.

Yakında Tanırsın Şerefsiz

“Gerçeği söylemek gerekirse Türkiye’yi hiç tanımıyorum. Ne bir kulübünü, ne Milli Takımı’nı, ne de bir oyuncusunu. Zorlu bir rakip olabilir ama biz de mükemmel takımız.”Vatan gazetesi, Ronaldo röportajı

Adam uzaydan gelmiş. Ne Türkiye'yi tanıyor, nede Türk futbolcusunu. Tugay'ı, Tuncay'ı tanımıyor. Hiç karşılaşmamışlar. kendisi çocukken, muhtemelen yıldız milli falanken abileri Türk Milli takımıyla maç yaptı, hatırlamıyor. Fenerbahçe İngiliz takımına karşı çeyrek final oynadı, ilgilenmemiş. 10 gün sonra hangi takıma karşı oynayacağını bilmiyor. Oynadığı takımı ilk Şampiyonlar ligi turnuvasından eleyen takımın kim olduğunu sormamış bile. Maçını oynamış, parasını almış evine gitmiş. Hayatında tek bir futbol maçı bile seyretmemiş anlaşılan. Yaptığı işte para olmasa ayağını topa sürmeyecek adi herif.

Feyk atmasını, çalım atmasını, topa vurmasını çok iyi biliyor diye seyrediyoruz kendisini. Bizler keriziz, adamın ayakkabı numarasını anasının kızlık soyadını bile biliyoruz.

Bu şerefsiz futbolcuya yalamalık yapan gazeteciye ne demeli. Tanıtsana kendini hıyar.

Cristiano Ronaldo; Yakında bir kaç Türk futbolcusunu tanıyacaksın. Emre Aşık'mı olur, Güngör'mü, Servet'mi olur, Hamit'mi. Birisi ayağını eline verirse bizi unutmazsın herhalde.

Haydi çocuklar basın mühürünüzü sizi adam yerine bile koymayan şerefsizin bacaklarına.